TÜİK, ”Yaşam Memnuniyeti Araştırması”nın 2011 yılı sonuçlarını açıkladı. Araştırma, 3 bin 551 hanehalkında bulunan 18 ve yukarı yaştaki 7 bin 368 bireyle yüz yüze görüşülerek gerçekleştirildi.
Ülkedeki bireylerin öznel mutluluk algılamasını ve temel yaşam alanlarındaki memnuniyetlerini ölçmeyi ve bunların zaman içindeki değişimini takip etmeyi amaçlayan araştırmada TÜİK, mutluluğu; ”acı, keder ve ızdırabın yokluğu ve bunların yerine sevinç neşe ve tatmin duygularının varlığıyla karakterize edilen durum; hayattan genel olarak memnun olma hali” şeklinde tanımlıyor.
Bu çerçevede, görüşülen bireylerin yüzde 62,1’i kendini ”mutlu”, yüzde 9,9’u da ”mutsuz” olarak ifade etti. 2010 da bu oranlar sırasıyla yüzde 61,2 ve yüzde 10,7 düzeyindeydi.
Kadınlar ve evliler daha mutlu
2011 yılında kadınların erkeklere göre daha mutlu olduğu görüldü. Kadınlarda mutluluk oranı yüzde 64,6, erkeklerde ise yüzde 59,5 olarak belirlendi.
Yaş gruplarına göre mutluluk düzeyi açısından bakıldığında 18-24 yaş grubundaki bireylerde mutluluk oranı yüzde 69,5 iken, 65 ve daha yukarı yaştaki bireylerde bu oran yüzde 57,8’e geriledi.
Eğitim düzeyi artıkça mutluluk düzeyinde de artış gözlendi. 2011’de ilkokul mezunlarında mutluluk oranı yüzde 61,1 oldu, yüksekokul/üniversite mezunlarında ise bu oran yüzde 66,7’ye kadar yükseldi.
Evli bireylerin de evli olmayanlara göre daha mutlu olduğu dikkati çekti. Evlilerin yüzde 65,5’si, evli olmayanların ise yüzde 52,9’u kendisini ”mutlu” olarak tanımladı.
Mutluluğun kaynağı?
Bireylere mutluluk kaynakları sorulduğunda aile ve sağlık ilk sırayı aldı.
2011 yılında kendilerini en çok ailenin mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı yüzde 73,8, kendilerini en çok sağlıklı olmanın mutlu ettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 72,8 oldu.
Umutluların sayısı arttı
Araştırmaya göre, 2011 yılında mutlu bireylerin oranında olduğu gibi umutlularda da artış gözlendi.
Vatandaşların yüzde 75,2’si kendi geleceklerinden ”umutlu” olduğunu belirtti. Bu oran, bir önceki yıl yüzde 72,8 olarak belirlenmişti.
2011’de kadınların yüzde 74,9’u, erkeklerin ise yüzde 75,5’i geleceklerinden umutlu olduklarını belirtti.
Ekonomik gelişmelerin etkisi
Araştırma kapsamında, son 1 yıldaki ekonomik gelişmelerin bireyler üzerindeki etkisi de ölçüldü.
2010 yılında bireylerin yüzde 54,2’si ekonomik gelişmeler karşısında ”daha ucuz ürün tükettiğini” belirtirken, bu oran 2011 araştırmasında yüzde 55,7’ye yükseldi.
2011 yılında bireylerin yüzde 32,3’ü borçlandığını, yüzde 20,4’ü gelirinin azaldığını, yüzde 26’sı tasarruflarında düşüş meydana geldiğini söyledi. Bireylerin yüzde 24’ü de eğlence ve tatil masraflarını kıstığını dile getirdi. Bir önceki yıl söz konusu oranlar sırasıyla yüzde 33,8, yüzde 21,7, yüzde 24,5 ve yüzde 22,7 düzeyindeydi.
AA