Hollanda tahtında 123 yıldır ilk Kral

Ülkeler
Hollanda Kraliçesi Beatrix, 33 yıldır taşıdığı tacını oğlu Prens Willem-Alexander’a bırakacak ve teslimle, 123 yıl aradan sonra Hollanda Kraliyeti koltuğuna ilk kez bir "erkek" oturaca...
EMOJİLE

Hollanda Kraliçesi Beatrix, 33 yıldır taşıdığı tacını oğlu Prens Willem-Alexander’a bırakacak ve teslimle, 123 yıl aradan sonra Hollanda Kraliyeti koltuğuna ilk kez bir "erkek" oturacak.
Ülke çapında kutlanacak devir teslim Kraliçe Beatrix’in feragat belgesini imzalamasıyla başlayacak.
Kaliyet Katedrali’ndeki kısa törenin ardından, 46 yaşındaki prens Willem-Alexander, parlamentonun önünde yemin edip, 1890’da ölen 3.Willem’den sonraki ilk Hollanda Kralı olacak.
Arjantin doğumlu 41 yaşındaki eşi Maxima da kraliçe olacak.
Akşam da bir balo düzenlenecek. Etkinliklere İngiltere, İspanya ve Danimarka kraliyet aileleri de katılacak.

Kutlamalar nedeniyle Amsterdam’a bir milyon ziyaretçinin akın etmesi bekleniyor. Ülke çapında da sokak partileri yapılacak. Hollanda’da Kral 3. Willem’in 1890 yılında ölümünün ardından Hollanda yönetiminde "kadın egemenliği" dönemi başladı.

Tahta geçen Wilhelmina 1948 yılına kadar tam 58 yıl görev yaptı.
Ardından tacını kızı Juliana’ya devretti. 30 Nisan 1980’de de tacın yeni sahibi Beatrix, ya da tam adıyla Beatrix Wilhelmina Armgard oldu.

"Zor yıllar “da doğdu Beatrix.

2,5 yaşındayken, 10 Mayıs 1940 tarihinde Nazi ordularının Hollanda’yı işgal etmesi üzerine ailesiyle birlikte Londra’ya kaçmak zorunda kaldı. Londra ve Kanada’daki sürgün yıllarının ardından 1945 yılında ülkesine dönebildi. Sosyoloji, siyaset bilimi, tarih ve hukuk konularında iyi bir eğitim aldı. 1965 yılında da Nazi örgütlenmesinde yer alan Alman diplomat Claus von Amsberg ile evlendi.
Hollanda toplumu, başta tepkiyle karşıladığı bu evliliğe zamanla alıştı.
Beatrix’in sözcük anlamı "mutlu eden" demek. Kraliçe, ülkesinin yönetiminde olduğu sürede isminin hakkını veren bir yönetim sergiledi.

Altın dönem

Ekonomik ve sosyal bakımdan "altın" bir dönem yaşandı.1970’lerden itibaren Hollanda "huzur ve hoşgörü" toplumuna dönüştü. Hollanda’nın "gülen yüzü" olan Beatrix, hep dengeli bir politika izledi.
Halkının sevgisini kazandı.
 
Eşi Claus hakkındaki Nazi suçlamaları ve rüşvet ve yolsuzluk iddialarını güler yüzle savuşturmayı başardı. Hem Alman kökenli bir aileden gelmesi hem Protestan olması nedeniyle "azınlık" sınıfında yer alan Beatrix, ülkedeki azınlıklarla sıcak ilişkiler geliştirdi. Bu tutumu yüzünden son yıllarda aşırı sağcı kesimin eleştirilerine hedef oldu. 2 Ekim 2004’te yönetmen Theo van Gogh’un radikal İslamcı Faslı bir genç tarafından öldürülmesi üzerine, ülkedeki Müslümanlara yönelik tehditler arttı.
Aşırı sağcı kesimler Kraliçe’ye, "Van Gogh aielisini ziyaret et" çağrısı yaptı. Ancak Beatrix, Amsterdam’da Müslüman örgütlerini ziyaret ederek, ırkçılığa karşı açık bir mesaj verdi.
Oğlu Prens Friso’nun geçen yıl Avusturya’da çığ altında kalarak komaya girmesi Kraliçe Beatrix’i sarstı. Bu kazanın ardından 75. yaşına bastığı günlerde görevi bırakacağını açıkladı.