Gülen’e örgüt soruşturması

Olaylar
Gazeteport’un haberine göre; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Fethullah Gülen hakkında ‘Hükümeti ortadan kaldırmak için örgüt kurup, yönetmek’ suçlamasıyla soruşturma başlatırken, tam...
EMOJİLE

Gazeteport’un haberine göre; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Fethullah Gülen hakkında ‘Hükümeti ortadan kaldırmak için örgüt kurup, yönetmek’ suçlamasıyla soruşturma başlatırken, tam 14 yıl önce de benzer bir soruşturma yapılmıştı. DGM savcısı Nuh Mete Yüksel de 2000 yılında Gülen hakkında soruşturma yapıp, ”Yasa dışı örgüt” suçlamasıyla dava açmıştı.

Gülen hakkında açılan Ankara’daki yeni soruşturma, “Anayasaya karşı işlenen suçlar” biriminde görevli savcılar tarafından yürütülüyor. Suç duyurusu ve ihbarlar da bu soruşturmaya dahil edildi. Gülen’e yönelik suçlamanın, “Hükümeti ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” ile “Örgüt kurma ve yönetme” olduğu belirtildi.

14 YIL ÖNCEKİ BENZERLİK

DGM savcısı Nuh Mete Yüksel de 14 yıl önce benzer iddialar ile Fethullah Gülen hakkında dava açmıştı. Gülen hakkında tam 14 yıl önce hazırlanan iddianamedeki suçlamaların benzeri bugün de yapılıyor. Savcı Yüksel 22 Ağustos 2000 tarihli iddianamesinde Gülen’i ”Dini kurallara dayalı bir devlet oluşturmak amacıyla, yasadışı örgüt kurup, faaliyetlerde bulunmakla” suçlamıştı. Gülen hakkında 10 yıl hapis istenen dava, 2007 yılında görülmüş ve Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde beraat ile sonuçlanmıştı. Beraat kararı 2008’de de Yargıtay tarafından onaylanmıştı.

TERÖR TANIMI DEĞİŞİNCE

Gülen’in beraatinde AKP’nin Terörle Mücadele Kanununda yaptığı değişiklik etkili oldu. 5 Mayıs 2006’da ”Terör tanımı” değişti ve terör örgütü için ”Cürüm işleme ve silahlı eylem” şartı getirildi. Gülen de cebir ve şiddet içeren bir suça karışmadığı gerekçesiyle beraat etti. Yargıtay’ın onayladığı bu karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz etti ancak Yargıtay Genel Kurulu itirazı reddederek, Gülen’in beraatini onadı.

”EMNİYETE SIZIYORLAR”

Nuh Mete Yüksel iddianamesinde ”Gülen Grubu, başta Milli eğitim ve emniyet teşkilatı olmak üzere bütün devlet kadrolarına sızma çalışmaları yapmaktadır. Gülen’in oluşturduğu örgüt, istişare kurulu, bölge, şehir, semt ve ev imamları gibi illegal yapılanmayla bütün ülkeyi bir ağ gibi sarmıştır ” demişti. Yüksel’in bu iddiası 17 Aralık operasyonundan sonra emniyet başta olmak üzere, kamuda gerçekleşen büyük tasfiye ile yeniden gündeme gelmiş oldu.

İddianamede Gülen grubu için, ”Sinsi çalışmalarının önünde tek engel olarak Türk Silahlı Kuvvetlerini görmektedir. TSK’ya karşı uyguladığı politika, bazı politikacılardan alınmış tavizlerle polisi güçlendirme, böylece denge sağlama, etkinleştiği polis camiasını gerektiğinde TSK’ya karşı kullanma şeklindedir. TSK’ya sızma politikasını sessiz ve derinden devam ettirmektedir” denilmişti.

İSTENMEYEN ADAMDI

Savcı Nuh Mete Yüksel, Refah ve Fazilet Partili isimlere yönelik açtığı davalar ve FP’nin türbanlı vekili Merve Kavakçı’yı gözaltına alma girişimi nedeniyle, bugün AK Partide olan kadrolar tarafından sert biçimde eleştirilen bir isimdi. Yüksel, Abdullah Öcalan, Hizbullah, Alman vakıfları gibi kritik soruşturmaları da yürütmüş, Mart 2012’de emekli olmuştu.