İranlı casusların şantaj şebekesi

Olaylar
Bayram Kaya, Fazlı Mert’in haberi  Iğdır Cumhuriyet Savcılığı’nın yaptığı incelemelerde, casusların bölgedeki üst düzey bürokrat ve askerleri hedef aldığı tespit edildi. Alınan bilgil...
EMOJİLE

Bayram Kaya, Fazlı Mert’in haberi 

Iğdır Cumhuriyet Savcılığı’nın yaptığı incelemelerde, casusların bölgedeki üst düzey bürokrat ve askerleri hedef aldığı tespit edildi. Alınan bilgilere göre kentte faaliyet gösteren bazı eğlence mekânı sahiplerinde, üst düzey kamu bürokratları ve askerlerle ilgili fuhuş görüntülerini içeren şantaj CD’leri bulundu. Mekân sahipleriyle irtibatlı olan ve İran için çalışan insan tacirlerinin, söz konusu görüntüleri kullanarak bürokratlara şantaj yaptığı öğrenildi. Casusların bu yolla devletin güvenliğine ait birçok gizli bilgi ve belgeyi ele geçirdiği ifade edildi. İranlı ajanlara sızdırılan bilgiler arasında kamu binalarının fotoğrafları, önemli askerî noktaların krokileri ve sınır karakollarının resim ve bilgilerinin olduğu belirtiliyor. Ayrıca, yakalanan kişilerin casusluk faaliyetlerini yürütürken akrabalık ilişkilerini kullandıkları ve sınırda taksicilik kılıfı altında insan ticareti yaptıklarına dikkat çekiliyor. Türkiye’de bulunan İranlı ajanlara bilgi ve belge sızdıran 12 kişi, geçen ağustos ayında gözaltına alınmış, bunlardan 7’si tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

BİRİNCİ SAYFADAN DEVAM

Türkiye’de faaliyet gösteren İranlı ajanlara bilgi ve belge sızdıran 6’sı kaçakçı 12 kişi, geçtiğimiz ağustos ayında gözaltına alınmış, bunlardan 7’si tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Zaman, istihbarat birimleri tarafından, casusluk ve insan ticareti soruşturmaları kapsamında hazırlanarak Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilen raporun ayrıntılarına ulaştı. Buna göre sınırda insan ticaretini kontrol eden kaçakçıların, İranlı ajanlar ve terör örgütü PKK ile irtibatı bulunuyor. Raporda, yurtdışından getirilen kadınların bin ile bin 500 dolar karşılığında yurda sokulduğu belirtiliyor. Bu kadınlar, bazı büyük eğlence mekanlarında fuhşa zorlandığı kaydediliyor.

Başsavcılığa gönderilen dosyada, söz konusu eğlence mekanlarının sahiplerinin jandarma, polis ve adliye içerisinden bilgi aldıkları üst düzey kamu görevlilerinin olduğu belirtiliyor. Ayrıca bu eğlence yerlerinde illerin üst düzey kamu bürokratları ve askerlerle ilgili fuhuş görüntülerini içeren şantaj CD’lerinin bulunduğu ifade ediliyor. Mekan sahipleri ile irtibatlı olan insan kaçakçıları, ellerindeki görüntüleri kullanarak bürokratlara şantaj yapıyor. Böylece kamu binalarının fotoğrafları, sınır karakollarının resim ve bilgileri İranlı ajanlara aktarılıyor. Devletin güvenliğine ait bazı kozmik belgelerin de bu şekilde casusların eline geçtiğine dikkat çekiliyor.

Raporda bunun yanı sıra casuslukla ilgili yeni trendler ortaya konuluyor. Özellikle Türkiye ekonomisinin gelişmesi, coğrafi güzergâh olması ve terör örgütlerinin aktif olmasının sınırdaki insan kaçakçılığını ve buna bağlı olarak casusluk faaliyetlerinin artmasına neden olduğu aktarılıyor. Bu kapsamda Türkiye’de göçmen kaçakçılığı, uyuşturucu madde kaçakçılığı, silah kaçakçılığı, insan ticareti ve sigara kaçakçılığının yaşandığı vurgulanıyor.

Soruşturma kapsamında İran’ın, geçtiğimiz Nevruz Bayramı kutlamaları sırasında Doğu ve Güneydoğu bölgesine en iyi 100 ajanını gönderdiği tespit edilmişti. Bu kişilerin de dikkat çekmemek için kendilerini elçilik görevlisi ya da gazeteci olarak tanıttıkları belirlenmişti. Ayrıca bu ajanların bölgede etkin olan kaçakçılarla ve PKK yöneticileriyle irtibatlı oldukları ortaya çıkmıştı. İranlı ajanların, Iğdır ve Kars’ta bazı PKK yöneticileriyle mülakatlar yaparak topladıkları bilgileri Tahran’a aktarmalarının yer aldığı görüntüler de savcılığa ulaşmıştı.

Zaman