Japonya’da Korkulan Oldu

Ülkeler
Japonya’da 11 Mart’ta meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem ve tsunaminin ardından nükleer felaketin yaşandığı Fukuşima 1 santralinde depremden bu yana en yüksek düzeyde radyasyon ölçüldü....
EMOJİLE

Japonya’da 11 Mart’ta meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem ve tsunaminin ardından nükleer felaketin yaşandığı Fukuşima 1 santralinde depremden bu yana en yüksek düzeyde radyasyon ölçüldü.
Jiji Press ajansı, santrali işleten Tokyo Elektrik Şirketinin (Tepco), birinci ve ikinci reaktörler arasında bulunan bir tahliye borusunun altında saatte 10 sievertin üstünde radyasyon ölçtüğünü bildirdi.

Bir Tepco yetkilisi, sızıntının kaynağının araştırıldığını söyledi. Sievert, radyasyonun insanlar, hayvanlar ve bitkiler üzerinde yarattığı biyolojik etkiyi gösteriyor. 

İnsanlar, nerede ve nasıl yaşadıklarına bağlı olarak, güneşten gelen kozmik ışınlar veya toprakta bulunan radyoaktif elementler nedeniyle yılda yaklaşık 1 milisievert doğal çevre radyasyonuna maruz kalıyor. Bu miktar insan sağlığı açısından zararsız kabul ediliyor.

Ayrıca yapı malzemeleri, yiyecekler, teknolojik cihazlar, tıpta kullanılan bazı görüntüleme yöntemleri gibi birçok değişik kaynaktan radyasyon yayılıyor.

KANSER RİSKİ YÜKSEBİLİR

Yılda 1000 milisievert (1 sievert) radyasyona maruz kalmak, kanser riskini yüzde 10 artırıyor.

100 milisievert radyasyon birçok insanda mide bulantısı ve kusma gibi rahatsızlıklara neden oluyor.

Japonya, Fukuşima nükleer felaketinin ardından santral personeli için maruz kalabileceği radyasyon oranının 100 milisievert olan üst sınırını 250 milisieverte çıkarmıştı.

Mart’ta meydana gelen deprem ve tsunamide yaklaşık 23 bin kişi hayatını kaybetti veya halen kayıp. Deprem ve tsunami Fukuşima santralinde Çernobil’den 25 yıl sonra, en büyük nükleer felakete sebep oldu.