Meteoroloji Mühendisleri Odası 2. Başkanı Ahmet Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünkü fırtınanın halk arasında “Kestane Karası Fırtınası” olarak anıldığını belirterek, kestaneler bu mevsimde olgunlaştığı ve bu fırtınayla dökülmeye başladığı için fırtınanın bu adı aldığını anlattı.
Bu hava olayının genelde eylül ayının son haftalarına denk geldiğini ifade eden Köse, bu hava olayını “normal” olarak niteledi.
Fırtınanın Karayel üzerinden estiği için Balkanların soğuk havasını getirdiğini, bunun soğuğunun da 4-5 gün sürdüğünü kaydeden Köse, yazdan sonbahara geçişte yağışlar ve fırtınanın kuvvetinde ciddi artış olduğunu aktardı.
Ahmet Köse, benzeri fırtına ve yağışların önceki yıllarda Zonguldak, Samsun gibi illerde etkili olduğunu, bu sene İstanbul’a denk geldiğini dile getirerek, şu bilgileri verdi:
“Hatta dün birçok ilimizde benzer hadiseler yaşandı. Rüzgarın hızı, Terkos’ta 90 kilometreye ulaştı, Taksim’de 85 kilometre ölçtük. Değişik illerde de 60 ila 80 kilometre aralığında ölçüldü. İstanbul’a 30 kilogram civarında yağış düştü, yağışla ilgili bir sıkıntı olmadı. Fırtına dün saat 16.00 civarında etkili oldu. Fırtınanın etkisiyle 85 ağaç devrildi, 28 çatı uçtu, 3 inşaatın iskelesi çöktü. Biri Merter’de oldu, biri Taksim’deki olay. Bir de Sultanbeyli’de bir inşaatın iskelesi uçtu. Ayrıca bir de bir inşaat vinci devrildi.”
Bu tür olumsuzlukların yurdun birçok yerinde yaşandığını kaydeden Köse, “Bu normal ve genelde eylül ayına denk gelen bir hadise. Küresel iklim değişikliği ya da başka bir şeyle ilgilisi yok. Genelde bu mevsimde oluyor, bu defa İstanbul’a denk geldi, etkisi daha fazla oldu” şeklinde konuştu.
Köse, Türkiye’nin bu yıl Doğu Anadolu Bölgesi’nin dışında uzun yıllar ortalamasında bir kış geçireceğini belirterek, bu bölgenin ise bol karlı, yağışlı ve çetin bir kış geçireceğini söyledi.
Küresel bir okyanus-atmosfer olayı olan El Nino’nun etkisiyle Karadeniz’de bile deniz suyu sıcaklıklarının 28 dereceye çıktığını ifade eden Köse, El Ninolu yıllarda Muson yağışlarında artışlar olduğunu, Türkiye’nin de bunu yaşamaya başladığını bildirdi.
Meteoroloji Mühendisleri Odası 2. Başkanı Ahmet Köse, şöyle konuştu:
“Ülkemizde, El Ninolu yıllara ilişkin bilimsel çalışmalarda belirgin bir özellik yok. Yani yağışlarda artış ya da azalışla ilgili birebir kanıtlanmış bir netice yok. Olmamasına rağmen tecrübem, son 3- 5 yıllık El Ninolu yıllara baktığımda, Marmara Bölgesi’nde yağışların arttığını görüyoruz. Nisan hariç mart ayından bu yana etkili olan El Nino sebebiyle yağışlar mevsim normalinin iki katı üzerine çıkmış durumda. Yurdun büyük bir bölümünde de artık kuraklığın emareleri azalmaya başladı. Yaz yağışlarında ise İstanbul yazın bol bol yağış aldı. Sürekli sel baskınları oldu.”
El Ninolu yıllarda kışların genelde bol yağışlı geçtiğini, deniz suyunun geç ısınarak, geç soğuduğunu anlatan Köse, bu nedenle kış mevsimine biraz geç giriş yapılabileceğine dikkati çekti.
Köse, “İstanbul, genelde kışları iki çok sağlam kar alıyor. 10 santimetre. Bu sene İstanbul’a daha fazla kar gelebilir. Bir de Doğu Anadolu ile İran, Irak bölgelerinin, bu seneyi çetin kış koşulları altında geçireceğini tahmin ediyoruz. Doğu Anadolu Bölgesi’nde daha çok çetin geçecek. Onun dışındaki bölgelerde ise uzun yıllar mevsim normallerinde olacak” değerlendirmesinde bulundu.
İklim değişikliğinin, 30 yıllık parametrelerde yapıldığını ifade eden Köse, “Eskiden İstanbul’da, Ağustos’un 15’inden sonra sonbaharın emareleri gözüküyordu. Artık Eylül ayının 15’inde yaşıyoruz bunu. İlkbahar ve sonbahar yani bahar mevsimlerinde azalış oluyor. Yazdan kışa geçiş ya da tam tersi oluyor. Dolayısıyla geçişler birden oluyor, ilkbaharın tadına varmadan, birden yaza geçiyorsunuz ya da tam tersi oluyor. Yazın süresi uzuyor. Türkiye bu yıl Doğu Anadolu Bölgesi hariç uzun yıllar ortalamasında bir kış geçirecek.”