WikiLeaks’te Çarpıcı AB Yorumları

Olaylar
Gazete internet sitesinde, Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’nin diplomasi danışmanı Jean David Levitte ile ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı P...
EMOJİLE

Gazete internet sitesinde, Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’nin diplomasi danışmanı Jean David Levitte ile ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Philip Gordon’ın, Türkiye’nin AB ile yürüttüğü müzakere sürecine ilişkin görüşmesinin detaylarıyla ilgili Wikileaks’in yayınladığı belgeye yer verdi.

Levitte’in 2009 yılında yapılan bu görüşmede, Fransa’nın Türkiye’nin AB’ye "imtiyazlı ortaklığı" konusundaki pozisyonunda bir değişiklik olmadığını belirterek, ülkesinin Türkiye’nin üyelik müzakerelerini engellemediğini bildirdi.

Belgede, "Ankara na yazık ki gerekli reformları tamamlamıyor ve ilerleme durdu" denildi ve ABD’li yetkili Philip Gordon’ın "gerekli reformların tamamlanmadığını çünkü Türklerin AB’ye adaylığın ilerleme getireceğine inanmadığını" söylediği kaydedildi.

Levitte ise, ülkesinin Türkiye’nin Avrupa’da olmak yerine, Avrupa ile Asya arasında bir köprü olarak görev almasının daha iyi olduğunu anlamasını umduğunu söyledi. Levitte ayrıca, en kötü senaryonun, Türkiye’nin müzakere sürecini tamamlaması ve Fransa’da Türkiye’nin üyeliğiyle ilgili halk oylamasının yapılması ve bunun olumsuz çıkması olduğunu kaydetti. Belgede, Levitte’in tüm problemlere karşın Sarkozy’nin Türkiye’nin dostu olduğunu ve bu ülkeyi en az 10 kez ziyaret ettiğini söylediği belirtildi.

ABD, PAKİSTANDAKİ ZENGİNLEŞTİRİLMİŞ URANYUMU İSTİYOR

İSLAMABAD – WikiLeaks sitesinde yayımlanan gizli belgelere göre, ABD, Pakistan’ın sahip olduğu zenginleştirilmiş uranyumu Pakistan’ın elinden alacak.
Pakistan’da İngilizce yayımlanan Dawn News gazetesi, Amerikalı yetkililerin 2007 yılından beri Pakistan’ın elinde bulunan zenginleştirilmiş uranyumu elinden almaya yönelik çaba gösterdiğini yazdı.

ABD’nin, Pakistan’daki zenginleştirilmiş uranyumun, yasa dışı örgütlerin eline geçmesi ve ABD’ye karşı kullanılabileceği ihtimaline karşı Pakistan’ın elinden alınması gerektiğine inandığı anlatılan habere göre, ABD bu amaca ulaşmak için öncelikle diplomatik kanalları kullanacak.
Haberde ayrıca, ”Pakistan Devlet Başkanı Asıf Ali Zerdari’nin, ülkenin gelişmesinin önünde en büyük engel olduğu ve ülkenin gittikçe kötüye giden siyasi ve ekonomik istikrarsızlık içinde bulunduğu” ifadeleri yer aldı.

ABD, BM’DE GÖREVLİ DİPLOMATLARINDAN AYRINTILI BİLGİ İSTEMİŞ

NEW YORK – New York Times Gazetesi, Wikileaks internet sitesi tarafından yayımlanan on binlerce gizli belgede, BM’de görevli Amerikalı diplomatlardan, tüm Kuzey Koreli diplomatlarla ilgili ayrıntılı istihbarat elde etmelerinin istendiğinin de yer aldığını bildirdi.

Gazete, Wikileaks tarafından sızdırılan, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un imzasının bulunduğu gizli diplomatik belgede, ABD’nin BM Daimi Temsilciliğinde çalışan diplomatlara, ABD’nin BM’de önem verdiği meselelerle ilgili öncelikli bilgi edinmeleri gerekli konuların sıralandığını yazdı.

ABD’nin, BM’de öncelik verdiği konuların başında gelen Kuzey Kore ve İran’ın nükleer programlarıyla ilgili olarak Amerikalı diplomatlardan bazı özel istihbarat bilgilerini elde etmeleri istenen belge 31 Temmuz 2009 tarihini taşıyor.

