ABD‘de başkanlık seçimlerine haftalar kala Demokratların adayı eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçilerin adayı iş adamı Donald Trump, karşı karşıya geldikleri son canlı televizyon programında birbirlerine sıkça ağır hakaretlerde bulundu.
Clinton‘un, kadınlarla ilgili ‘müstehcen’ ve ‘kaba’ sözleri ortaya çıkan rakibini eleştirmesi, Trump’ın ise seçimlere hile karışabileceğini, bu nedenle sonuçları kabul etmeyebileceğini söylemesi dikkat çekti.
ABD’de 8 Kasım’da yapılacak 58. Başkanlık Seçimleri öncesi Clinton ile Trump, Las Vegas – Nevada Üniversitesinde son kez canlı yayında kozlarını paylaştı.
Daha önceki canlı yayınların aksine, bu münazarada taraflar birbirleriyle tokalaşmadan yerlerine geçti.
Zaman zaman gergin anların yaşandığı ve adayların sıkça birbirlerine ağır hakaretlerde bulunduğu münazara 1,5 saat sürdü. Oldukça sert geçen tartışmada, ülke güvenliğinden ekonomiye, dış politikadan adayların medyaya sızan ses kayıtları ve elektronik postalarına kadar farklı konular ele alındı.
‘Seçim sonuçlarını kabul edecek misiniz?’ sorusu üzerine Trump, 8 Kasım’da seçimleri Clinton’a karşı kaybederse sonuçları kabul edeceğini söylemek için henüz erken olduğunu ve bu konuda merak uyandıracağını dile getirdi.
Trump, ‘Seçimlere hile karışabilir. Sonuçları kabul etmeyebilirim.’ dedi. Clinton ise Trump’ın kaybettiği her yarışta aynı argümanı kullandığını belirtti.
Clinton, adayların seçim sonuçlarını kabullenmesinin ABD demokrasisinin temel taşlarından biri olduğunu kaydederek, ‘Trump korkunç.’ diye konuştu.
‘Sen Putin’in bir kuklasısın’
Tartışmada, geçen hafta medyaya düşen ve Trump’ın 2005 yılında içinde kadınlarla ilgili ‘müstehcen’ ve ‘kaba’ ifadelerinin yer aldığı video da gündeme geldi.
Trump, bu videonun yayınlanmasının ardından Clinton kampanyasının birçok kadını kendisine iftira atması için kullandığını hatta para verdiğini iddia etti.
Donald Trump’ın, konuşmasının bu bölümünde Clinton’dan bahsederken kullandığı ‘Sen ne kadar iğrenç bir kadınsın.’ ifadesi dikkati çekti.
Clinton’un aleyhinde ise Wikileaks dolayısıyla yayınlanan belgeler konuşuldu. Bunun üzerine Clinton, Rusya’nın ABD seçimlerini sabote etmek için devreye girdiğini ve Trump’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bir kuklası olduğunu ileri sürdü.
Buna karşılık ise Trump, ‘Putin senden ve Barack Obama’dan çok daha zeki, bunu defalarca gösterdi. Bunu Suriye’de ve birçok uluslararası arenada gösterdi.’ ifadelerini kullandı.
Ayrıca Trump, Clinton’un başkan olması durumunda 4 sene daha ABD’nin Obama dönemi yaşamaya devam edeceğini ve bunun ülkenin iç ve dış politikası adına bir felaket olacağını savundu.
‘İran size teşekkür mektubu yollayacak’
Dış politika tartışması esnasında, Clinton ile Trump’a Musul operasyonu hakkında sorular yöneltildi.
Obama’nın Irak politikasını sert bir dille eleştiren Trump, ‘Irak’ı İran’a teslim ettiniz. İran uzun zamandan beri bunu istiyordu. Size yakında teşekkür mektubu yollayacak.’ değerlendirmesinde bulundu.
Trump’ın, Obama dönemine yönelik ‘Obama rejimi’ nitelemesi de dikkat çeken ifadelerinden biriydi.
Tartışmada ayrıca, başkanlık seçimleri tartışmalarında sıkça gündeme gelen ülke sınırlarının güvenliği konusuna değinildi.
Meksika sınırına duvar öreceğini söyleyen Trump, ABD’nin güney sınırlarından yapılan yasa dışı girişlerin ülke güvenliği için büyük bir tehdit olduğunu öne sürerek, ‘Meksika sınırlarında güvenliği artırmalıyız. Buradan gelen tehlike, Amerikalı ailelerin hayatlarını tehdit ediyor.’ ifadelerini kullandı.
Hillary Clinton da sınırlardaki güvenliğin artırılması fikrine katıldığını belirterek, çocukları Amerikalı ancak kendileri göçmen olan aileleri çocuklarından ayırmak istemediğini ve onların ABD’de kalması için elinden geleni yapacağını kaydetti.
Clinton, ‘Trump gibi insanlar göçmenlerden şikayet ederler fakat kendi inşaatlarında, binalarında ise onları sömürürler. Bununla yetinmeyip onları ülkeden kovmakla tehdit ederler.’ diyerek rakibini eleştirdi.
Münazarayı çok sayıda kişi stüdyoda izledi. Önceki canlı yayınların aksine, Clinton ile Trump ailelerinin el sıkışmadığı görüldü.
Sanat, siyaset ve spor dünyasından çok sayıda ünlünün izleyici olarak katıldığı tartışma programında stüdyonun seyircilere ayrılan bölümünde, NBA’in efsane sporcularından Müslüman basketbolcu Kareem Abdul-Jabbar da yer aldı.