Çöp konteynerlerinden topladıkları geri dönüşüm malzemelerini satarak geçimlerini sağlamaya çalışan atık toplayıcılar, plastiğin ve kağıdın yanı sıra çöp yığınları içinde zaman zaman ziynet eşyasından, madalyaya, antika eserlerden, taş plaklara, kitaplardan, günlüklere kadar farklı eşyaya rastlayabiliyor.
İki tekerlekli çuvallı araçlarıyla kentin tüm sokak ve caddelerini dolaşarak, çöp konteynerlerinden geri dönüşüme uygun atık bulmaya çalışan toplayıcılar, kimi zaman ise geri getirilmesi mümkün olmayan hatıralara sahip ürünlerle de karşılaşıyor.
Bazen, bir yarışmada elde edilip nesilden nesile geçmesi gerekirken değeri bilinmeyip çöpe atılmış bir madalya bulan atık toplayıcılar, bazen de da antika değeri olan eşyalara çöp yığınları içinde rastlayabiliyor.
Zaman zaman da çöplerin içinde ziynet eşyası bulduklarını dile getiren atık toplayıcılar, buldukları bu ürünleri ise çoğu zaman kıymetini bilemedikleri için "Bit Pazarı"nda değerinin çok altında fiyatlarla satıyor.
Çukurova Atık Toplayıcıları Derneği Başkanı Veysi Güleç, evsel atıkların dışında tarihi el yazması kitaplardan, mücevhere kadar çok farklı eşyaya çöplüklerde rastlanabildiğini, bu açıdan çöplüklerin insanların yanlışlıkla attığı ya da evde görmek istemediği kıymeti bilinmeyen eşyanın da bulundukları yerler olduğunu söyledi.
TARİHİ KİTAPLAR YA DA GÜNLÜKLER
Güleç, geri dönüşümü olan malzemeleri bulup ekmek parasını kazanmaya çalışan atık toplayıcıların, sürpriz eşyayla karşılaşabildiğini belirterek, şunları kaydetti:
"İnsanlarımız çöplerini atarken dikkatli davranmıyorlar. Fark etmeden künye, bileklik ya da kolyelerini düşürüyorlar. Sadece bunlar değil atadan dededen kalan tarihi kitaplar ya da günlüklere, mirasçıları sahip çıkmıyor. Tutup bunları çöpe atıyorlar. Kağıt ve plastik toplayıcıları şehrin her yerini adım adım gezerler. Çöplerin altını üstüne getirirler ve birçoğu antika değeri olan eşyalar bulduğunda kıymetinin farkında olmadığı için üç beş kuruşa satarlar."
"ÇÖPLERDE ŞEHRİN GEÇMİŞİNİ ANILARI BULMAK MÜMKÜN"
Çöpleri, "bir şehrin görünmeyenleri ve unutulanları" olarak tanımlayan Güleç, "Çöplerde şehrin geçmişini, anılarını bulmak mümkündür. Oralardan çıkmış çok sayıda değerli eşya, meraklıları ile antika eşya satan yerlerde ya da bit pazarlarında buluşur" dedi.
Güleç, bit pazarında geri dönüşümcülerin bulduğu gümüş marpuç, gümüş ibrik, taş plak gibi değerli eşyaların satıldığını hatta bunlar arasında spor müsabakalarında kazanılan madalyaların dahi olduğunu söyledi.
Günde 14 ile 16 saat arasında çalışmak zorunda olan toplayıcıların, uzun çalışma sürelerine rağmen kazançlarının düşük olmasından dolayı, çöpten aldıkları malzemelerin temiz olanlarını evlerinde kullandıklarını da vurgulayan Güleç, "Çöp toplayıcıları yaptıkları iş itibariyle genelde toplumdan dışlanırlar. Yaşam şartları da gerçekten çok zordur. Şehrin her noktasını karış karış geziyorlar.
Çok çalışmalarına rağmen günlük kazançları 10-20 lira arasında değişiyor. Bunun doğal sonucu çöplerde buldukları temiz malzemeleri evlerine götürüyorlar.
Bunların arasında temel gıda malzemeleri de var. Fakat süresi geçmiş gıdaları fark edemeyen arkadaşlarımızdan zehirlenenler oldu" diye konuştu.
OKUL ÜNİFORMALARI BİLE ÇÖPTEN
Babası felçli olduğu için ailesinin geçimini atık toplayıcılığı yaparak sağlamaya çalışan Hakan Adsız (20), kullanılabilir durumda olan eşyaların bazılarını evine götürerek birçok masraftan kurtulduğunu belirtti.
Adsız kardeşlerinin okul masraflarını karşılamakta zorlandığını ifade ederek, "Bu sene kardeşimin okul kıyafetini çöpten buldum. Terziye götürdüm ve kardeşimin giyebileceği ölçüye getirdi. Bununla birlikte işe yarar durumda olan defterleri de kardeşlerime getiriyorum"dedi.
25 yıl önce Adana’ya göç eden 6 kişilik ailenin en küçüğü olan Mücahit Ata (15) ise, geçim sıkıntısı nedeniyle okulunu yarıda bıraktığını ifade etti.
"ÇÖPE ATILMIŞ KİTAPLAR GÖRÜNCE ÇOK ÜZÜLÜYORUM"
Bazı arkadaşlarının çöplerde antika ve ziynet eşyasının yanı sıra para, kendisinin ise çok sayıda kitap bulduğunu belirten Mücahit Ata, "Maddi imkansızlıklar nedeniyle okuyamadım. Çöpe atılmış, kitapları görünce çok üzülüyorum. Onların bazılarını alıp okuyorum, bazılarını ise sahaflara satıyorum" dedi.
Milliyet