Kılıçdaroğlu’nun Son Grup Konuşması

Olaylar
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı grup konuşmasında, Fransız Senatosu’nda alınan karar sonrası Hükümetin kararlı olmasını ve parti olarak arkalarında oldukla...
EMOJİLE

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı grup konuşmasında, Fransız Senatosu’nda alınan karar sonrası Hükümetin kararlı olmasını ve parti olarak arkalarında olduklarını söyledi. Hükümet kararlı olsun, arkasında duracağız.

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar:

Kılıçdaroğlu, Fransız Senatosu’ndan alınan karara tepki gösterek "hükümet kararlı olsun, arkasında duracağız" dedi.

AKP DEMOKRASİYİ ASKIYA ALDI
AKP demokrasinin güvencesi değildir. Demokrasi askıya alınacak dedik, bize gülüp geçtiniz. Şimdi sizin kapınızı çalmaya başladılar. Tabloyu görüp şaşırmaya başladınız, biz şaşırmadık. Halkla birlikte dmeokratik yollardan her türlü mücadelemizi yapacağız.

DİNK CİNAYETİNDE ADRES GÖSTERDİ
Dink’in katledildiği tarih 19 Ocak 2007. O dönemin İstanbul Emniyet Müdürü, ”Cinayetin herhangi bir siyasi boyutu ve örgüt bağlantısı yoktur” diyor basına. Bu açıklamayı yapan arkadaşımız Osmaniye’de vali. Muammer Güler bu olayları bilmiyordu. Getirdik devletin en kozmik biriminin başına geldi: Kamu güvenliği Müsteşarlığı.

Başbakan diyor ki, biz üzerimize düşeni yaptık. 38 saat içinde faiileri bulduk. Bakınız eski bir istihbarat görevlisi 20 Eylül 2010 tarihinde İçişlerine bir dilekçe veriyor. Bütün süreci anlatıyor. Başbakana sotuyorum bu tutanak neden Dink’in avukatlarıbna verilmiyor. Efendi o derin dehlizlerin efendisi sensin. Bir vali diyor ki "Bana haber verilseydi. Bu olayı ben önlerdim."

O delilleri o hakimlerin önüne kimler getirmedi. Az önce saydığım isimler. AKP’nin gözde bürokratları. AKP’nin gözetiminde yürütülen dava.

Mahkemelerin işine karışmazmış. Sen bunu benim külahıma anlat.

REKLAMCI HÜKÜMET
Bunlar reklamcı hükümet. Reklamcılıkta çok iyiler. Gündeme ne geliyorsa onu kullanıyor.

Mahkemenin kararı ile ilgili olarak kamuoyunun tepkisi olmasaydı Erdoğan’ın kılı bile kıpırdamazdı. Şimdi diyor ki "Bu karar yanlıştır. Bu olay düzeltilecektir. Allah Allah sen nerden biliyorsun nereden yanlış olduğunu. Nereden biliyorsun düzeltileceğini."

İSTİHBARATI NEREDEN ALDINIZ?
Uludere’de 34 yurttaşımız öldü. Ben oraya gittim. 7 saatlik yolu göze aldım gittim. Ben oraya Türkiye Cumhuriyeti için gittim. Ülkesiyle devletiyle bir bölünmez olduğunu göstermek için gittim oraya. Sen gidemzsin oraya. Ben gittim. Bizim yüreğimiz de insan sevgisi vardır. Onların yüreğinde oy sevgisi vardır. Bu 34 yurttaşımızı bombalamak için istihbaratı kimden aldınız.

Arkadaş bu istihbaratı İsrail’den mi aldın Amerika’dan mı aldın.

SUSMAYACAĞIM
Hapisteki gazeteci sayısından utanıyorsan niye gereğini yapmıyorsun. Ben bu ülke medya özgürlü yok dedim. Üniversiteler özerk mi. Ben bunları söylemeyecekmişim. Senden mi korkacağım. Anlatacağım. Bütün dünyaya anlatacağım.

FRANSIZ KİM?
Neerede bir haksızlık varsa hemen üzerine gideriz. Kıbrıs Barış Harekatını düşünün. Bütün dünya ambargo uygulamış Kaddafi kapılarını açtı. O kaddafi linç edilirken sesini dahi çıkarmadın.

Sen Sarkozy’in Fransa’sına NATO’nun kapısını açtın mı açtın. Libya’da Kaddafi linç edilirken sustun mu sustun. Gittin Kaddafi’nin elinden ödülü aldın, Fransa Libya’yı bombalarken sen Ankara’da keyif çattın. Bütün bunlardan sonra kim Fransız. Laf çambazlığı yapıyorsun. Sen otur yaptıklarına bak. Her yerde anlatacağız. Peki bunların hepsini Fransa’nın lehine yaptın. Peki Fransa ne yaptı sana Ermeni soykırmını tanıdı. Şimdi kim Fransız olaylara.

