Rehinelerin bırakılması çok iyi bir jest

Olaylar
Engin Dinç’in haberi Dün, PKK’nın elinde bulunan kamu görevlilerinin serbest bırakılması medyada genel olarak olumsuz bir dile yer verilmeden haber olarak kullanıldı. İmralı ile başlayan g...
EMOJİLE

Engin Dinç’in haberi

Dün, PKK’nın elinde bulunan kamu görevlilerinin serbest bırakılması medyada genel olarak olumsuz bir dile yer verilmeden haber olarak kullanıldı. İmralı ile başlayan görüşme sürecinde taraflardan da kamu görevlilerinin serbest bırakılmasıyla ilgili olumsuz bir açıklama geldi. Hepsinden önemlisi kamu görevlilerinin serbest bırakılması sürecin devam ettiğinin güçlü bir kanıtı olarak gösteriliyor. Kamu görevlilerinin serbest bırakılmasını eski AK Parti Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, on5yirmi5 için değerlendirdi.

Kamu görevlilerinin serbest bırakılmasının sürece katkı sunan iyi bir jest olduğunun altını çizen Abdurrahman Kurt, şöyle konuştu: “Çok net bir şekilde -bunu hükümet ve devlet kaynakları da ifade ediyor zaten- bu sürece katkı sunan iyi bir jest. Türkiye toplumunun kaygıları var, Kürtlerin de beklentileri var. Bu kaygıların giderilmesi ve iyi niyetin gösterilmesi adına güven artırıcı bir yaklaşım olarak görülüyor. Hiçbir şart ve gerekçe beklenmeden serbest bırakılmış olmaları, basında bunu propagandaya dönüştürme ihtiyacı hissedilmeden iyi niyet çerçevesinde bırakılmış olmaları bu konuda güven artırıcı bir hissiyatın oluşmasını sağladı. Hem devlette, hem Türkler hem de Kürtler arasında bu anlamda çözüme çok yaklaşıldığının bir başka göstergesi. Dolayısıyla baktığımız zaman bu aslında bir kararlılığı da gösteriyor. Şimdiye kadar çözüm süreçlerinde ikircikli yaklaşımlar oluşmuştu. Ama bu sefer iki tarafta da ciddi bir kararlılık görüyoruz, iki tarafta da basına karşı kullanılan dil çok yapıcı. Yaşanan bu jest, bu yapıcı duruşun kalıcı ve gerçekten kararlılık içinde olduğunun bir başka göstergesi. Umutlar biraz daha artmıştır.”

21 Mart’ta kutlanacak Nevruz’u da değerlendiren Abdurrahman Kurt, şunları söyledi: “Nevruz’un dilinin, duruşunun, kutlanma şeklinin bu yaklaşımı destekleyici olması artık önüne geçilmez bir süreçe eşdeğer olacaktır diye düşünüyorum. Çok daha sağlıklı, hassasiyetleri dikkate alarak, toplumu birbirine daha çok yaklaştırıcı bir dille konuşmak gerekiyor. BDP’de şu ana kadar gördüğüm hassasiyet buna uygun. İnanıyorum bu Nevruz’a da yansıyacaktır. Muhtemelen Nevruz’dan önce İmralı’da bir görüşme daha olabilir. Oradan çıkacak yaklaşım da öyle tahmin ediyorum, Nevruz’u daha yapıcı bir şekle sokmaya katkı sunucu bir mesaj olacaktır. Ciddi anlamda umutlarımızın artmasını gerektirecek olaylar yaşanıyor. Türkiye bir tarihi kırılma noktasından geçiyor. Ve bu kırılma noktası Türkiye’nin yeni yüzyıla Büyük Türkiye olarak girmesinin önünü açan başlangıç tarihidir.”

Habur’da yaşanan olumsuzlukların yeni süreçte sergilenmediğine de dikkat çeken Abdurrahman Kurt, “Geçmişte yaşanan aksaklıkların hepsi, bu yeni sürecin aşısı olmuş durumda. Sistem, toplum, siyaset, medya ciddi anlamda ders almış ve bünyesi buna karşı hazırlıklı hale gelmiş. Gerçekten geçmiş hatalarımız bu yeni sürecin aşısı mahiyetinde ilerliyor. Dolayısıyla şu aşamada aşılanmış bu vücudun, bu hastalıklı süreci daha rahat atlatması için daha güçlü bir bedeni var. Bu sürecin daha sağlıklı geçeceğinin göstergeleri gün be gün artıyor” diyerek sözlerini noktaladı.  

on5yirmi5.com