Ata Demirer’in senaryosunu yazıp Demet Akbağ ile başrolü paylaştığı komedi filmi ‘Eyyvah Eyvah 2’nin korsan CD’sinin, Sinema ve Telif Hakları Genel Müdürlüğü’ne gönderilen DVD’den çoğaltıldığı iddiaları ortalığı karıştırdı. Haberin gündeme gelmesinin ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan, "Filmin korsan olarak piyasaya sürülmesini sağlayan kopyasının hangi aşamada dışarı çıkarıldığı henüz belli değildir" açıklaması yapıldı.
‘Eyyvah Eyvah 2’nin bugüne kadar 1 milyon korsan CD’si basıldı ve yapımcı Necati Akpınar’a göre, korsan CD’lerinin film vizyona girdikten birkaç gün sonra satışa çıkması, filmin ‘Recep İvedik 2’yi geçerek tüm zamanların en çok izlenen filmi olmasını engelledi.
Peki yapımcılar bu iddialar için ne diyor? Devlet korsanla yeterince mücadele ediyor mu? İşte yanıtlar:
MUSTAFA OĞUZ (Most Production)
‘Her yerde aleni satılıyor, polis engel olamıyor’
"Film vizyona girmeden önce yabancı festivallere, yaş grubunun belirlenmesi için Kültür Bakanlığı’na kopya verme durumunda oluyoruz. O kopyaların üzerine de nereye verdiysek onun adı yazılıyor ama bir şekilde sızıyor, korsanlar her yere ellerini uzatıyor maalesef. İnsanlarda kötü niyet olunca yapacak bir şey yok. Yeterli önlem alınmıyor. Bu sadece Türkiye’nin sorunu da değil. Çok ucuza alıp izleme imkanı olması vatandaşın tercih sebebi oluyor. Ahlaki bir şey bu. Vatandaşın almaması gerekiyor ama ekonomik sebeplerle alıyorlar. Üç kişilik bir ailenin sinemaya gitmesi 30-40 lira, onlar da korsanını alıyorlar maalesef. Yine de biraz ahlaklılar, Türk filmlerini belirli bir süre çıkarmıyorlar. Böyle de bir tavırları var. Bu hoş görülecek bir şey değil ama biraz geç çıkarıyorlar en azından. Benim anlamadığım, bunların satıldığı yerler, pasajlar belli. Her yerde aleni satılıyor ama polis buna engel olamıyor."
TUNÇ ŞAHİN (BirFilm)
‘İnternettekiyle savaşana kadar gözünün önündeki dükkanı kapat’
"Kültür Bakanlığı’nın iş yükü çok fazla. Vizyona giren bütün filmler öncelikle oranın denetiminden geçiyor. Tonlarca DVD var ellerinde. Dijital bilgiyi kopyalamak çok kolay, DVD’nin olduğu her yerden sızma olabilir. Sızıntının Kültür Bakanlığı’ndan olduğuna ne kadar eminler bilemiyorum. Ortamda insan olduğu sürece her şey mümkün. Günde bin kişi girip çıkıyor o kuruma. Yüzde yüz oradan sızdığına dair bir bilgi de yok henüz ve bunun da tespit edilebileceğini pek düşünmüyorum. Hiçbirimiz bunun önüne geçemiyoruz. Filmlerin internet üzerinden indirilmesi tüm dünyanın sorunu ancak özellikle Türkiye’de adıyla meşhur, kredi kartıyla bile alışveriş yapabildiğiniz korsan CD satan dükkanlar var. Yazar kasasız bir çorap dükkanı açmaya kalksanız iki gün sonra polis kapınıza dayanır. Bu mekanlar 10 yıldan fazladır varlar. Filmlerin afişlerini tasarlayıp internete koyduğumuz anda onlar da indirip dükkanlarının kapısına asıyorlar. Bu noktada iradeyi çok zayıf görüyorum. İnternettekiyle savaşana kadar gözünün önündeki dükkanı kapat. İşte o zaman inanırım korsana karşı gerçekten bir savaş verildiğine. Her sokakta korsan satan bir yerler olduğu müddetçe korsan algısının gelişmesi, insanların ‘Yanlış bir şey yapıyorum’ izlenimine kapılması mümkün değil. Bandrol kültürü diye bir şey gelişemiyor bu yüzden."
EZEL AKAY (Yönetmen – Yapımcı)
‘Korsan dağıtımcıyla anlaşıp bundan sonra DVD’lerimi onlarla dağıtacağım’
"Bizim başımıza da çok kez geldi bu durum, Kültür Bakanlığı’na verdiğimiz kopyaların piyasada korsan olarak dolaştığını gördük. Bir tek ben değil, birçok sinemacı arkadaşımız gördü. Bu konuda devlet politikalarında bir sorun var. Dünyada da korsana çok zor engel olunabiliyor ancak burada devlet hiç engel olmuyor ve ciddiye almıyor bu konuyu. Bu konunun bizim için ne kadar önemli olduğunu, bizi ne kadar zor durumda bıraktığını farketmiyor. Çok farklı siyasi dertleri olduğu için bunu önemsiz bir mesele olarak görüyorlar. 3-4 ayda bu durumu engelleyebilecek teknolojik sistemler geliştirmek mümkün, bu konuyla ilgili çözüm üretebilecek çok sayıda genç insan var. Artık sokak korsanının hiçbir önemi kalmadı. Sokaktaki korsanlar da yana yakıla işten çıkartıyorlar adamlarını. İnterneti engellemesi daha kolay sokağa göre. O kadar büyük organize gruplar ki bunlar, şu anda eroin ticaretinden çok daha fazla para kazanılıyor bu işten. Silah ticaretine kaynak teşkil eden paralar doğuyor buradan da. Filmin DVD’si ikinci derece vizyon değeri taşıyan, yapımcıya para getiren unsur ancak artık hiç DVD satılmıyor. Bugün en iyi filmler bile en fazla 3-4 bin DVD satabiliyor. Herkesin evi yüzlerce korsan DVD ile dolu. Artık insanları suçlamıyorum. Niyetim, iyi bir korsan dağıtımcıyla anlaşıp bundan sonra DVD’lerimi onlarla dağıtmak."
BKM’den yapılan açıklama
"Kültür Bakanlığı’ndan yayıldığına dair kesinleşmiş bir bilgi yok. Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü ile birlikte çalışıyoruz çok uzun zamandır. BKM iş birliğine devam ediyor. Zaten öyleydi. Korsanla en büyük mücadeleyi veren şirketlerden bir tanesi BKM. Suçlu kimse de birlikte bulacağız."
ŞEBNEM ABAYGİL / HABERTURK.COM