Suriye Müslüman Kardeşler Teşkilatı Temsilcisi Dr. Amir Ebu Saleme, halkın sabrının taşma noktasına geldiğini belirterek, Esad’ın sonunun Saddam ve Kaddafi’den daha kötü olacağını savundu. Esad rejiminin düşeceğini ifade eden Dr. Amir Ebu Saleme, "Yaptığı katliamlar ve vahşet, Suriyelilerin direncini artırmakta ve sabrını taşırmaktadır. Artık bizim için bitmiş, geriye kısalan zamanı kalmıştır. Kanımızın son damlasına kadar mücadele edecek, ya ölecek ya da izzetimizle yaşayacağız." dedi.
Türkiye’nin ev sahipliğinde 83 ülke ve uluslar arası kuruluşun katılımıyla gerçekleşen Suriye Halkının Dostları Zirvesi’nde, Esad üzerinde uluslararası baskının artırılması ve muhaliflerin oluşturduğu Suriye Ulusal Konseyi (SUK)’un halkın meşru temsilcilerinden biri olarak tanınıp itibarının güçlendirilmesi kararı çıkması, muhali kesimde olumlu yankı buldu. Zirvenin sonuç bildirgesinde Suriye halkına meşru müdafaa hakkı tanınması ve muhaliflerin mali ve teknik yönden desteleneceğine karar verilmesi de muhalifler, sevindirdi.
"SURİYE HALKI OLARAK BU REJİME KARŞI KANIMIZIN SON DAMLASINA KADAR DİRENECEĞİZ"
Suriye halkına destek için başlatılan ‘İnsanlık İçin Suriye İçin’ kampanyası kapsamında Samsunlulara yaşanan trajediyi anlatmak ve destek istemek için Samsun’a gelen Suriye Müslüman Kardeşler Teşkilatı Temsilcisi Dr. Amir Ebu Saleme, yaptığı açıklamada zirveden çıkan kararların olumlu olduğunu kaydetti. Ancak zaman aralığının giderek kısaldığını ve yaşanan vahşetin sabırları tükenme noktasına getirdiğini dile getiren Dr. Amir Ebu Saleme, Esed’i babasının izlediği politikadan vazgeçmeye çağırdı. Esad’ın babası gibi insanları katlederek hakimiyetini sürdürebileceğini sandığını söyleyen Dr. Ebu Saleme, "Unuttuğu bir şey var ki ne zaman eski zaman, ne de halk eski halktır. Şehitler, hapse atılanlar, yaralananlar çoğaldıkça insanların direnci artıyor ve sabırları tükeniyor. Öfkemiz günden güne artmakta ve sabrımız taşma noktasına gelmektedir. Göç edenlerle muhalif kesimin sayısının azaldığını düşünüyor ama aksine devrimcilerin sayısı artmaktadır. Artık bu rejim bizim için bitmiştir. Zamanı giderek kısalıyor. Suriye halkı olarak susmayacak, bu rejime karşı kanımızın son damlasına kadar direneceğiz. Ya öleceğiz, ya da izzetimizle yaşayacağız." bilgisini verdi.
"BUGÜNE KADAR 700 KADIN VE 800 ÇOCUKLA BİRLİKTE 13 BİN ŞEHİT VERDİK"
Mafya düzenine sahip Beşar Esad’ın rejiminin çökertilmesine yönelik her an bir şeyler olabileceğini altını çizen Dr. Amir Ebu Saleme, bugüne kadar 700 kadın ve 800 çocukla birlikte 13 bin şehit verdiklerini, hapislerde 55 Suriyelinin bulunduğunu, yaralı sayısının 35 bini geçtiğini ve 250 kişini de göç ettiğini hatırlattı. Katliamlarla Gazze ile aralarında fark kalmadığını vurgulayan Dr. Ebu Saleme, ‘’Suriye halkına verdiği destekten dolayı Türkiye halkına minnettarız. Beşad Esad, Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilere kan sürülse bile devam edeceğini zannediyordu. Ama Türkiye hükümeti, tam aksini ispat etti ve kan dökülmemesinin yanında oldu. Halklar arasında hakkı gözeten sayın Erdoğan, bizlere kapılarını açtı. Biz, Türkiye’nin zalimin değil mazlumun, cellada karşı kurbanın yanında olduğunu biliyoruz. Bu da şerefli bir duruştur ve bunun için de çok teşekkür ederiz. Tüm Müslüman ülkelerin Türkiye’nin sergilediği duruşu sergilemesini bekliyoruz." şeklinde konuştu.
Suriye rejimine destek veren ülkeleri ve halklara sebepleri ne olursa olsun kötü gözle bakacaklarına da değinen Suriye Müslüman Kardeşler Teşkilatı Temsilcisi Dr. Amir Ebu Saleme, ‘’Ama şuan Türkiye halkından tek beklentimiz, Suriye halkına destek olması, yardım eli uzatmasıdır. Türklerden gördüğümüz tek şey kahramanlıkları ve cömertlikleridir. Şuan zor durumdayız ve biz de yardım bekliyoruz. Yaralılarımıza tıbbi yardıma ve sağduyulu medya desteğine çok ihtiyacımız var. Yalan haberlerle katliamlarına kılıf bulduğu için umudumuz sağduyulu Türk medyasıdır." ifadelerini kullandı.
Bugün