Ahmet Memiş’in haberi
1993 yılında öldürülen Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın cinayetinde azmettirici olarak adı geçen ve hakkında ömür boyu hapis cezası istenen eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar bugün yeniden cezaevine girebilir.
Ankara TMK 10 Savcısı Mustafa Bilgili, 3 yıldır devam eden faili meçhul olaylar soruşturmasında 30 Eylül 1993’te öldürülen Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın cinayetini dosyadan ayırmış ve yeni iddianame hazırlamıştı. İddianamede Ağar, taamüden adam öldürmek’ ve ‘cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak’ ile suçlanmıştı. Hazırlanan iddianame ile ilgili kararın bugün verilmesi bekleniyor. Eğer iddianame mahkeme tarafından kabul edilirse Ağar yeniden cezaevine girecek.
İddianamede ayrıca dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın yanısıra Emniyet Genel Müdürlüğü Danışmanı Korkut Eken ve Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin, Ercan Ersoy, Ayhan Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu, Ayhan Akça, Seyfettin Lap, Alper Tekdemir, Uğur Şahin, Ayhan Özkan ve Ahmet Demirel hakkında da ağırlaştırılmış müebbet hapis istenmişti.
MEHMET AĞAR’A YENİDEN CEZAEVİ YOLU GÖRÜNDÜ
Mehmet Ağar’ı tekrar cezaevine götürebilecek süreç de Mecit Baskın cinayetinin faili meçhuller dosyasından ayrılmasıyla başladı. Susurluk davasından 5 yıl hapis cezasına çarptırılan ve Aydın’ın Yenipazar Cezaevi’nde 1 yıl hapis yattıktan sonra denetimli serbestlik yasasından faydalanarak tahliye olan Ağar, hakkında hazırlanan bu yeni iddianamenin bugün kabul edilmesi halinde kalan cezasını çekmek üzere yeniden cezaevine girecek.
AĞAR’I KENDİSİNİ KURTARAN YASA YAKACAK
Mehmet Ağar’ı tekrar cezaevine gönderecek Denetimli Serbestlik Yasası, aynı zamanda serbest kalmasını da sağlayan yasa. 5 Nisan 2012’de hazırlanan denetimli serbestlik düzenlemesi, düzenlemeden faydalanan kişinin daha önceden işlediği bir suçtan dolayı 7 yıldan fazla cezayla yargılanması halinde tekrar cezaevine gönderilmesini öngörüyor. Bu da yeni iddianamede cinayete azmettirmekten müebbet hapsi istenen Mehmet Ağar’ın, Mecit Baskın cinayetiyle ilgili iddianamenin kabul edilmesi halinde tekrar cezaevine girmesi anlamına geliyor.
BUGÜN CEZAEVİNE GİREBİLİR
17 Eylül’de Ankara 13.Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamenin kanunlara göre 15 gün içinde kabul ya da reddedilmesi gerekiyor. 15 günlük süre de bugün doluyor. Eğer iddianame kabul edilirse, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı İnfaz bürosu Ağar hakkında yeniden tutuklama kararı çıkaracak. Tekrar cezaevine konulacak olan Ağar, 7 ay daha cezaevinde kalacak. Hakkında açılması muhtemel yeni davadan da tutuklama kararı çıkması halinde Ağar uzun bir süre cezaevinden çıkamayacak.
Denetimli Serbestlik Yasası ne diyor?
“ Hükümlü hakkında;
a) İşlediği iddia olunan başka bir suçtan dolayı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 100 üncü maddesinde sayılan nedenlerle tutuklama kararı verilmesi,
b) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlanmasından önce işlediği iddia olunan ve cezasının üst sınırı yedi yıldan az olmayan bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturmaya devam edilmesi,
c) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla olan kasıtlı bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturma başlatılması,
hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, infaz hâkimi tarafından, hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilir. Hükümlü hakkında soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı veya kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.”
DAVA EKİNCİ CİNAYETİYLE BAŞLADI
Faili meçhul cinayetler soruşturması, 1994’te Gölbaşı’nda cesedi bulunan avukat Yusuf Ekinci’nin eşi Avukat Ülkü Ekinci’nin 25 Şubat 2011’de Ankara Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusu üzerine başlatılmıştı. 4 Haziran 2011’de gözaltına alınan eski Özel Harekât polisi Ayhan Çarkın, 1993’te öldürülen Ankara Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın, DEP İl Başkanı Faik Candan, Avukat Yusuf Ekinci ve Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Namık Erdoğan’ın Özel Harekât polisleri tarafından kaçırılarak infaz edildiğini anlatmıştı.
Çarkın’ın ifadeleri üzerine faili meçhul cinayetler soruşturmasını başlatan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 3 yıl aradan sonra zaman aşımına 10 gün kala Mecit Baskın’ın öldürülmesi olayını dosyadan ayırmıştı. İddianamede delil olarak Çarkın’ın ifadeleri ve savcılık tarafından cinayetlere ilişkin MİT’ten istenen raporlar yer alıyor.
5 YIL CEZAYI BÖYLE ALMIŞTI
Mehmet Ağar, Susurluk Davası kapsamında, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak” suçundan yargılandı.
Danıştay 1. Dairesi, Ağar’ın, “cürüm işlemek için silahlı teşekkül meydana getirmek” suçu yönünden lüzum-u muhakemesine, eylemine uyan 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “suç işlemek için örgüt kurmak” başlıklı 220. maddesi gereğince yargılanmasına karar vermişti.
Danıştay İdari İşler Kurulu da 1. Daire’nin kararını onayarak dosyayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına göndermişti.
Mehmet Ağar’ın “vali” statüsünde olduğu gerekçesiyle dosya Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nde görüşülmüştü.
Ağar’ın, isnat suç tarihinde “Emniyet Genel Müdürü” olduğuna işaret eden daire, “görevsizlik” kararı vererek dosyayı Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne iletilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermişti.
Dosyanın gönderildiği Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, “görevsizlik” kararı vererek dava dosyasını, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Mehmet Ağar’ı “Susurluk Davası” kapsamında Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturduğu” iddiasıyla yargıladığı davada 5 yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi de yerel mahkemenin kararını oy birliğiyle onamıştı.
Rotahaber