Mısır Darbe Karşıtları Gençlik Sözcüsü Elva Tavel A Haber canlı yayınında Banu El’in sorularını yanıtladı. Ölü ve yaralı sayılarının kesin olarak saptanamadığını, cesetlerin yakıldığını söyleyen Tavel, en az 3000 şehit olabileceğini söyledi.
İhvan’ın şiddet yanlısı olmadığını vurgulayan Sözcü, “onlar öleceklerini bile bile meydanlara iniyorlar.” Dedi. Elva Tavel; Halka ateş etmeyi kabul etmeyen askerlerin arkadaşlarının gözleri önünde idam edildiklerini ve bunun da televizyonlarda haber olarak yayınlandığını dile getirdi.
Tavel şöyle konuştu;
“Mısır’dan 15 gün önce geldim. Orada olanlar kesinlikle bir darbedir her şey açıkça görülüyor. Mısır halkı buna kesinlikçe karşıdır. Orada halka karşı bir silahlı çatışma var. Binlerce ölümüz ve şehitlerimiz var. ölü ve yaralı sayıları kesin olarak bilinmiyor. Dün 6 katlı bir apartmandaki tüm cesetleri yaktılar. En az 3000 şehit var, Mısır genelinde 5 bine kadar ulaşabilir. 5 bin kişi kaçırılmış, 10 bin kişi gözaltında. İnsanları öldürüyorlar.”
“Meydanda 33 gün kaldım. Hiçbir silah kesinlikle yoktu. Çocuklu aileler, hamile bayanlar vardı. Orada doğum yapanlar vardı ve çocuğu meydanda, annesinin kucağında öldürüldü. Onların söyledikleri gibi silah olsaydı neden kendilerini korumuyorlar, neden öldürülüyorlar? Onlar silahsız indiler ve ellerinde kendilerini müdafaa etmek için hiçbir yok. Sisi darbe yaptı. Mursi’nin seçilmesi için sadece 1 seçim yapılmadı 4 tane seçim yapılmıştır Mursi için, hepsini yok saydılar. Şimdi dört kişi tarafından yeni anayasa yapılıyor. Kimse tanımıyor onları. Yeniden bir oylama yok. insanları kaçırıyorlar. Bu şimdi olanlarla ilgili hiç bir şey bilmiyoruz. Bu eski bilgim. Her evden bir ölü var ve her evden kaçırılanlar var.”
“Oradaki insanların kesinlikle silahları yok. Onlar öleceklerini bile bile, kanlarını feda etmek için meydanlara iniyorlar. İhvanlar kesinlikle en son silah taşırlar. Silaha ve şiddete meyilli değillerdir. Onlar demokrasi ve özgürlük için her şeyi verecek insanlar. Aileler çocuklarını kaybetti, çocuklarının cesetleri yakıldı, camiler basıldığı için cenaze namazlarını bile kıldırmadılar. yüzlerce ceset var ve hiç kimse onları defnedemiyor. Silahlanma ya da şiddete başvurmak çok az olacaktır. Her evden şehit var. Herkesin evinde silah var. Herkes silah kullanabilir ama kullanmıyorlar. Kendileri öçlerini almak isteyebilirler. Şu anda silahlanmak haricinde daha büyük sorunlarımız var. insanlar çocuklarının cesetlerinin nerde olduğunu bilmiyorlar. Yanmış cesetlerin kime ait olduğunu bilmiyorlar. Onlara silah taşımayın demek de çok zordur. Senaryo çok kötü şu anda.”
“Arapça’da deriz ki, ölüm yaklaşınca korku gider. Biz gözlerimizle gördük. Her şeyi yaptılar, yaralıları dahi yaktılar. Bizim korkumuz gitti. Hiçbir şey umurumuzda değil. Soğukkanlılıkla insanları gözaltında öldürebiliyorlar. Vatanım kendimden de ailemden de önemli. Bu saçma gelebilir Türkiye’deyken böyle konuşmam kolay görünebilir. Ama benim ailem de orada. Böyle bir aşamaya ulaşacağımızı bilmiyorum. Tekrar dönmek istiyorum. “
ahaber.com