Connecticut Senatörü Demokrat Chris Murphy, ‘Başkan Donald Trump‘ın ilk haftasında aldığı seyahat yasağı tam bir Müslüman karşıtı karardı, bunlar olmamalı; Trump, Amerikalı Müslümanların ülkeye yaptığı katkıları kabul etmeli.’ dedi.
Washington merkezli düşünce kuruluşu Demokrasi ve İslam Çalışmaları Merkezinin (CSID) düzenlediği ’16. Yıllık Konferans: Trump Yönetimi ve İslam Dünyası’ başlıklı etkinlikte konuşan Murphy, Trump yönetiminin İslam dünyası ve Müslümanlarla ilişkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Trump’ın özellikle seçim kampanyası dönemindeki söylemlerini çok tehlikeli bulduğunu anlatan Murphy, ‘Başkan Donald Trump’ın ilk haftasında aldığı seyahat yasağı tam bir Müslüman karşıtı karardı, bunlar olmamalı; Trump, Amerikalı Müslümanların ülkeye yaptığı katkıları kabul etmeli. İslam’ın veya Müslümanların ABD’yi tehdit ettiği gibi bir söylemle yola çıkıldığında ne yapılırsa yapılsın İslam dünyası ile iyi ilişkiler kurulamaz. Suudi Arabistan ziyareti elbette çok önemli ancak açıkçası benim bu ziyaretten beklentim çok düşük.’ değerlendirmesini yaptı.
Murphy, Trump’ın başkan olmasıyla ABD’nin dış politikasının yavaş yavaş ‘askerileştiğini’ dile getirdi.
Trump’ın, DEAŞ’la mücadele anlamında sırtını sadece Pentagon’a yasladığını belirten Murphy, eskiden bu tür işlerin Dışişleri Bakanlığı ile beraber yürütüldüğünü hatırlattı.
Suriye’de tek başına askeri veya diplomatik bir çözümün zor olduğunu vurgulayan Murphy, hem gerekli ölçüde askeri kaynakların kullanılması hem de siyasi ve diplomatik çözümlerin en güçlü şekilde desteklenerek adımlar atılması gerektiğini savundu.
‘Erdoğan ile görüşmesi ve Suudi Arabistan ziyareti önemli’
CSID Başkanı Rıdvan Masmudi ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, seçim kampanyası döneminde daha sert bir üslup sergileyen Trump’ın başkanlık koltuğuna oturduktan sonra bunun yavaş yavaş daha reel bir politika zeminine oturmaya başladığını ifade etti.
Masmudi, Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi Müslüman dünyadan bazı liderleri ağırlaması ve ilk yurt dışı ziyaretini Suudi Arabistan’a yapmasının bu bağlamda çok önemli ve değerli adımlar olduğunu dile getirdi.
Trump yönetiminin İslam’ı yanlış bir okumayla sadece ‘aşırılıkçılık ve şiddet gözlüğüyle’ değerlendirmesinin çok yanlış ve tehlikeli sonuçlar doğurabileceğine dikkati çeken Masmudi, ‘Öncelikle İslam ile aşırılıkçılığı ayırmak lazım, ABD’de bu konuda yanlış bir kanı var. Müslümanlar da bu aşırılıkçılıkla mücadele ediyor ve bunun en fazla mağduriyetini yine Müslümanlar yaşıyor.’ diye konuştu.
Gün boyu süren ve 4 ana oturumdan oluşan konferansta konuşmacılar, Trump yönetimi ile İslam dünyası arasındaki ilişkilerin nasıl daha sağlıklı olabileceğini kapsamlı bir şekilde tartışma imkanı buldu.