Türkiye Şehitlerini Uğurluyor

Olaylar
Şehitlerin yan yana dizilen Türk bayrağına sarılı tabutları yürekleri dağladı. Binbaşı Yavuz Başayar, uzman çavuşlar Turan Kurt, Hakan Çil, Nazır Elitok, Erhan Ar, Samet Kılıç, Onbaşı Vedat Gülder ile...
EMOJİLE

Şehitlerin yan yana dizilen Türk bayrağına sarılı tabutları yürekleri dağladı. Binbaşı Yavuz Başayar, uzman çavuşlar Turan Kurt, Hakan Çil, Nazır Elitok, Erhan Ar, Samet Kılıç, Onbaşı Vedat Gülder ile er Serkan Altay’ın cenazeleri önce Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı’na getirildi. Ardından 6 helikopterle Van’a gönderildi. Buradaki törene İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da katılırken, Tugay Komutanı Tuğg. Levent Köse, "Hüznümüz dağlar kadar. Ama boynumuzu bükmüyoruz." dedi. Askerlerin omuzunda uçaklara taşınan şehitler, Müftü Nimetullah Arvas’ın okuduğu dualarla uğurlandı. Başta şehit aileleri olmak üzere törene katılanlar gözyaşlarına boğuldu.
 
Şehitlerin cenazeleri, askerî hastane morgundan alınarak Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı General Ahmet Başyurt Kışlası’na getirildi. Burada düzenlenen törenin ardından cenazeler, 6 helikopterle Van’a gönderildi. Jandarma Pilot Yarbay Yusuf Turgut Kışlası’na indirilen cenazeler için burada da bir tören düzenlendi. Törende konuşan Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Levent Köse acının büyük olduğunu ifade ederek, "Hüznümüz dağlar kadar. Ama boynumuzu bükmüyoruz. Buradan çok net biçimde ifade ediyorum; kazanamayacaklar. Kendi bataklıklarında kuruyacak, kendi kanlarında boğulacaklardır. Bizlere bu acıyı yaşatanlar, bilsinler ki bunun bedelini çok ağır biçimde ödeyeceklerdir." dedi.
 
Daha sonra da İl Müftüsü Nimetullah Arvas, şehitler için dua okudu. Törene katılan şehit yakınları gözyaşlarına hakim olamadı. Zaman zaman fenalaşan şehit yakınlarına, sağlık ekipleri müdahalede bulundu. Şehitlerin Türk bayrağına sarılı naaşları, askerlerin omuzunda uçaklara taşındı. Törene, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Van Valisi Münir Karaloğlu ile milletvekilleri Gülşen Orhan ve Mustafa Bilici de katıldı. Öte yandan Hakkari Valiliği, çatışmada şehit olduğu belirtilen iki askerin cesetlerinin henüz bulunamadığını, Zap vadisinde arama çalışmalarının devam ettiğini açıkladı. Cesetlerin Zap suyuna kapıldığı ya da teröristler tarafından kaçırılmış olabileceği belirtiliyor. Buna göre, Hakkari-Çukurca karayolunda gerçekleştirilen saldırıda toplam 10 asker ve bir köy korucusu şehit düştü. 1’i ağır 14 asker de yaralandı.
 
İŞTE MAYINLı PUSUNUN DETAYLARI

Bu arada saldırının ayrıntıları da ortaya çıkmaya başladı. Alınan bilgilere göre, ilk saldırı Hakkâri kent merkezine yaklaşık 18 kilometre uzaklıktaki Vali Erdoğan Gürbüz Çeşmesi yanında meydana geldi. İlk önce Kobra isimli zırhlı araç mayına bastı. Patlamaya dayanıklı araçta herhangi bir can kaybı yaşanmadı. Arkadan gelen BTR isimli zırhlı personel taşıyıcı araç ise başka bir mayına basınca adeta teneke yığınına dönüştü. BTR aracındaki 6 asker şehit düştü. İkinci patlama 100 metre ileride, üçüncü patlama ise 150 metre uzaklıktaki Ağaçlı mevkiinde gerçekleşti. Dördüncü patlama da biraz daha ileride Çukurca tarafında meydana geldi. C-4 ve amonyum nitratla güçlendirilen mayınlar, yolda büyük çukurlar açılmasına yol açtı. Öte yandan Polis Özel Harekat timleri bölgede görev yapmaya başladı. Hakkâri-Çukurca karayoluna belirli aralıklarla yerleşen timler yol güvenliğini sağlıyor.
 