Belgeye göre Kuzey Kore konusunda ABD Dışişleri Bakanlığı, Amerikalı diplomatlardan, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu tüm BM Güvenlik Konseyi üyelerinin, özellikle de diğer daimi üyelerinin (Rusya, Çin, İngiltere, Fransa) Kuzey Kore’ye karşı yaptırım da içerebilen yeni karar tasarıları konusundaki plan ve niyetleri ile BM’nin Kuzey Kore’ye yaptığı gıda yardımı konusundaki görüşleri hakkında istihbarat toplamaları isteniyor. Bunun yanı sıra Amerikalı diplomatlardan, Kuzey Kore’nin BM Daimi Temsilciliğinde çalışan tüm diplomatlarla ilgili detaylı kişisel istihbarat elde etmeleri de talep ediliyor. Belgede diplomatlardan, Kuzey Kore’de görevli BM Kalkınma Programı (UNDP) yetkilisi hakkında ve bu kişinin Kuzey Kore yetkilileri ile ilişkileri konusunda detaylı bilgi edinmeleri de isteniyor.

WIKILEAKS ABD’NİN DİPLOMATİK KANALLARINI DEŞİFRE ETTİ

NEW YORK – New York Times Gazetesi, Wikileaks internet sitesi tarafından yayımlanan on binlerce gizli belge arasında, Amerikalı ve Güney Koreli yetkililerin, Kuzey Kore’nin ekonomik sorunlarının ve siyasi geçiş sürecinin çökmesi durumunda, Kuzey Kore ile Güney Kore’nin birleşmesi konusu üzerinde durduklarını da yazdı.

Wikileaks tarafından sızdırılan belgelerin, ABD’nin gizli diplomatik kanallarının aydınlatılmasına yardımcı olduğunu belirten gazete, gizli belgelerin arasında aşağıdaki önemli konuların da yer aldığını kaydetti:

-Belgelere göre Amerikalı ve Güney Koreli yetkililer, Kuzey Kore’nin ekonomik sorunlarının ve siyasi geçiş sürecinin çökmesi durumunda, Kuzey Kore ile Güney Kore’nin birleşmesi konusu üzerinde durdular. Ayrıca Güney Koreli yetkililerin, birleşmiş bir Kore konusunda Çin’in endişelerini ortadan kaldırmak için Çin’e ekonomik teşvikler vermeyi düşündükleri de ortaya çıktı.
-Belgeler, ABD’nin, 2007 yılından beri Pakistanlı yetkililerden, ülkede bulunan bir nükleer araştırma reaktöründe bulunan yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumu kaldırmasını istediğini ancak bu konuda bir türlü başarıya ulaşamadığını ortaya koydu. Sızan belgelere göre ABD, Pakistan’ın söz konusu reaktöründe bulunan zenginleştirilmiş uranyumun yasadışı şekilde kullanılmasından korkarken, Pakistan ise uranyumu ortadan kaldırmaya yanaşmıyor.

-Belgelerde Amerikalı diplomatların, başka ülkelerin yetkilileriyle Guantanamo cezaevini boşaltmak ve tutukluları başka yerlere göndermek için pazarlık yaptığını ortaya koydu. Gizli belgelere göre Slovenya’ya, ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmek istiyorsa, öncelikle Guantanamo’daki cezaevindeki bir tutukluyu ülkesine alması gerektiği söylenirken, küçük ada ülkesi Kiribati’ye de Çinli Müslüman tutukluları alması için milyonlarca dolarlık ekonomik teşvik verilmesi teklif edildi. Aynı yönde teklifin "Avrupa’da önem kazanmak isteyen" Belçika’ya da yapıldığı belirtildi.
-Belgelere göre Çin’in en yüksek karar alma organı Politbüro, Google’ın Çin’deki bilgisayar sistemlerine girmek için uğraştı ve bu denemenin, Çin’in ABD’ye karşı yürüttüğü bilgisayar sabotaj kampanyasının bir parçası olduğu vurgulandı.

