Türkiye’de 2012 sonu itibariyle 22 milyon 692 bin 174 çocuk bulunuyor. Çocuk nüfus oranının, 2023’te yüzde 25,7, 2050’de yüzde 19,1 ve 2075’te yüzde 17,6’ya düşeceği tahmin ediliyor.
Özel günlerde, günün önemine atfen özel yayın ya da haber bülteni hazırlayan TÜİK, "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" çerçevesinde çocuk nüfus (0-17 yaş) için bir çalışma yaptı. Haber bülteninde, çocuk nüfusun mevcut ve gelecekteki demografik yapısı ile sağlık, aile yaşamı gibi sosyo-ekonomik özelliklerine yer verilirken, eş zamanlı çıkarılan "İstatistiklerle Çocuk, 2012" kitabında çocuk nüfusa yönelik ayrıntılı tablolar kullanıcılara sunuldu.
Buna göre, Türkiye’nin toplam nüfusu 2012 yılı sonu itibariyle 75 milyon 627 bin 384, çocuk nüfusu ise 22 milyon 692 bin 174 oldu. Birleşmiş Milletler tanımına göre "0-17" yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1935 yılında toplam nüfusun yüzde 45’ini oluştururken, 2012’de bu oran yüzde 30 olarak gerçekleşti.
Yaş grubuna göre incelendiğinde, geçen yıl çocuk nüfusun yüzde 27,3’ünü 0-4 yaş grubu, yüzde 27,1’ini 5-9, yüzde 28,6’sını 10-14 ve yüzde 16,9’unu ise 15-17 yaş grubu çocuklar oluşturdu. Bu oranlar, hem yıl hem de cinsiyet bazında önemli bir değişim göstermedi.
Çocuk nüfus oranının 2023 yılında yüzde 25,7, 2050 yılında yüzde 19,1 ve 2075 yılında yüzde 17,6’ya düşeceği tahmin ediliyor.
Çocuk nüfusundaki değişimin nedenleri
Cumhuriyet’in ilanından 1965 yılına kadar uygulanan doğumları teşvik edici ve nüfus arttırıcı (pronatalist) politikalar, çocuk nüfusun artmasına neden oldu. Gelişen sağlık ve yaşam koşulları nedeniyle bebek ve çocuk ölümlerinde önemli derecede iyileşmeler yaşandı. Tüm bu gelişmeler, 1970’li yıllara kadar çocuk nüfusun artmasını sağladı.
Daha sonra yaşanan kentleşme, kadının eğitim düzeyinin artması, kadının çalışma hayatına aktif katılımı ve benzeri gelişmeler doğurganlığın azalmasına, doğumların ileri yaşlara ertelenmesine, kadın başına düşen ortalama çocuk sayısının düşmesine neden oldu. Bu değişimler, çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki oranının azalmasına yol açtı.
Çocuk nüfustaki azalma eğilimi, nüfusun giderek yaşlanmakta olduğunu gösteriyor. Bu eğilimin süreceği varsayılırsa toplam nüfus içindeki çocuk oranı önümüzdeki yıllarda önemli ölçüde azalacak, buna karşılık yaşlı nüfusun oranı artacak. Diğer taraftan, Türkiye’deki çocuk ve genç nüfus oranı, hala gelişmiş ülkelere göre oldukça yüksek seviyede bulunuyor.
Avrupa Birliği üyesi ülkelerde çocukların toplam nüfus içindeki oranı 2010 yılında yüzde 19, Türkiye’de ise yüzde 30,8 seviyesindeydi. Avrupa’da çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ülkelere göre incelendiğinde, 2010 yılında en yüksek çocuk nüfus oranına yüzde 22,2 ile Fransa’nın, en düşük çocuk nüfus oranına ise yüzde 16,5 ile Almanya’nın sahip olduğu görülüyor.
En fazla çocuk sesi Şırnak’ta
İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması (İBBS) 1. Düzeye göre çocuk nüfusun toplam nüfus içindeki oranı incelendiğinde, 2012 yılında en fazla çocuk nüfus oranına sahip olan bölge yüzde 43,7 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi oldu. Batı Marmara Bölgesi yüzde 22,4 ile en az çocuk nüfusa sahip bölge olarak dikkati çekti.
Çocuk nüfusun toplam il nüfusu içindeki oranı illere göre incelendiğinde, en yüksek çocuk nüfus oranına sahip il yüzde 49 ile Şırnak olurken, onu, yüzde 48,3’le Şanlıurfa ve yüzde 46,7’le Ağrı izledi. Çocuk nüfus oranı en düşük olan ilk 3 il ise Tunceli (yüzde 18), Edirne (yüzde 20) ve Çanakkale (yüzde 20,2) oldu.
AA