Belgeseller bile yalanmış!..

Filmler
İşte o yazı… Ya hikâyeler doğru, belgeseller yalansa! Erkek, bir "iktidar varlığı"dır malum… Her şeyi bilmek ve asla kandırılmadığı bir hayat sürmek ister. Aksi takdirde i...
EMOJİLE

İşte o yazı…

Ya hikâyeler doğru, belgeseller yalansa!
Erkek, bir "iktidar varlığı"dır malum…
Her şeyi bilmek ve asla kandırılmadığı bir hayat sürmek ister. Aksi takdirde
iktidarının yerlerde sürüneceğini sanır, uykuları kaçar.
Zaten daha biz küçücükken zihnimize aşılanmıştır: "Aptal mısın oğlum sen!
Kendini enayi yerine koydurma!"
Sonra gün gelir, koca adam oluruz, televizyon ekranının karşısına geçeriz ve
çevremizdeki dizi meraklısı kadınlara da çemkirerek "ben belgesel izleyeceğim"
deriz; "en hakikisinden avını parçalayan aslanı izlemek varken, uyduruk
hikâyelerle işimiz olmaz" havasını atarız.
Oysa bu halimiz hem komik hem de acıklıdır.

***
Geçen yıl BBC1 kanalı yeni çekilen Afrika belgeselini yayına sunarken izleyicilerini
uyardı: "Bazı sahneler vahşi doğada değil, birçok belgeselde olduğu gibi
stüdyolarda çekilmiştir."
Sonuç: Şok!
Nasıl yani? Yoksa hep böyle mi oluyordu?
BBC yöneticileri "izleyicinin güvenini istismar etmemek için" böyle bir uyarı
koyduklarını açıkladılar.
Arkası çorap söküğü gibi geldi.
O muhteşem hayvan belgeselleri "fake"ti; yani aslanlar gerçekten kavga etmiyor, sırtlan pusu kurmuyor, kartal saatlerce
gözlediği avına bir F16 gibi pike yapmıyordu.
Sir David Attenborough’nun belgeselleri bile hayvanat bahçesinde kurgulanmıştı! (Öğrenince yıkılmıştım, çünkü
amazon’dan hayatımdaki ilk siparişim "Sir"in "yırtıcı kediler" belgeseliydi.)
En ilginci de şuydu: Bu türden haberler daha önce de medyada yer bulmuş fakat pek ilgi gösterilmemişti. Hani deyim
yerindeyse kamuoyu hep "aldatılmayı" tercih etmişti.

***
Bir fırsatı gelsin de bu konuyu yazayım demiştim ama sonra zihnimden uçup gitti.
İlginç ekonomi haberleriyle dikkat çeken yeni bir site olan "manset. at"da dün iktisatçı Mehmet Akif Kara’nın
"Belgesellerle uyutuluyoruz" başlıklı yazısını okuyunca bu konuya kısa da olsa değinmeliyim, diye düşündüm.
Kara "yapay" olduğu iddia edilen finans dünyasının bu belgesellerden çok daha gerçek olduğunu iddia ediyor.
İşin o yanı ayrı!
Ama Mehmet Akif Kara’nın "Bu belgeselleri her şey hakikiymiş gibi sunan yapımcı ve kanalların izleyiciyi
kandırması asla kabul edilemez" deyişine katılmayan olabilir mi?
Hayır!
Fakat işin içinde "pis" bir incelik de var doğrusu!
Ya modern seyir toplumunda insan "Bana bir yalan söyle, yeter ki hoş olsun!" havasındaysa…

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN!.. 

Sabah