Tüm Üstün Zekalılar Derneği (TÜZDER); dahi ve üstün zekalı çocukları, ailelerini Dünya Dahiler Birliği (WCGTC) Eski Başkanı ve Uluslararası Eğitimde İnovasyon Merkezi (ICIE) Direktörü Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin ve Türkiye’nin dahi çocuklarına kendilerini adayan eğitimcilerle buluşturdu.
Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan renkli etkinliğin açılışında konuşan Yıldız Teknik Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Şahin Oruç, TÜZDER’in bir sivil toplum kuruluşu olmasına rağmen çok ciddi akademik çalışmaları olduğunu vurgulayarak üniversite olarak akademik anlamda katkı sağlamaya çalıştıklarını belirtti.
EZBERCİ DEĞİL DÜŞÜNEN, ARAŞTIRAN, ÜRETEN BİR NESİL
Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Arslan ise, ülkemizin en önemli sorunlarından birinin düşünen, araştıran, üreten bir nesil yetiştirmek olduğunu söyledi. Ezberci bir nesil yetiştirildiğini belirten Prof. Dr. Mustafa Arslan, “O zaman yapmamız gereken nedir? Altını çizerek söylüyorum düşünen, araştıran ve üreten bir nesil yetiştirmemiz lazım ama bu sadece yeterli mi yeterli değil. Aynı zamanda milli ve manevi değerlere sahip bir nesil yetiştirmemiz lazım” dedi. Prof. Dr. Arslan, üstün zekalılarla ilgili ciddi çalışmalar yapan TÜZDER’e teşekkür etti.
EĞİTİMDE İNSANLIĞIN VAR OLDUĞU GÜNDEN BERİ
TÜZDER Genel Müdürü Tunahan Coşkun da eğitimin insanlığın var olduğu günden beri devam ettiğini ancak gelişme hızına baktığımızda bir arpa boyu mesafe kaydedilmediğini söyledi.
Coşkun şöyle konuştu:
“En basitinden ülkemizde bile üstün zekalı çocuklarla ilgili yapılan çalışmaları, gelişmeleri takip ettiğinizde maalesef bir yılı, ikinci yılı, üçüncü yılını dolduran bir çalışmayla karşılaşmıyoruz. Sempozyumlar bile büyük bir heyecanla başlıyor. Birinci üstün zekalılar sempozyumu, ikinci, üçüncüyü bekliyoruz. Maalesef olmuyor. Bu anlamda bu konuda ciddi bir eksiğimiz var. TÜZDER olarak bu yıl 5’incisini düzenlemekten ciddi anlamda onur duyuyoruz. İnşallah 6, 7 ve daha nice üstün zekalı ve dâhiler etkinliklerinde buluşmak dileğiyle…”
Açılış konuşmalarının ardından sunumlara geçildi.
Dünya Dahiler Birliği Eski Başkanı ve Uluslararası Eğitimde İnovasyon Merkezi Direktörü Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin, üstün zekalıların tespiti ve eğitimi konusunda yapılması gereken altyapı çalışmaları konusunda zevkli ve bilimsel değeri yüksek bir sunum yaptı. Dünya ülkelerinden örnekler veren Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin, üstün zekalıların eğitimi için bir yasaya ve kamu desteğine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Yamin, “Kamu desteği olmadan bu programların yürütülmesi mümkün olmayacaktır” dedi.
Bölgesel ve uluslararası alanda networke de ihtiyaç olduğunu anlatan Prof. Dr. Yamin, Türkiye’de bu görevi TÜZDER’in yaptığını söyledi.
Prof. Dr. Yamin, sunumunun ardından dahi ve üstün zekalı çocukların, ailelerinin ve eğitimcilerinin sorularını cevapladı:
TÜRK ÇOCUKLARININ YÜZDE KAÇI ÜSTÜN ZEKALI?
“Üstün ve yaratıcı çocuklar toplumda az sayıda bulunuyor. Türk toplumunda yüzde 1 ile 10 arasında çocuklar yaratıcı ve üstün zekalılar. Dolayısıyla toplumun yüzde 10’uyla ilgileniyoruz, herkesle değil.
ANAOKULUNDA ARAŞTIRMAYA BAŞLAYIN
Ailelerin çocuklarının üstün zekalı olduğunu araştırmaları amacıyla harekete geçmeleri için geçmişte dokuz yaş diyorduk. Şimdi anaokulundan itibaren diyoruz.
ÇOCUKLARIMA IQ TESTİ YAPTIRMADIM!
Pek çok ülke eski bilgiler üzerinden ilerliyor. Yeni gelişmelerden haberdar değil. Üstün zekalıların belirlenmesi konusunda eski bilgiler kullanılıyor. Testlerde artık eski araçlar kullanılmamalı. Ne yazık ki birçok ülkede ticari amaçlarla kullanılıyor bunlar. Anne babalar çok endişeli. Çocuklarının IQ değerini çok merak ediyorlar. Ben hiç yaptırmadım. 3 kızım 1 oğlum var hiçbirine test uygulamadım. Yapmayacağım da. Çünkü bu ne anlama geliyor? Testi yaptırdıktan etiketi yapıştırdıktan sonra bir program uygulamanız gerekiyor. Hizmet vermeniz gerek. Sadece test yaptırmak prestijli birşey değil ki. Biliyor musun benim çocuğumun IQ’su 130’muş. O harika. Bence kesinlikle şanslı değilsiniz. Eğer üstün zekalı bir çocuğunuz varsa kesinlikle şanslı değilsiniz…
TÜRKİYE’DEKİ O TESTLERİN HİÇBİR DEĞERİ YOK!
