Başkent Berlin de Pegida taraftarı ve karşıtlarının gösteri düzenlediği adreslerden biriydi. Gösteriler, sadece siyasetin ve sivil toplumun farklı seslerini değil, toplumun da farklı kesimlerini bir araya getirdi. Müslüman, Hristiyan ve Yahudilerin ortak tepkilerini gösterdikleri protestolara katılım başkentte 5 bini bulurken, Pegida’ya destek ise 300 kişi ile sınırlı kaldı.
Pek çok siyasetçi de Pegida’ya olan tepkisini dile getirdi. Almanya’nın eski başbakanlarından Sosyal Demokrat Helmut Schmidt, Bild gazetesine verdiği demeçte, Pegida protestolarının önyargıları, yabancı düşmanlığını ve hoşgörüsüzlüğü körüklediğini söyledi. Aynı şekilde Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier de oluşumun Almanya’nın dünyadaki itibarını zedelediğini kaydetti.
‘Siyaset söylemlerini eyleme dönüştürmeli’
Pegida karşıtı gösterilerde yer alan Yeşiller Partisi Milletvekilli Claudia Roth da DW Türkçe’nin mikrofonlarına, Almanya’nın çok renkli ve çok kültürlü bir ülke olduğunu söyledi. Bu özelliğinin Almanya’yı dünya genelinde yaşanır bir ülke kıldığını belirten Roth, Pegida dâhil, hiçbir oluşumun Almanya’yı tek bir renge dönüştürmeye hakkının olmadığını ve siyasetin bu konuda kararlılık göstermesi gerektiğini söyledi. “Bayan Merkel’in yeni yıl konuşmasında Pegida’yı kesin ve belirgin bir dille eleştirmiş olmasını son derece önemli buluyorum. Ancak beraberinde siyasi karar ve eylemlerle de bunu açıkça ortaya koymak, hayata geçirmek gerekiyor ” diyen siyasetçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun için şeffaf, insancıl bir göç ve mülteciler politikası geliştirilmeli, ayrıca aşırı ırkçılığa, ayrımcılığa, İslamofobiye, homofobiye ve antiziganizme karşı daha keskin sınırlar çizilmelidir.”
Yoğun katılımla doğru bir mesaj verildi
Başkentteki Pegida karşıtı gösterilere katılan Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Federal milletvekili Cemile Giousouf, Pegida eylemlerine katılan insanların sorun ve kaygılarını öne sürerek, meselenin yumuşatılması yaklaşımını benimsemediklerinin altını çizdi. Milletvekili, Birlik partileri içinde farklı tutumlar olsa da Başbakan Merkel’in Pegida’nın söylemleri peşinden gidilmemesi çağrısının etkili olduğunu ve kırmızıçizgileri belirlediğini vurguladı. Cemile Giousouf, Pegida karşıtı protestolara yoğun katılımdan memnun olduğunu belirterek bunun Almanya adına dünyaya giden doğru bir mesaj olduğunu ifade etti. Karşıt gösterilerin hem burada yaşayan yabancı uyruklu insanlar hem de savaştan kaçarak, Almanya’ya gelen mülteciler için çok önemli olduğunu söyleyen Giousouf, bunun Almanya’nın uluslararası imajı için gerekli olduğunu şu sözlerle aktardı: “Almanya olarak kendimizi bir göç ülkesi şeklinde tanımlıyoruz. Ve bu yürüyüşlerle burada yaşayan insanlarımızı koruduğumuzu da ispatlıyoruz.”
Türk kökenliler Pegida’ya karşı kaygılı
DW’ye göre Protestolarda yer alan Türk kökenliler, Pegida’nın azımsanmaması gerektiğine dikkat çekerek, bu konuda kaygılı olduklarını ifade ettiler.
Berlin’de yaşayan Türk kökenli bir vatandaş,”Yıllardır ben bu memleketteyim. Camilere yapılan hakareti hiç uygun bulmuyorum. Son zamanlarda daha da arttı. Bu endişe verici. ” derken bir diğeri de “Almanya’nın bir Nazi geçmişi var. Dünün Yahudileri, bugünün Müslümanları olsun istemiyorum. ” sözleriyle protestolara katılmasının nedenini aktardı. Bir bayan protestocu da “Pegida eylemleri gittikçe büyüdü ve büyüdükçe de tehlikeli bir hal almaya başladı. Gelecekte daha da kötü durumlarla karşılaşabiliriz diye düşünüyorum. O yüzden tepkimizi koymak için bugün buradayız” dedi.