Oğlunu DHKP-C kıskacından kurtarmak için bir yıl mücadele veren baba S.B., “Maddi olarak ona herşeyi vermiştim, olmadı. Çanakkale ve Mevlana müzesi ziyaretleri oğlumu örgütten kurtarmama yetti” dedi.
OĞLUNU TERÖRÜN ELİNDEN KURTARAN BABANIN FİLM GİBİ ÖYKÜSÜ
Emniyetten aldığı telefonla üniversite öğrencisi oğlunun terör örgütü DHKP-C eylemlerine katılmaya başladığını öğrenen baba S.B.’nın, bir yıl boyunca verdiği amansız mücadele filmlere konu olacak cinsten.. Bir yılı aşan mücadelesi sonucunda oğlunu örgütten kurtaran baba S.B., açık isminin yazılmaması şartıyla aileleri uyardı ve hikayesini şöyle anlattı:
“Oğlum, iyi bir liseyi bitirdikten sonra üniversiteyi kazandı. Ona maddi anlamda her türlü imkanı sunmaya çalıştık. Sosyal çevre ve dış ortam ile zaman geçirecek vakti olmadı. Gittiği üniversitede sosyal etkinliklere katıldı. Bu etkinlikler ona cazip geldi. Yeni arkadaş çevresinin etkisi altında kalan oğlumuzun bizden uzaklaşmaya başladığını hissediyorduk. Bize karşı her geçen gün agresifleşiyordu.”
İşe kendimizden başladık
“Bir gün Emniyetten aradılar ve oğlumuzun terör örgütüne bağlı yapılar tarafından kullanılmaya çalışıldığını söylediler. Oğluma haber vermeden İstanbul’a gelerek emniyet ile görüştüm. Memleketime döndükten sonra ilk olarak kendimizi düzeltmeye karar verdik. Psikologa gittik. Oğlum da niçin gittiğimizi merak etmeye başladı. Sorunlarımız olduğunu söyledik. O da gelmeye başladı.” Ailemle beraber vakit geçirmek için planlar yapmaya başladım. Bir bireyin milli ve manevi değerlerinin önemini bu süreçte daha iyi anladım. Önce Çanakkale’ye giderek beş altı gün kaldık. Burada Çanakkale Destanı’nı anlatan kitaplar okuduk. Sonra Konya’ya giderek Mevlana’nın türbesini ziyaret ettik. Şeb-i Aruz törenlerine katıldık. Liseden arkadaşlarını buldum. İçlerinde tıp, hukuk okuyan çocuklar vardı. Onlarla hedeflerle ilgili konuşmalar da etkili oldu. Sonunda çocuğum örgütten koptu.”
Star