-Belgelerde Suudi Arabistan’daki bazı mali kaynakların El Kaide gibi Sünni militan grupları mali açıdan destekleyenlerin başında geldikleri belirtilirken Katar’ın terörizmle mücadelede bölgesindeki "en kötü ülke" olduğu da kaydedildi. Ayrıca belgelerde ABD’nin, Suriye’nin Lübnan’daki Hizbullah’a silah temin etmesini durdurmada başarısız kaldığı da ifade edildi.

-Roma’daki Amerikalı diplomatların 2009 yılında İtalyan bilgi kaynaklarına dayandırarak yazdıkları gizli bir belgede, İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi ile Rusya Başbakanı Vladimir Putin arasında "olağanüstü derecede yakın bir ilişki olduğu", Berlusconi’nin Avrupa’da giderek Putin’in "sözcüsü" gibi davranmaya başladığı da belirtildi.

-Wikileaks belgelerine yer veren diğer gazetelerde de belirtildiği üzere, İran’ın nükleer programından büyük rahatsızlık duyan Suudi Arabistan Kralı Abdullah, ABD’den defalarca, nükleer programını yoketmek için İran’a saldırı yapmasını istedi, ayrıca ABD’ye "hala zaman varken yılanın başını kesmesini" tavsiye etti.

-Belgelerde İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ile Rusya Başbakanı Vladimir Putin arasındaki ilişkiye ilişkin yorumlar da yer alıyor. Bu belgelerden birinde Berlusconi’nin "giderek artan bir şekilde Putin’in Avrupa’daki avukatı olduğu görülüyor" deniliyor.

-Libya lideri Muammer Kaddafi’nin "dengesiz" olarak nitelendirildiği belgelerde, Kaddafi’nin "seksi bir sarışın" olarak nitelendirilen Ukraynalı bir hemşire ile çok yakın arkadaş olduğu ifadesi yer alıyor.

-İRAN-

Belgede Amerikalı diplomatlardan, İran’ın nükleer programı konusunda da öncelikli olarak BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un ve genel olarak BM Sekreteryasının niyetleri ve planlarıyla ilgili detaylı bilgi elde etmeleri de isteniyor.

Gazete, gizli belgede, genel olarak tüm Amerikalı diplomatlardan istihbarat kuruluşlarına aktarmaları istenen bilgileri nasıl toplayacakları konusunda detayların bulunduğunu belirterek bunların arasında yabancı diplomatların kredi kartları ve sık kullandıkları uçuş kartı numaralarıyla ilgili de bilgi elde etmelerinin istendiğini, bunun diplomatların hareketlerinin daha kolay izlenebilmesi için gerekli olduğunun kaydedildiğini yazdı.

ABD’nin, bu gizli belgeyle Amerikalı diplomatların "casusluk konusundaki rollerini genişlettiğini" yazan gazete, BM’de casusluk yapmanın uluslararası antlaşmalarla yasaklandığı ancak buna rağmen her zaman ülkelerin casusluk yapmaya eğimli olduklarının da bilinen bir gerçek olduğunu ifade etti.

WIKILEAKS ABD’NİN DİPLOMATİK KANALLARINI DEŞİFRE ETTİ

New York Times Gazetesi, Wikileaks internet sitesi tarafından yayımlanan on binlerce gizli belge arasında, Amerikalı ve Güney Koreli yetkililerin, Kuzey Kore’nin ekonomik sorunlarının ve siyasi geçiş sürecinin çökmesi durumunda, Kuzey Kore ile Güney Kore’nin birleşmesi konusu üzerinde durduklarını da yazdı.

Wikileaks tarafından sızdırılan belgelerin, ABD’nin gizli diplomatik kanallarının aydınlatılmasına yardımcı olduğunu belirten gazete, gizli belgelerin arasında aşağıdaki önemli konuların da yer aldığını kaydetti:

-Belgelere göre Amerikalı ve Güney Koreli yetkililer, Kuzey Kore’nin ekonomik sorunlarının ve siyasi geçiş sürecinin çökmesi durumunda, Kuzey Kore ile Güney Kore’nin birleşmesi konusu üzerinde durdular. Ayrıca Güney Koreli yetkililerin, birleşmiş bir Kore konusunda Çin’in endişelerini ortadan kaldırmak için Çin’e ekonomik teşvikler vermeyi düşündükleri de ortaya çıktı.
-Belgeler, ABD’nin, 2007 yılından beri Pakistanlı yetkililerden, ülkede bulunan bir nükleer araştırma reaktöründe bulunan yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumu kaldırmasını istediğini ancak bu konuda bir türlü başarıya ulaşamadığını ortaya koydu. Sızan belgelere göre ABD, Pakistan’ın söz konusu reaktöründe bulunan zenginleştirilmiş uranyumun yasadışı şekilde kullanılmasından korkarken, Pakistan ise uranyumu ortadan kaldırmaya yanaşmıyor.

