BÖCEK İÇERİKLİ BİLEŞENLERLE GIDA GÜVENLİĞİNİN SAĞLANMASI
Protein hem insanlar hem de hayvanlar için beslenmenin vazgeçilmez bir bileşenidir, sürekli olarak vücut içinde oluşur ve tekrar parçalanır. Bu döngüyü devam ettirmek için, günlük enerji alımının yaklaşık yüze 15’i, yaşamı sürdüren hücreleri inşa etmek ve onarmak için protein tarafından kapsanmalıdır. Günümüzün dünya nüfusunu beslemek için; tarım sektörü mısır, pirinç, buğday veya soya fasulyesinde bulunan yaklaşık 525 milyon ton bitki proteini bir yılda üretiyor. Bunun üçte ikisi et üretimi için hayvanlara yem olarak ayrılırken, yaklaşık yüzde 15’i tarladan süpermarkete, oradan da tüketiciye kadarki zincirde israf ediliyor. Gelecekteki et tüketimi eğilimlerini göz önüne alırsak, bu rakamların çok fazla değişime uğrayacağı muhtemel değil. Bu 2050’de, artan dünya nüfusunu beslemek için küresel protein üretiminin yüzde 50 oranında artması gerektiği anlamına geliyor. Uzmanlar, mevcut tarım uygulamaları ve kaynaklarıyla bunun elde edilemeyeceğini kabul ediyorlar. Bu nedenle, çiftlik hayvanları için protein sağlamak amacıyla yeni yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır ve böcek proteini sürdürülebilir bir seçenek olarak vaat edilmektedir. Böcek endüstrisi için beslenme, yiyecek atıklarının idaresi ve en iyi uygulamaların güvenli yem işleme yöntemlerine uygulanması yenilikçiliğin ilerleyişi olacaktır.
GELECEK NESİLLERİN BESLENMESİNDE BÖCEKLERİN KULLANIMI
Yem için en umut verici böcek, siyah asker sinek larvalarıdır çünkü tarım, gıda endüstrisi ve tüketicilerden gelen organik kalıntılarla beslenmektedir. Bu, akarsulardan gelen besin maddelerinin yüzde 70’inin geri kazanabilmesini sağlayacaktır. Aslında iki kilogram yem, sadece bir kilogram böcek kütlesi kullanılmaktadır. Daha da ötesi, protein üretmek için kullanılan siyah asker sinekler, dikey çiftçilik sistemlerinde daha yüksek verimle ve tek bir metrekare gibi az bir alanda yetiştirilebilmektedir. Organik artıklar tüm dünyada mevcut olduğundan, böcek üreticileri yerel yem proteinlerine bol miktarda erişebilirler.
Zaten, böcekler Asya Pasifik gibi bölgelerde, nispeten küçük ölçekte de olsa hayvanlara yem olarak veriliyor ve Avrupa’da canlı larvalarla beslenen tavuk yumurtaları piyasanın ilgisini çekiyor. Ancak asıl odak, en büyük protein tüketicilerini, yani hayvanı tatmin edebilecek böcekleri yem içine nasıl işleyeceğiniz. İlk çalışmalar, yüzde 35-40’lık (kuru kütle) yüksek lipid içeriğinin, yem performansını etkileyebileceğini göstermektedir. Bu yüzden larvalar genellikle protein yemi ve böcek yağı halinde ayrılır. Böcek yemleri, balık ununa benzeyen bir amino aside sahip olduğundan, su ürünleri yetiştiriciliği için doğal balık popülasyonları üzerinde oluşan baskıyı rahatlatma açısından umut verici bir uygulama olabilir. Bu arada, hurma çekirdeği ya da hindistancevizi yağı benzeri yağlar, antimikrobiyal özellikleri ile bilinen yüksek oranda laurik asit içerirler. Bu nedenle bu yağlar, domuz yavrusu yeminde uygulanabilir. Bu yağların, domuz yavrusu yetiştiriciliğinde besin alımını iyileştirerek yavrudan yetişkinliğe sağlıklı bir geçişi sağlamada ve ayrıca ishali önlemede başarısı kanıtlanmıştır.
