Engin Dinç’in haberi
Ergenekon davasında kararlar açıklandı. Önümüzdeki süreçte çok tartışılacak olan bu kararlarla ilgili ilk yorumlar da bu yönde. Ancak davanın Türkiye’deki demokrasinin gelişmesi ve yerleşmesi için önemli olduğunun da altı çiziliyor. Ergenekon davasında açıklanan kararları Hasana Celal Güzel ve Salih Tuna ile konuştuk.
KARARLAR DEMOKRASİNİN GELİŞMESİ VE YERLEŞMESİ İÇİN ÖNEMLİ
Ergenekon davasında açıklanan kararları sitemiz için değerlendiren deneyimli siyasetçi ve Sabah Gazetesi yazarı Hasan Celal Güzel, davayı demokrasinin gelişmesi ve yerleşmesi açısından olumlu bulduğunu belirtirken şunları söyledi:
“Elbette birtakım insanların hele içlerinde eskiden Türk Silahlı Kuvvetleri’nde, basında ve üniversitede hizmet etmiş olanlar varsa ağır bir şekilde cezalandırılmaları ilk bakışta hoş gelmiyor. Ama şu var, bu durup dururken olmamıştır, bazı yanlışlıklar yapılmış olabilir. Ama iş istikamet olarak doğrudur. Belirli kumpaslarla bir örgütün hükümeti düşürmek için elinden geleni yaptığı, gayri kanuni işlere yöneldiği artık ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla uzun da sürse, birtakım hatalar da yapılsa bu dava Türkiye’de demokrasinin gelişmesi ve yerleşmesi bakımından önemlidir. Elbette sonuçlara insani açıdan üzülüyoruz ama demokrasi ve Türkiye’deki sistemin yerine oturması bakımından bu gerekiyordu.”
BU DAVA BİR MİLATTIR
Devlet içinde devlet gibi çalışanların hukuk önüne çıkarılması açısından davanın bir milat olduğunun altını çizen Hasan Celal Güzel şöyle konuştu:
“Bu dava gerçek bir milattır. Çünkü şimdiye kadar zaten Sayın Başbakan’ın dönemine gelinceye kadar en ufak şekilde bu tip gizli örgütlerin, devlet içinde devlet gibi çalışanların hukuk önüne çıkması söz konusu değildi. Şimdiye kadar hiç açığa çıkarılmamıştı. Ama dikkat ediyorsanız, Türkiye’de 5 yıldır faili meçhul cinayet olmuyor. Onun için bu bir milattır. Zaten diğer ülkelerde de böyle oldu, bilhassa İtalya’da. Bizde de bu ortaya çıkmıştır ve bundan sonra bu tip örgütler sonunda kendilerinden hesap sorulacağını bileceklerdir, onun için bu çok önemlidir.”
KARARLAR ÇOK TUHAF VE MANİDAR
Ergenekon davasında açıklanan kararları çok manidar ve tuhaf bulduğunu kaydeden Yeni Şafak yazarı Salih Tuna ise şöyle konuştu:
“Kararları çok manidar ve tuhaf buldum. Örneğin, İlker Başbuğ’a müebbet beklemiyordum. O kadar diyebilirim. Kimi kararlar biraz şaşırtıcı, tuhaf geldi bana. Daha ileride çok daha tartışılacak, çok daha konuşulacak. Veli Küçük’le birlikte orada bir yığın müebbet alan insan var, bu insanları aynı kefeye koymak tuhaf geldi bana. Çok tartışılacak bu. Hukuki nosyon bakımından yaklaştığımızda gerekçeli kararı görmeden konuşmak çok doğru olmaz ama şunu söylemek gerekir: Bazı sonuçları itibariyle şaşırtıcı. Örneğin, Tuncay Özkan’a bu kadar ağır bir cezanın nedeni nedir, bilmiyorum. Tuhaf geldi, kimi sonuçlar bana çok tuhaf geldi. İlker Başbuğ da öyle. Daha çok konuşacağız, sanırım önümüzdeki günler yoğun bir şekilde bu konuşulacak. İlker Başbuğ’un altını niçin çizdim? Hatırlarsanız, Sayın Başbakan olsun, Sayın Cumhurbaşkanı olsun İlker Başbuğ’un tutuklandığı andan itibaren yorumlar yapmışlardı. O yorumlar da örneğin, Sayın Başbakan İlker Başbuğ’un mesai arkadaşı olduğunu söylemişti. Sayın Cumhurbaşkanı Yüce Divan’dan bahsetmişti yargı mercii olarak. Kamu vicdanında çok şık bulunmamıştı bu. O biraz tartışılacaktır.”
On5yirim5.com