Nedir Bu Suyun Hikmeti?

Şifali Bitkiler
15 senedir haftada bir gelen de var, 45 senedir sadece bu suyu içen de. Her birinin söylediği aynı: "Bu suya çok alıştık, başka su içemiyoruz."Fazla işlek sayılmayacak mahalle arasında bir ç...
EMOJİLE

15 senedir haftada bir gelen de var, 45 senedir sadece bu suyu içen de. Her birinin söylediği aynı: "Bu suya çok alıştık, başka su içemiyoruz."Fazla işlek sayılmayacak mahalle arasında bir çeşme… Mermerlerle döşenmiş, üzerinde ‘Hacı Ahmet Hayratı’ yazısı ilişiyor gözümüze. Çeşmenin önünde yaşlı bir teyze. Ev haliyle çıkmış, başında yemenisi, ayaklarında terlikleriyle… Yanında da beş-altı bidon, su dolduruyor. Bir de el arabası, taşımak için. Yaklaşıyoruz: "Kolay gelsin teyze, hayırdır bu bidonlar?" Yemyeşil gözleri hayat dolu. Gülümsüyor önce, sonra da başlıyor anlatmaya: "Bu su ta ötedeki Belgrad Ormanları’ndan geliyor. 45 senedir beş günde bir gelir buradan su doldururum. Başka su içemiyorum evladım. Alıştım buna, çok lezzetli."

Seher teyze, 78 yaşında ama daha 60’ında gibi. Evi iki sokak ötede. Eşi biraz rahatsız, bu yüzden kendisi geliyor çeşmenin başına. Yedi çocuğu var. Çocukları ve akrabaları ziyaretine gelince su doldurmadan gitmezlermiş evlerine. Bu suyla demlenen çayın lezzetine doyum olmuyormuş. Bir yandan sorularımızı cevaplarken bir yandan da bidonlarını dolduruyor. El arabasına yerleştirirken evine davet ediyor bizi: "Buyurun gelin. Tavşan kanı çay içer, muhabbet ederiz." Başka zamana diyoruz. Yardım etme teklifimizi kabul ediyor, evinin önünden ayrılıyoruz.

Çeşmenin başına geri geldiğimizde kuyruk olduğunu görüyoruz. Yedi sekiz kişi, yanlarında da sayamayacağımız kadar fazla bidon. Bilgi teknolojileri öğretmeni Ümit Bulut, su doldurmaya dört yaşındaki kızı Şeyma’yla gelmiş. Çocukken babasıyla gelirmiş çeşme başına. Yani burayla tanışıklığı 15 yılı aşkın. Şimdi evli ve iki çocuğu var. Geleneği halen devam ettiriyor. Sarıyer’de oturuyor ve iki haftada bir Bahçeköy’e gelip hem anne-babası hem de ailesi için su dolduruyor. Bulut, "Çocukluğumda buradan su içerdim. Tadı bambaşka. Ailece başka su içemiyoruz. Bir gün başka çeşmeden su doldurdum ama aileme söylemedim. Eşim suyu içtiğinde Bahçeköy suyu olmadığını hemen anladı ve o sudan içemedi." diyor. Bazı komşu ve akrabalarının da buraya su doldurmaya geldiğini söyleyen Bulut, çeşmenin başında zaman zaman uzun kuyruklar olduğunu anlatıyor.

Evim çok uzak olsa da yine gelirdim.Belgrad Ormanları’ndan gelen suyun diğer müdavimi 57 yaşındaki Osman Kaya. Su doldurmaya oğlu ve torunuyla gelmiş. Evi buraya 20 kilometre uzaklıkta. 15 senedir haftada bir geliyor, gelmişken komşularının bidonlarını da dolduruyor. Diğerleri gibi o da başka su içemiyor. "Evim çeşmeye kilometrelerce uzak olsa da yine gelirdim. Ne benzine giden ücreti ne de yolda geçen zamanı, trafiği düşünürdüm. Önemli olan bu sudan aldığım tat." diyor. "Haftada bir gelip su doldurmak zor olmuyor mu?" diye soruyoruz. "Hiç zorlanmıyorum, seve seve geliyorum. Emekliyim zaten. Serbest çalıştığım için istediğim her zaman gelebiliyordum. Mesai saati olan ya da çok yoğun bir işte çalışsaydım da yine gelirdim." diyor. Kaya’nın 9 yaşındaki torunu Ahmet de dedesiyle birlikte hep. Su doldururken ona yardım ediyor, bidonları arabanın arkasına yerleştiriyor.

Çeşmenin karşısında bulunan bir esnaf, özellikle hafta sonları uzun kuyruklar olduğunu söylüyor. Bu sudan almak için Gebze’den bile gelenler varmış. Bazı kişilerin gece damacanalara doldurup satması üzerine çeşme belediye tarafından akşam 21.00’de kapatılıp sabah 08.00’de açılıyormuş.

Zaman