Hatice Bilici yazdı
Gözümüzün önünde kendi çocuklarımıza yapılan bu kötülüğe daha ne kadar sessiz kalacağız?
Yaşının çok üzerinde yetişkin bir kadın abartısı ile çocuklarımızın karşısına geçen ama aslında ben küçüğüm mesajını da sürekli alttan alta veren, tırnak içerisinde çocuklarımıza rol model olarak servis edilen bu oyunu daha ne kadar görmezden geleceğiz, daha ne kadar üç maymunu oynayacağız?
Dünyada en masum obje belki de bir kız çocuğunun oyuncak olarak seçtikleridir. En masum renklerden biride birçoğumuz için pembedir. Ama gelinen noktada medyanın gücü pek çok şeyde olduğu gibi devreye girerek pedofil duyguları besleyen klip ve görüntülerle çocukları ve onlarla bağdaştırılan objeleri, renkleri, tavırları fetişleştirme çabası içerisine girdi.
Küresel yozlaşmanın kendi ülkemizde değerlerimizi pazarlamasına müsaade edemeyiz. Kurulan bu çirkinliğin içerisinde çocuklarımızın kullanılmasını normalmiş gibi izleyemeyiz. Bu tür klip ve görselleri kendi çocuklarımıza izletip bu oyunlara maddi destek sağlayamayız. Bu çirkinlikleri normalleştirmelerine hanelerimizin başköşesine yerleştirmelerine ve “alın çocuğunuza bulunmaz Rol-Model “ tavrına alkış tutamayız.
Bu saydıklarımı gözardı ettiğimiz her an pedofil beslenir. Toplumda normalleştirmeye çalışılan bu sapkınlığın farkında olmadan besleyicileri, büyütücüleri oluruz. Çocuklarını sokakta oynatamayan, okula gönderirken bile acaba başına ne gelir diye tedirgin olan, oyun parklarını güvenilir bulmayan anne babalar olarak işimiz her geçen gün daha zorlaşacak gibi…Maalesef medya sayesinde çocuklarımızın odasına kadar sızan bu tür sinsi tehlikeler kapıya dayanan hırsızdan daha tehlikeli sonuçlar doğuracaktır..
Günlerdir çocuklarımızın odasında yer alan oyuncaklara bakarken aklımıza bu konu takılıyor. Pedofil zihniyetler için bu görseller bu klipler her döndüğünde birer uyarıcı olur mu diye düşünmeden edemiyoruz. Hem anne hem de bir eğitimci olarak çocuklarımızın masumiyetlerinin kullanılmasını medyaya malzeme yapılmasını doğru bulmam mümkün değil. Bazıları bizlerin bu yaklaşımını gericilik olarak yargılasa da maddi kazanç ve popülarite uğruna çocuklarımızı malzeme yapmanıza müsaade edemeyiz. Etmeyeceğiz….
Bu konuda sivil toplum kuruluşlarının sesini yükseltmesi, toplumun bilinçlenmesi ve tepki vermesi açısından önem arz etmektedir. Özellikle devletimizin ilgili kurumlarının bu tür neslimizi zedeleyici ve suç teşvik edici medya normalleştirme etkinliklerini mercek altına alması ve acilen harekete geçerek tedbirler almaları gerekmektedir.
Bu çocuk fetişliğine neden olan ve pedofili besleyen medya normalleştirme etkinliklerine tepkimizi ortaya koyabilmeliyiz. AKODER (Aileyi Koruma ve Destekleme Derneği) tarafından yapılan kamuoyu açılamasında da değinildiği üzere “Çocukların kirli zihinlerin haznesnesi olarak kullanıldığı ilgili medya içerikleri hakkında ilgili resmi kurumları göreve çağırıyoruz. Çocuk konusunda hassas tüm sivil toplum kuruluşlarını bu konuda desteğini bekliyoruz”