Cami içerisinde yer alan bazı provokatörlerin camiyi yakma düşüncesinde olduğunu ima etti. Büyük felaketi müezzinin dikkati ve çevik polisin hassasiyeti önledi. Nasıl mı?
Mayıs ayının sonlarında meydana gelen Gezi Parkı olayları hem Türkiye’de hem de dünyada büyük yankı bulmuş, özellikle de eylemcilerin sığındıkları Dolmabahçe’deki Bezm-i Alem Valide Sultan Camii’nde çıkardıkları olaylarla ilgili tartışmalar devam ediyor. Yeni tartışma çıkartacak iddia, caminin müezzini Fuat Yıldırım, 19 Haziran’da Karaköy Polis Merkez Amirliği’ne verdiği ifadede ortaya çıktı. Yıldırım, Gezi Parkı olayları sırasında yaşadığı anları, polis merkezinde anlattı. Yıldırım “müşteki” sıfatıyla verdiği ifadesinde camiye zarar verdiğini iddia ettiği eylemcilerden şikâyetçi oldu.
CAMİDE YANGIN TEHLİKESİ
Müezzin Yıldırım’ın bu ifadesi daha önce bazı gazetelerde yayınlanmış ancak bir detay gözden kaçmıştı. Büyük olayların yaşandığı 3 Haziran gecesi camiye giren eylemcilerin yaptıkları nedeniyle can güvenliğinin olmadığını ve linç edilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu dile getiren Yıldırım, saldırganların bu tutumu karşısında çok korktuğunu söylerken, bu korkunun nedeninin ise camide yangın tehlikesi olduğu anlaşılıyor. Yıldırım, karşı karşıya kaldığı o tehlike anlarını şöyle anlattı:
“PROVOKATÖRLER MOLOTOF ATABİLİRDİ”
“Olayın ciddiyetini vehametini anlayarak camide doğalgaz olduğu için yangın çıkarabileceklerini veya olayı provoke edip cami içerisinde Molotof atılacağı düşüncesi bende hasıl olunca hayati tehlikemi düşünmeyerek camiye girdim. Mikrofonları açarak içeride bulunan gruba kendimi tanıtıp seslendim. Burada yangın çıkması durumunda herkesin yanabileceğini dolayısı ile panik olmayıp itidalli olmaya çağırdım. Gruptan tepki verenler oldu. (Provokatörleri kastederek) Fakat grup diğer şahısları bastırarak susturdu.”
BÜYÜK FELAKETİ MÜEZZİN VE POLİS ÖNLEDİ
Daha sonra camiden dışarı çıkan müezzinin, Dolmabahçe Sarayı civarındaki Çevik Kuvvet Müdürü’ne durumu izah ederek provokatörlerin camiyi yakma tehlikesine karşı polisleri uyardığı ortaya çıktı. Polisin durum karşısında, sağduyu davranıp eylemcilerin taş ya da slogan atmadan camiden çıkabileceklerini garantisini verdikten sonra büyük bir felaket atlatılmış oldu. O dehşet anları Yıldırım’ın ifadesinde şu şekilde aktarıldı:
“BİRÇOK KİŞİNİN ÖLÜMÜNE SEBEP OLABİLİRDİ”
“Dışarı çıkıp ismini bilmediğim fakat üniformalı olan Çevik Kuvvet Müdürü ile görüştüm kendisine caminin müezzini olduğumu beyan ettim. Olayın ciddiyetini kendilerine arz ettim içeride bulunan grubun yangın çıkarabileceğini ve provoke edebileceklerini camiyi yakabileceklerini ve birçok kişinin ölümüne sebep olabileceğini müdür beye anlattım. Polis müdürü bana içeride bulunan gruba müdahale etmeyeceklerini içeride bulunan şahısların slogan atmadan, polise taş atmadan sadece Kabataş istikametinde oradan uzaklaşmalarına izin vereceklerini söyledi. Ben bu durumu cami içerisinde bulunan kalabalığa ilettim. Yaklaşık bir saat içerisinde kalabalık cami içerisinden çıktı ve Kabataş istikametine doğru ilerledi.”
Haber 7