DÜNYADA GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN ÖLÇEKLENEBİLİR TEKNOLOJİLER
Yetkisiz bölgeye rağmen, hayvan yemi için böcek kullanımı bir dönüm noktasına ulaştığında ölçeklendirilebilir teknolojilere ihtiyaç duyulmaktadır. Gıda ve yem sektörünün lider çözümler sağlayıcılarından Bühler, önde gelen böcek üretim şirketlerinden Protix ile birlikte ortak teşebbüs olan Bühler Böcek Teknoloji Çözümleri’ni kurdu. Bu ortak girişim, kendisini organik kalıntılardan yüksek kaliteli böcek türevlerini işleyebilen ölçeklendirilebilir ve sınai çözümleri sağlamaya adamıştır. Çözüm, üç ana adımdan oluşmaktadır: hammadde hazırlama, larva yetiştirme ve larva işleme.
BESLEME MADDESİ HAZIRLIĞI
Besleme maddesi hazırlama, herhangi bir çiftlik için ilk iş sırasıdır. Böceklere güvenli, besleyici gıdalar sağlamak için çiftçilerin meyve ve sebze atıkları, meyve suyu posası, atık tahıllar veya mutfak ve yiyecek içecek kalıntıları gibi yüksek miktarda organik kalıntılara erişmesi gerekir. Birçok ülke hangi besleme maddesi türlerine izin verildiğini belirlemektedir. Örneğin, Avrupa’da, böceklere yalnızca et ya da balık içermeyen ön tüketici organikler verilebilirken, mutfak ya da katering artıklarına izin verilmiyor. Operasyonel maliyetleri en aza indirgemek için atıkların üretildiği yere yakın bir yerde yetiştirme alanları tesis edilmelidir. En uygun besleme malzemesi hazırlığı için öğütme, karıştırma ve fermantasyon gibi işleme adımları gerekecektir. Büyüme ve yem dönüşümünü optimize etmek için bir besleme sistemi larvalara doğru zamanda doğru diyet sağlar.
YETİŞTİRME ÜNİTELERİ
Özel yetiştirme şirketleri tarafından sağlanan siyah asker sinek larvası, havalandırmalı odalarda depolanan istiflenebilir tepsilerde yetiştirilmektedir. Sıcaklık, nem, oksijen konsantrasyonu, larva yoğunluğu ve beslenme gibi etkenler verimliliği önemli ölçüde etkiler. Belirli yetiştirme şartlarının belirlenmesi, yüksek üretkenlik elde edilmesini sağlar, besleme maddelerinin dönüşümünü optimize eder ve gelişme süresini en aza indirir.
Buna ek olarak, doğru besleme dağıtımı ve tepsilerin taşınması otomasyon ile kolaylıkla yönetilebilir ve besinlerin kullanılabilirliğini en iyi duruma getirmek için her bir tepsi günlük olarak beslenebilir. Bir tepsi aynı zamanda yem miktarını ve larva çıktısını takip etmek için de izlenebilir. Tepsi sistemi, böcek yetiştirme sektörünün modüler bir tasarımını mümkün kıldığından, tesisin kapasitesi mevcut besleme kapasitesine kolayca adapte edilebilir.
İŞLEME ÜNİTELERİ
İşleme üniteleri, yetiştirilen böcek biyokütlesini yüksek değerli ürünlere dönüştürür. Birinci aşama, biyolojik gübre üretmek üzere, suyu alınmış ve pelet haline getirilmiş artık materyalden larvaların ayrılmasıdır. Ardından, temiz larvalar, bütün patojenik mikroorganizmaların inaktivasyonunu sağlamak için ısıl işlem basamağını da içeren patentli bir işlemden geçirilir ve ayrıca yağı alınmış protein küspesi elde etmek için lipidlerden etkin bir şekilde ayrıştırılır.Böcek yetiştirme hem büyük hem de küçük ölçekte karlı olabilse de, işletmcilerin etkin bir ölçeğe erişebilmesi için yeterli sayıda canlı larvaya ihtiyaçları vardır.
