Irak Parlamentosu tarafından başkent Bağdat’ta düzenlenen Mevlit Kandili programında konuşan Maliki, önceleri dünya ülkelerinde her Müslüman’a ‘terörist’ olarak bakıldığını söyledi. Maliki, Irak’ta ayrılıkçı düşünce ve tarafların olduğunu ileri sürerek, söz konusu ‘ayrılıkçıların’ ülkeye ‘terör’ getirdiğini ve kutsal yerlerin hedef alındığı savundu.
İslam’ın barış dini olduğuna işaret eden Maliki, dış güçlerin Irak’ı sürekli mezhepçilikle vurduğunu belirterek, bazı ülkelerde mezhepler arası yakınlaşma toplantıları yapıldığını fakat başarısız olduğunu dile getirdi.
‘Sünni-Şii ayrımından ne elde ettik’
“Biz bu Sünni ve Şii ayırımından ne elde ettik diye durup düşünmemiz gerekir” diyen eski Başbakan Maliki, şunları kaydetti:
“Ümmetin hâli bugün Libya, Irak ve Suriye’de içler acısı. Ülkemiz kan gölüne çevrildi. Bunu ne Irak güvenlik güçleri ne de koalisyon güçleri durdurabilecek. Tek durduracak şey itidaldir. Aramızdaki ihtilafları bir kenara bırakıp sözümüzü birleştirmemiz lazım. Sünni ve Şii toplumu arasında sorun yok. Sorunu biz siyasiler yaratıyoruz. Siyasiler olarak toplumu bu tehlikeli duruma sokuyoruz. Vatandaşlarımızın birbiriyle ihtilafı yok. Aşiretlerimiz hepsi Sünni ve Şii’dir. Aralarında evlenme ve akrabalıklar söz konusudur.”
Irak’taki sığınmacıların kötü şartlarda yaşam mücadelesi verdiğini aktararak Maliki, ülkedeki şiddet nedeniyle evlerini terk eden insanların durumlarının düzeltilmesinde herkesin sorumlu olduğunu belirtti.
Aljazeera’ya göre Nuri Maliki “Hangi mezhep ve etnisiteye ait olursak olalım, hepimizi koruyacak ulusal Irak kimliğimizi muhafaza etmemiz lazım. Irak kimliği tüm kimliklerin üzerindedir” diye konuştu.
‘Mezhepçi ve ayrılıkçı politikalar’
Irak’ta Sünniler ve Kürtler tarafından mezhepçi ve ayrlıkçı politikalar izlediği gerekçesiyle ağır biçimde eleştirilen eski başbakan Nuri Maliki, IŞİD’in 10 Haziran’da başlayan ilerleyişinin ardından ABD ve İran’ın da ayrılması yolunda mesaj vermesi üzerine görevini bırakmış, yerine geçen bir diğer Şii siyasetçi Haydar İbadi yeni hükümeti kurmuştu.
Maliki de Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı görevine getirildi.
Tahran yönetimi 2006’dan Ağustos 2014’e kadar ülkeyi yöneten Nuri Maliki’ye büyük destek vermişti.
İbadi Hükümeti de olumlu mesajlar vermesine rağmen özellikle Sünnilere karşı ayrımcı politikalara son verilmesi için somut bir adım atmış değil.