-Belgelerde Amerikalı diplomatların, başka ülkelerin yetkilileriyle Guantanamo cezaevini boşaltmak ve tutukluları başka yerlere göndermek için pazarlık yaptığını ortaya koydu. Gizli belgelere göre Slovenya’ya, ABD Başkanı Barack Obama ile görüşmek istiyorsa, öncelikle Guantanamo’daki cezaevindeki bir tutukluyu ülkesine alması gerektiği söylenirken, küçük ada ülkesi Kiribati’ye de Çinli Müslüman tutukluları alması için milyonlarca dolarlık ekonomik teşvik verilmesi teklif edildi. Aynı yönde teklifin "Avrupa’da önem kazanmak isteyen" Belçika’ya da yapıldığı belirtildi.
-Belgelere göre Çin’in en yüksek karar alma organı Politbüro, Google’ın Çin’deki bilgisayar sistemlerine girmek için uğraştı ve bu denemenin, Çin’in ABD’ye karşı yürüttüğü bilgisayar sabotaj kampanyasının bir parçası olduğu vurgulandı.

-Belgelerde Suudi Arabistan’daki bazı mali kaynakların El Kaide gibi Sünni militan grupları mali açıdan destekleyenlerin başında geldikleri belirtilirken Katar’ın terörizmle mücadelede bölgesindeki "en kötü ülke" olduğu da kaydedildi. Ayrıca belgelerde ABD’nin, Suriye’nin Lübnan’daki Hizbullah’a silah temin etmesini durdurmada başarısız kaldığı da ifade edildi.

-Roma’daki Amerikalı diplomatların 2009 yılında İtalyan bilgi kaynaklarına dayandırarak yazdıkları gizli bir belgede, İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi ile Rusya Başbakanı Vladimir Putin arasında "olağanüstü derecede yakın bir ilişki olduğu", Berlusconi’nin Avrupa’da giderek Putin’in "sözcüsü" gibi davranmaya başladığı da belirtildi.

-Wikileaks belgelerine yer veren diğer gazetelerde de belirtildiği üzere, İran’ın nükleer programından büyük rahatsızlık duyan Suudi Arabistan Kralı Abdullah, ABD’den defalarca, nükleer programını yoketmek için İran’a saldırı yapmasını istedi, ayrıca ABD’ye "hala zaman varken yılanın başını kesmesini" tavsiye etti.

-Belgelerde İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ile Rusya Başbakanı Vladimir Putin arasındaki ilişkiye ilişkin yorumlar da yer alıyor. Bu belgelerden birinde Berlusconi’nin "giderek artan bir şekilde Putin’in Avrupa’daki avukatı olduğu görülüyor" deniliyor.

-Libya lideri Muammer Kaddafi’nin "dengesiz" olarak nitelendirildiği belgelerde, Kaddafi’nin "seksi bir sarışın" olarak nitelendirilen Ukraynalı bir hemşire ile çok yakın arkadaş olduğu ifadesi yer alıyor.

PAKİSTAN, WIKILEAKS’İ KINADI

İSLAMABAD – Pakistan Dışişleri Bakanlığı, ortaya çıkarttığı belgelerle dünyada tartışma yaratan WikiLeaks sitesini kınadı.

Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abdul Basid, WikiLeaks sitesinde yayımlanan belgeleri ”sorumsuzluk” olarak nitelendirerek, hassas bilgilerin ortaya çıkarılmasını kınadıklarını açıkladı.
Pakistan’ın savunmasını ve ülke politikalarını ilgilendiren kritik bilgilerin internet sitesinde yayımlanmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Basid, söz konusu belgelerin sorumsuzca ve rahatlıkla servis edilmesinin ”kınanması gereken bir davranış” olduğunu ifade etti.
Basid ayrıca, sitede yer alan çoğu bilgilerin Amerikalı yetkililer tarafından daha önce kendilerine iletildiğini belirtti.