OBAMA BİR KUCAKLADI…
Obama seni kucaklamayıpta kimi kucaklasın. Her dediğini yapıyorsun. Dış politikaya bakın Ortadoğu’da en güvenli ülke Türkiye. Kim güveniyor bize. Asıp kesiyorlar. Beyfendi bir Amerika’ya gitti. Obama bunu bir kucakladı. Beyfendi biz de doğalgaz arayacağız dedi.

Şimdi Irak işini hallettiler. Suriye’ye sıra geldi. Yetmedi mi 1 buçuk milyon insanın kanı. Dış politkada en önemli strateji bir başka ülkenin projelerine alet olmayacaksın. Bölge lideriyiz filan hikaye. Aramızın iyi olduğu bir ülke gösterin bana. Göstermezsiniz.

Derin bir korku var toplumda. Bu derin korkuya kapılıp giden yurttaşlarımız var. Hiç kimse korkmasın. Düşüncelerini açıkça söylesin. Onların güvencesi CHP’dir.

ANAYASA MAHKEMESİ’NE TEPKİ GÖSTERDİ
Anayasa Mahkemesi CHP’ye ceza kesmiş. Biz Anayasa Mahkemesi’ni meşgul ediyormuşuz. Hak aramak için adalete başvuruyoruz, ve diyoruz ki ‘Sana güvenmediğimiz için sen karara katılma’ diyoruz. Daha önce verdiğin kararlara dayanarak böyle diyoruz. Sen kararı kaldırdın ve ‘Başkan’a 2 oy hakkı verilir’ diye madde koydun. Ben sana neden güveneyim. İstediğin kadar para cezası ver sayın başkan, hukukun üstünlüğü hu ülkeye ya gelecek, ya gelecek. Sana rağmen gelecek. Sanıyorlar ki biz yılacağız, korkarız. Bizim davamız hukuk davasıdır. Sen verdiğin para cezasıyla benim düşüncemi mi kısıtlayacaksın.

KOCAOĞLU’NA SAHİP ÇIKTI
Belediye başkanımıza 397 yıl istiyorlar. Bana sordu gazeteciler ‘Az’ dedim. ‘1000 yıl olsa daha iyi olurdu” dedim. Pazar günü isimsiz bir mail gelmiş Adalar Belediyesi’ni basmışlar. Biz Kayseri’de rüşvet defterini gönderdik. Orayı basan var mı? Hayır. Orası AKP’nin belediyesi çünkü. Basacaklarmış bizim belediyeleri Basmazsanız namertsiniz. Siz İzmir’in anakent beleidye başkanına 397 yıl hapis öngörüyorsunuz. İnsaf ya. Genelkurmay başkanından terörist olursa, belediye başkanı da örgüt lideri olur. Normal tabi. İzmir teslim olmayacak. Başkanımız da teslim olmayacak.

Kimin telefonu istense dinlenebiliyor. Yeter ki AKP’yi rahatsız etmesin. Rahatsız ederse üzerinde her türlü baskı var.

GÜL’ÜN GÖREV SÜRESİ 5 YIL
Meşruiyet sınırları içinde kalmak kaydıyla kim cumhurbaşkanı seçilirse başımızın üstünde yeri var.

Millet diyor ki Cumhurbaşkanı’nın görev süresi 5 yıl. Şimdi diyorlar ki ‘Hayır görev süresi 7 yıl.’ Hani siz hukukun üstünlüğü diyordunuz. Bir kişiye göre anayasa değişmez. Hukuk evrenseldir. Halk 5 yıl demişse 5 yıldır. Siz hiç sağlıklı bir dmeokraside anayasanın yasalarla değiştiğini gördünüz mü? Ben yaparım olur anlayışı olur mu? Gül diyor ki ‘Bunu herhalde CHP Anayasa Mahkemesi’ne götürür’. Gül’ün görevi anayasayı uygulamaktır. Cumhurbaşkanı ile ilgili bir düzenlemenin gelmesi halinde cumhurbaşkanının görevi vardır. Zaten anayasaya aykırı bir durum olursa gereğini yaaprız. Ama cumhurbaşkanı ‘bu benim şahsi meselem’ derse, hayır o sizin şahsi göreviniz değil. Bu kişisel bir olay değil.

GÜL YASAYI İADE ETMELİ
O yasada temel bir yanlışlık daha var. Nakdi yardımla ilgili sınırlama var. Ayni yardımla ilgili sınırlama yok. Yani bir işadamı cumhurbaşkanı adayına uçağını tahsil edebilir. Cumhurbaşkanım yasayı gönderirken bu maddeyi de gözönünde bulundurun. Sizin o yasayı MEclis’e geri göndermek gibi tarihi bir göreviniz var. Eğer imzalanırsa adalete duyulan güvene darbe vurulur