HİJYENİK TASARIM VE GÜVENLİ YEM PROSESİ
Hayvanlarla insanlar arasındaki en sağlıklı ilişkiyi sağlamak için,böcek yetiştiricileri ve yem işleyicileri, en yüksek kalite ve güvenlik standartlarına uymalıdır. İyi Üretim Uygulamaları (GMP), kilit bileşenleri şu şekilde tanımlar: sıhhi tesisat ve ekipman tasarımı, temizlik ve dezenfeksiyon işlemleri ve personel hijyeni. Buna ek olarak, her bitkinin biyolojik, kimyasal ve fiziksel tehlikeleri hafifletmek için bir önleyici sistemi olmalıdır. Aslında, tehlike analizi kritik kontrol noktaları oluşturmak, yem güvenlik problemlerini oluşmadan önce önleyebilir.
Sıhhi tesisin özellikleri, zararlıların girmesini ve dış ortamdan gelecek diğer tehlikeleri önleyen bariyer kavramını, ham ve nihai ürünler arasındaki çapraz bulaşmayı önleyen hijyenik imar alanını benimsemelidir. İdeal sıhhi tesis, tüketiciyi gıda kaynaklı tehlikelerden koruyan ekipman tasarımlarını içerir. Hijyenik olarak tasarlanmış olan makine, kirlilik riskini azaltmakla kalmayıp aynı zamanda ürün kalitesini korumaya, verimliliği artırmaya ve minimum miktarda su, kimyasal madde ve değişim ile temizlik için emek harcayarak sürdürülebilirliğe katkıda bulunacaktır. Bühler’in en yeni mühendislik tasarımları, hijyenik yüzey kaplamaları, temizlik ve dezenfeksiyon için kapsamlı erişilebilirlik ile inşa edilmiş, kısalmış aralıklar ve mikrobik nişler ile tam drenaj kabiliyeti sunar. En yüksek temizleme ve dezenfeksiyon standartları sofistike yerinde-temizleme sistemleri ile elde edilebilir.
Sonunda sanitasyona ayrılmış bir işleme tesisi, üretim, işleme ve dağıtımın her aşamasında izlenebilirliğin önemini kavrayacaktır. Böylelikle, her böcek topluluğu düzgün kategorilenmiş olmalı ve bu partiyi beslemek için kullanılan hammaddeler de izlenebilir olmalıdır. Üretim sürecinin her aşamasında, böceklerin takip edilen bilgileri, bir ürünün veya ürün grubunun tedarik zinciri ile birlikte tarihçesi, yeri ve yolu hakkında bilgi verir ve ürün kalitesini ve güvenliğini garanti eder.
GELECEK İÇİN GIDA GÜVENLİĞİ
Hiç bir çözüm sürdürülebilir bir gıda geleceği yaratamaz, ancak böcekler sağlık ve çevre için fayda sağlayarak proteinli gıda eksiğini kapatmanın uygun bir yolunu sunabilir. Endüstriyel ölçekli üretim, tüm gıda zincirinin güvenli, verimli çözümlere erişmesini sağlamaya yönelik bir sonraki adımdır. Entegre yetiştirme ve işleme sistemleri, mekanizasyon ve otomasyon ile birlikte böcek işlemeyi mümkün kılacaktır. Bu arada, tüketiciyi korumak için güvenlik her zaman en üst düzeyde olmalı ve uygun yem güvenliği standartları oluşturulmalıdır. Güvenli yem üretiminin temel unsurları, patojen organizmaları kontrol eden tanımlanmış bir öldürme adımını ve güvenilir ürünler sunmak için izlenebilirliği kullanan HACCP yönergelerini içerir. Bühler, böceklerin yetiştirilmesi ve işlenmesi için endüstriyel çözümler üreten bir teknoloji sağlayıcısı olarak, yeni bir protein kaynağı yaratacak mühendislik süreçlerini pazara sunmayı ve dünyanın artan protein ihtiyacına cevap vermeyi her açıdan düşünüyor.
Bir önceki haberimiz olan https://www.on5yirmi5.com/haber/yasam/toplum/225168/dikkat-mideniz-bulanabilir-bugune-kadar-farkina-varmadan-binlerce-bocek-yemis-olabilir-misiniz.html başlıklı haberimizi de okumanızı öneririz.
Kaynak:Feedplaned