Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın başlattığı okuma-yazma seferberliği kapsamında Şahizar Yıltır da okuma-yazma öğrendi. Keles Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından verilen kurslara katılan Şahizar nine, 2 ayda okumaya ve yazmaya başladı.
Çocukluğunda okula sadece bir yıl giden Yıltır, okuma yazma bilmeyerek hayatını sürdürdü. Kursun açılmasıyla birlikte 85 yaşındaki kadın, her gün kar kış demeden 2 kilometre yolu yürüyerek okula gitti. 2 ay boyunca ders alan Yıltır, artık evinde gazete ve kitabını okuyabiliyor. Keles Halk Eğitim Merkezi Tarım Teknolojileri Öğretmeni Hasan İlker Akalın, kurstan sertifikasını alan iki çocuk ve iki torun sahibi Yıltır’ın evine giderek kendisini geliştirmesine yardımcı oluyor.
Öte yandan Şahizar Yıltır, Kur’an-ı Kerim okumayı da 81 yaşında öğrenmiş. 14 yaşında ayakları sandıktan yere ermeden evlendirildiğini söyleyen Yıltır, daha sonra hayvancılıkla uğraştıklarını anlattı. Gençliğinde hıdırrellez zamanı hayvanları otlatmak için Keşiş Dağı’na (Uludağ) çıkan Yıltır, kasım ayında ise İzmir’e gittiklerini ifade etti.
‘ARTIK YAŞIMIZ GEÇTİ, KAFAMIZ BU KADAR ALIYOR’
85 yaşında olduğunu ve 2 ay evvel okuma-yazma öğrendiğini belirten Yıltır, “Bize gelip okur musunuz, okula gider misiniz dediler. Ben de geleceğimi söyledim. Okulda öğrenmeye gayret ettik. Artık yaşımız geçti. Kafamız bu kadar alıyor. Aslında ben kendi kendime iyi okuyorum, ama şimdi biraz sıkılıyorum. Televizyonda çıkan yazıları okuyabiliyorum. Keşke daha önce öğrenseydim diyorum, ama öğrenemedim. Böyle olacağını bilemedik. Anamızdan erken doğmuşuz” dedi.
Sadece 1 yıl okula gittiğini vurgulayan Yıltır, “Sonra beni okuldan aldılar. Küçücüktüm eskiden hemen alıveriyorlardı okuldan. Hep bu köydeydim. Baraklı’da bir okul vardı. İsmail hocamız vardı. Hepsi bir sınıftaydı. 1’den 5’e kadar aynı yerdeydik. Oraya 1 sene gittiydim. Şimdi okumayı da bu köyde ve okulda öğrendim. Okumak ve yazmakta zorlanıyorum, yaşımız var. Yaşımız olmasa zorlanmayacağız, ama benim kafam sadece okumakta değil ki. Yazı da biliyorum. Adımı da yazıyorum, telefonumu da biliyorum. Her şeyi biliyorum” diye konuştu.
‘HEP ÇALIŞTIK, DÜŞÜNMEDİM BİLE OKUMAYI’
Okumaya vaktinin olmadığını ifade eden Yıltır, “Hep çalıştık. Düşünmedim bile okumayı. Bir yere gitmediğim için okuma bilmemenin zorluğunu çekmedim. Az çok geldiğim gittiğim yeri biliyordum. Ben bundan sonra okusam ne yapacağım, öğrensem ne yapacağım? Kuran-ı Kerim’i de sonradan öğrendim. 81 yaşında camiye giderek Kur’an-ı kerim öğrendim. Yollarımız çamurdu, beni çamurda uğraştırmayın dedim. Ayakkabılarımızı değiştirip diğer ayakkabılarımızı giyerek gidiyorduk. Her yer çamur olduğu için. Kar, kış demeden ayağıma poşetleri giyerek camiye Kur’an-ı kerim okumaya gittim. Hatmettim Allah’a şükürler olsun” dedi.
Küçüklüğünde evlendiğini dile getiren Yıltır, şunları söyledi: “14 yaşında ayaklarım sandıktan yere ermeden evlendirdiler. Ben dünyanın meşaketini gördüm. Bir kayınvalidem vardı, kimse yoktu. Hayvancılık yapıyorduk. Hıdırrellezde Keşiş Dağı’na (Uludağ) çıkıyorduk. Oradan iniyorduk kasım ayında, İzmir’e hayvan otlatmaya gidiyorduk. Çocuğum 1 buçuk yaşındaydı, atın ortasına biner götürürdük. Koyunların sütünü verip İzmir’den buraya dönerdik.”
Keles Halk Eğitim Merkezi Tarım Teknolojileri Öğretmeni Hasan İlker Akalın ise, “Baraklı Mahallesi’nde 5 kursiyerimiz vardı. Şahizar teyzem bunlardan bir tanesidir. Kendisi 1934 doğumlu 1. sınıfı okumuş, harfleri iyi kötü biliyordu, ama bir araya getiremiyordu. Biz onunla başladık ve okumayı söktü. Şahizar teyzemiz 85 yaşında. Okuma sertifikasını da aldı. Biz onu mezun etmiş olduk, ama desteğimiz devam edecek. Şahizar teyze 2 ayda öğrendi, çok zorlanmadı. Kurstan önce okuyamıyordu. Kurs bitmesine rağmen kursiyerlerimizle yakından ilgilenmeye devam ediyoruz” dedi.