WikiLeaks sitesinde yayımlanan gizli belgelerde, ABD’nin, Pakistan’ın sahip olduğu zenginleştirilmiş uranyumu Pakistan’ın elinden almaya yönelik raporlar ile Devlet Başkanı Asıf Ali Zerdari ve Pakistan yönetimi hakkında olumsuz ifadeler yer almıştı.

IRAK BELGELERİN SIZDIRILMASINI ELEŞTİRDİ

Irak, Wikileaks internet sitesinde gizli Amerikan diplomatik yazışmalarının yayımlanmasına tepki gösterdi.

Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, İran’ın Irak’a karışmasından ABD’nin duyduğu kaygıları gösteren yazışmaların içeriğine değinmedi, ancak belgelerle ilgili olarak "yardımcı olmayan ve zamansız" tabirlerini kullandı.

İngiliz gazetesi Guardian’da yayımlanan belgelerde Amerikalı diplomatlar, İran’ın Irak’taki yandaşlarına heryıl milyonlarca dolar yardım ettiğini bildiriyor.

YILDIZ: ORTALIK TOZ DUMAN

KAYSERİ – Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, WikiLeaks internet sitesinde açıklanan belgelerle ilgili olarak, gazetecilere yaptığı açıklamada ”Şu an ortalık toz duman, bunun yatışması lazım” dedi.

Yıldız, Erciyes Üniversitesinin akademik yıl açılış törenine katılmak üzere geldiği Sabancı Kültür Sitesi önünde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Yıldız, gazetecilerin sorusu üzerine WikiLeaks internet sitesinde açıklanan belgelerle ilgili yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
”Bildiğiniz gibi 250 bin adet belgeden bahsediliyor. Bunların 9-10 bin tanesi de Türkiye ile ilgili deniliyor. Şu anda ortalık toz duman, bunun yatışması lazım. Belgelerin tamamını görelim. Benimle de alakalı cümlelerimin olduğunu orada görüyoruz. Diğer bakan arkadaşların da aynı şekilde var ama böyle parça bölük açıklama yapmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Hepsini hep beraber kucaklayıcı, ne kadar aslı var ne kadar aslı yok bunları görmemiz lazım. Toz dumanın dinmesini bekleyelim.

Türkiye yaptığı bütün işlerden emin ve son derece gerekçelerini sağlam zemine oturtarak yapmaktadır. Bu yüzden bununla alakalı lokal yorumlar yapmamamız lazım. Türkiye’nin enerji politikaları her halükarda hem ülke merkezli, hem de bölge merkezlidir. Bununla alakalı Sayın Başbakanımızın bize verdiği talimatlar, temel stratejiler, politikalar belirlenmiştir. Hatta bunlar hükümetlerden hükümetlere değişen politikalar olmaktan daha öte artık bir devlet politikası haline gelmiştir. O açıdan son derece rahatız. Bütün bu belgelerin açıklanmasını bekleyelim, görelim. Ondan sonra hep beraber kamuoyuyla paylaşırız.”

Taner Yıldız, açıklamadan sonra Erciyes Üniversitesinin 2010-2011 akademik yıl açılış töreninin yapılacağı Sabancı Kültür Sitesi’ne geçti.

Yıldız’ı Kültür Sitesi’ne girişinde, protesto etmek isteyen 2 öğrenci polis ekipleri tarafından gözaltına alındı.

WIKILEAKS’E GÖRE HAMANEY HASTA

Le Monde gazetesi, Wikileaks internet sitesi tarafından yayımlanan on binlerce gizli belgedeki bilgiler arasında, İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in kanser hastası olduğunun yer aldığını aktardı.

Gizli belgelerde, 2009 yılında İranlı bir kaynağın görüşlerine yer verilerek, ”dini liderin kan kanseri hastalığının son aşamasında olduğu” öne sürüldü.

Orta Asya’da yaşayan ve İran’a iş için yolculuk yapan sözkonusu kaynak, İran’ın eski cumhurbaşkanlarından Ali Ekber Haşimi Rafsancani’nin bu gelişmeyi, kendisinin de tanıdığı bir yakınına söylediğini Amerikalılara aktarmış.

AA