Annesine ‘Ölüm de var’ yazılı fotoğrafını göndermiş

Şehit Jandarma Er Vedat Gülder (21), memleketi Ardahan’ın Göle ilçesinde gözyaşları içinde toprağa verildi. Şehidin tabutuna sarılan anne ve kız kardeşi, uzun süre ağıtlar yakarak gözyaşı döktü. Oğlunun fotoğrafını son kez öpen anne Gönül Gülder, "Yavrum gitme" diye feryat etti. Şehidin naaşı, kortej eşliğinde ambulansa bindirildiği sırada, ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez’ sloganları atıldı. Gülder, Budaklı köyünde kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. Bekâr olan şehit Vedat Gülder, ailesinin 3 çocuğundan en küçüğüydü. 6 aylık asker olan Vedat Gülder’in 2 hafta önce annesine üzerinde ‘Ölüm de var’ yazılı fotoğraf gönderdiği ortaya çıktı. Şehidin yakınları, terörün bitmesi gerektiğini vurgulayarak, "Ne yaparlarsa yapsınlar bu terörü bitirsinler. Sayın Başbakan’ımızdan ricamız budur. Artık acı yaşamak istemiyoruz." dedi. 
 
Kırıkkale, 153. şehidini gözyaşlarıyla uğurladı

Şehit Uzman Çavuş Nazır Elitok’un cenazesi, memleketi Kırıkkale’de gözyaşları arasında toprağa verildi. Nokta Camii’nde kılınan cenaze namazına binlerce Kırıkkaleli katıldı. Tabuta sarılan şehidin yakınları uzun süre gözyaşı döktü. Tabutun cenaze aracına konulduğu sırada, anne Naciye Elitok ve şehidin eşi Tuğba Elitok ağıt yaktı. Cenaze merasimine Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Vali Hakan Yusuf Güner, milletvekilleri Oğuz Kağan Köksal, Ramazan Can, Belediye Başkanı Veli Korkmaz katıldı. Tören sırasında bir grup eylemci, Bakan Kılıç ve AK Partili milletvekillerini yuhaladı. Olaya müdahale eden polislerle grup arasında arbede çıktı. İl Müftüsü Bekir Gerek, vatandaşları sükunete davet etti.

Köyünün üçüncü şehidi oldu

Uzman Çavuş Samet Kılıç’ın (24) cenazesi, Ordu’nun Perşembe ilçesine bağlı Soğukpınar köyünde toprağa verildi. Evin önünde helallik alınmasından sonra tabuta sarılan ve 6 ay önce evlendiği öğrenilen şehidin eşi Merve Kılıç, "Ağlamamızı istemezdi. Ağlamayacağım. Lütfen kimse ağlamasın." dedi. Cenazeye, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da katıldı. Bakan Eroğlu şehidin babası Ahmet Kılıç ile anne Ömür Kılıç’a başsağlığı diledi. Soğukpınar köyünde 12 yıl aradan sonra Samet Kılıç’ın üçüncü şehit olduğu, 1993 yılında Hakkari Yüksekova’daki çatışmada Sezgin Akdeniz’in, 1999 yılında da Tunceli’de Hakan Arslantürk’ün şehit olduğu öğrenildi. 
 
‘Ağlayıp, o köpekleri sevindirmeyeceğim’

Şehit Uzman Çavuş Turan Kurt’un cenazesi, Balıkesir’in İvrindi ilçesinde toprağa verildi. Evli ve iki çocuk babası Kurt’un naaşı ilk olarak evine götürüldü. Bu sırada uzman çavuşun ailesi ve yakınları sinir krizleri geçirdi. Ambulansın içinde bulunan tabuta sarılan şehidin eşi Şerife Kurt, "Ağlamayacağım, o köpekleri sevindirmeyeceğim. Senin çocuklarını kimseye muhtaç etmeyeceğim." dedi. Daha sonra cenaze İvrindi Merkez Camii’ne getirildi. Şehidin 16 yaşındaki oğlu Furkan Kurt’un tabutuna sarılarak babasıyla vedalaşması, törene katılanları duygulandırdı. Turan Kurt’un emekliliğine altı ay kaldığı öğrenildi. Şehit er Serkan Altay’ın cenazesi ise memleketi Burdur’un Tefenni ilçesinde toprağa verildi. Cenaze, babası tarafından evlendikten sonra oturması amacıyla kendisi için yapılan evinin önüne getirildi. Cenazenin araçtan çıkarılması sırasında şehidin bazı yakınları fenalık geçirdi. Bazıları da Kürtçe ağıtlar yaktı. Şehidin kardeşlerinin ise asker kepi taktığı görüldü.

Zaman