Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, Dışişleri Bakanlığında düzenlediği bilgilendirme toplantısında, Irak’taki son durum hakkında bilgi verdi, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Musul’da alıkonulan Başkonsolosluk görevlileri ve işçilerin durumuyla ilgili dünden beri yeni bir gelişme kaydedilmediğini ifade eden Koru, götürüldükleri yerde bulunduklarını ve sağlıklarıyla ilgili sıkıntı olmadığını bildirdi.
IŞİD tarafından Musul’a bağlı Telafer ilçesine düzenlenen saldırıya değinen Koru, “Telafer’de dün sabahtan itibaren duran çatışmalar dün gece itibarıyla tekrar başladı ve sabaha kadar sürdü. Elimizde kesin bir rakam olmamakla birlikte oradaki Türkmen kardeşlerimizden, oradaki vatandaşlardan zayiatlar var. IŞİD büyük ölçüde Telafer’in kontrolünü ele geçirmiş durumda” dedi.
Irak’ta kriz bölgelerindeki gelişmeleri değerlendirmek üzere özel ve kamusal alanda en üst düzeyde işbirliği halinde olduklarını vurgulayan Koru, yeni olaylarla çok fazla karşılaşmadıklarını belirterek “Irak’ta bulunan vatandaşlarımızın aileleriyle temasımız devam ediyor. Yarın sabah bu konuyla ilgili toplantı yapacağız. İlgili kamu kurum temsilcileri ve iş adamları gelecekler. Şirketlerimizle bu konuyu çok ayrıntılı bir şekilde değerlendireceğiz” açıklamasını yaptı.
“Irak’ta olumlu bir gelişme yok”
Irak’ta dün herhangi olumlu bir gelişme yaşanmadığına dikkati çeken Koru, Türk yardım kuruluşlarının bölgeye yardım götürmeye başladıklarını söyledi. Koru, Irak’taki Türkmenlerin bir bölümünün batıya göçtüğünü belirterek “Türkmen kardeşlerimizin insani ihtiyaçları çok önemli. AFAD çalışmalarına başladı, 12 Haziran’da yardım gönderme faaliyetlerine başladılar. Bölgeye insani yardım, çadır ve yeme içme malzemeleri gönderecekler. Türkmenler başta gelmek üzere daha iyi yerlerde konuşlanacaklar” diye konuştu.
“Basra’daki güvenlik durumu kötüye gidiyor”
Çatışmaların Telafer’le sınırlı kalmayarak Basra’ya da sıçradığına işaret eden Koru, Basra’da şu an için önemli bir IŞİD tehlikesinin bulunmadığını ama güvenlik durumunun kötüye gittiğini söyledi. Koru, Basra’da güvenlik güçlerinin hükümet güçleriyle IŞİD’e karşı çarpıştığını, çok olumlu gelişmelerin yaşanmadığı, Bağdat’ta ise merkezi hükümetin güvenliği sağlamasını ümit ettiklerini belirtti.
Irak Dışişleri Bakanlığı ile merkezi hükümetle temas kurduklarını kaydeden Koru, “Bağdat’a Musul’da Türkiye Başkonsolosluğumuza sağlanan güvenliğin bize haber verilmeden geri çekilmesi konusunda sorumluluklarını hatırlattık’ dedi. Koru, Viyana sözleşmesine göre başkonsolosluğun ve büyükelçiliğin korunmasının, ilgili devletin sorumluluğunda olduğunu ve Türkiye’nin Bağdat Büyükelçiliği ile Başkonsolosluğunda güvenlik önlemlerinin artırılmasını talep ettiklerini söyledi.
ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği
ABD’nin, Bağdat Büyükelçiliğinde mevcudiyetini azalttığını ifade eden Koru, “Biz zaten bunu daha önceden yapmıştık. Dolayısıyla çok kontrollü bir şekilde gittiğimizi size söyleyebilirim. Bütün ön tedbirler alınmış durumda” diye konuştu.
Diplomatların mesleklerinin tabiatı itibarıyla riskli bölgelerde çalıştıklarını belirten Koru, Irak’ta bulunan çok sayıda Türk vatandaşının işlemlerini yapmak üzere çekirdek bir diplomatik kadronun bölgede bulundurulduğunu ifade etti.
Koru, “Irak’ta çok sayıda vatandaşımız, işçimiz var ve vatandaşlarımıza tavsiyelerde bulunarak strateji izliyoruz. Şu anda bütün vatandaşların tahliyesi söz konusu değil” dedi.
Türkiye’nin hangi kanallardan görüşmeler gerçekleştirdiği üzerine bir soruya Koru, “Türkiye’de istihbarat güçlerimiz, güvenlik güçlerimiz, dışişleri bakanlığımız var. Orada büyükelçiliğimiz başkonsolosluğumuz var. Onlar üzerinden ne gerekiyorsa yapılır” yanıtını verdi.
“Tahliye planlaması yapıldı”
Libya gibi pek çok örnekle Türkiye’nin tahliye konusunda büyük tecrübesi olduğunu söyleyen Koru, “Irak’ta hem vatandaşlarımızın hem de büyükelçiliğimizin tahliyesinin planlaması yapıldı. Ama şu an böyle bir karar yok. Büyükelçimiz ve başkonsolosumuz için bu konuda alınmış bir karar yok” hatırlatmasını yaptı.