Bu konuda Türkiye’de neler olup bittiğini kestirebiliyorum. Kalifiye olmayan kişiler bu testi yapıyor. Para ödüyorsunuz ama o sonucun hiçbir değeri yok. Fakat Türkiye’de zeka testini şu an için en iyi yapan test Epoc testidir.
ÜSTÜN ZEKALI KIZLARIN SAYISI ERKEKLERDEN ÇOK MU?
Üstün zekalı kızların ve erkeklerin oranı aynı. Daha fazla kız ya da daha fazla erkek değil ikisi birbirine eşit.
ÜSTÜN ZEKALILAR NEDEN SABIRLI DEĞİLLER?
Bu sadece sizin probleminiz değil. Çünkü ilgi alanlarında başarılı olabilirler. Bunları da yapmazsan üniversiteye giremezsin demek onlar için bir cezadır. Sadece ilgi duydukları alanla mutlu hissediyorlar. Bununla birlikte ikna etmemiz lazım. Benim çocuklarımdan biri de aynı şekilde. Test yapmadığım için üstün zekalı mı değil mi bilmiyorum. Ortanın üstü olduğunu biliyorum.
Bir gün tvye röportaj verdim. ‘Çocuğunuz ne yapmak istiyorsa izin verin’ dedim. Çocuğum tıp okusun diye ısrar ediyordum, bir sene tıp fakültesine gitti. Röportaj sonrası sözlerimi bana hatırlatarak; ‘Kendi yapmadığın bir şeyi tavsiye ediyorsun. Tıp okumam konusunda bana ısrar etmiştin’ dedi. Tamam değiştirebilirsin istiyorsan dedim. Sonra mühendisliğe geçti ve gerçekten çok iyi bir mühendis oldu.
Anne baba olarak onlardan daha iyisini bildiğimizi zannediyoruz ama bu doğru değil. Fert olarak ne yapmaları gerektiğini biliyorlar. Tabi ki rehberlik etmemiz lazım. Bu rehberlik görevi okulların işi. Bu yüzden olgunluk çağına erişene kadar beklememiz gerekiyor.
EN İYİ EĞİTİM ABD VE ALMANYA’DA VERİLİYOR
Üstün zekalılara en iyi eğitim şu anda Amerika’da veriliyor. Çünkü 1940’larda bu alanda çalışmaya başladılar. Kalifiye profesörleri, üniversite akademisyenleri var. Çok geliştirdiler kendilerini.
İkincisi Almanya. Programları var. Okula gittiğiniz zaman Almanya’da çok yüksek eğitim sistemi olduğunu görürsünüz. Bunun için gelişiyorlar. Sanayi, otomobil sektörü vs…
TÜRKİYE BİRÇOK ÜLKEDEN ÖNDE
Birçok ülke başlamadı bile. Türkiye olarak birçok ülkeden öndesiniz. Bu alanda çalışan çok sayıda değerli insan var. Türkiye’de üstün zekalıların eğitimi konusunda kesinlikle çok iyi insanlar var. Pek çok ülkeden daha çok bilgilisiniz. Bir çok Avrupa ülkesinden de ileridesiniz. Doğu Avrupa ve Ortadoğu’dan iyi durumdasınız. Pek çok ülke henüz bu konuya eğilmeye başlamadı bile. Fransa’da bile üstün zekalılar programlarımız yok! Sorbonne Üniversitesi’nde bile yok. Türkiye’de TÜZDER, Boğazhisar Eğitim Kurumları, İstanbul Üniversitesi’nde programlarınız var…
ÜSTÜN ZEKALI ÖĞRETMENLERE İHTİYAÇ VAR
Öğretmenler kalifiye değilse üstün zekalılar için okullarda oluşturulan destek odalarının hiçbir anlamı yok. Üstün zekalılar, güçlü olduğu konularda sınıf atlatılabilirler.
Üstün zekalılar için ayrı okullar olmalı. Evet üstün zekalı öğretmenlere ihtiyaç var. Aynı dili konuşmalılar.
HİROŞİMA’YA ATILAN ATOM BOMBASINI YAPANLAR…
Üstün zekalı programları değerler matriksini de kapsamalı. Bizim kültürümüz bizim değerlerimiz… hepsini kapsamalı. Sorumlu üstün zekalılar, sorumlu üretkenlik. Böyle olursa üstün zekalılar hırsız, katil… olmazlar.
İstisnalar var. Mesela Albert Einstein… O dönemde politikacılar bilimi kullanıyorlardı. Üstün zekalıları kullananlar politikacılardı. Atom bombasını yaptılar ve Japonya’ya karşı kullandılar. Üstün zekalılar iyi eğitilirse iyi doktor iyi mühendis olabilirler.”
KÜÇÜK MUCİTLER ETKİNLİKTE BULUŞTU
TÜZDER, Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Marmara Üniversitesi ve Boğazhisar Eğitim Kurumları işbirliğiyle düzenlenen etkinlikte, STEM (Bilim Teknoloji Mühendislik Matematik) Laboratuvarları’nda yetişen dahi çocuklar birbirinden iddialı projelerini sergilediler.
Minik mucitler; Telefonla Kontrol Edilen Araba, Sesle Çalışan Lamba, Otomatik Mama Kabı, Mini Akıllı Ev, Mesafe Sensörlü Oyun Konsolu ve Lego Çay Makinesi gibi ilginç bilim projeleriyle medyanın karşısına çıktı.