Artık Yanıkta Buz Devri Kapandı

Hastalıklar
Yapılan en büyük yanlışlar; yanığa buz koyulması ve diş macunu, salça, ayakkabı boyası, yoğurt sürülmesi. Peki, yanınca ne yapmalı?Yanmak, korkulu rüyamız. Neredeyse hepimizin eli değmiştir evdeki sob...
EMOJİLE

Yapılan en büyük yanlışlar; yanığa buz koyulması ve diş macunu, salça, ayakkabı boyası, yoğurt sürülmesi. Peki, yanınca ne yapmalı?Yanmak, korkulu rüyamız.

Neredeyse hepimizin eli değmiştir evdeki sobaya, çaydanlığa, kızgın tencereye, tavaya. Yanık, bir anda meydana gelir, vücut ani tepki verir. Deride yavaş yavaş kızarıklık oluşmaya başlar, bazen kabarcıklar oluşur, yanan bölge su toplar. Yanık bu, başka şeye benzemez. Tarifsiz bir acıdır. Tahammül edebileceğinden fazla bir ısıya maruz kalan derinin bütünlüğü bozuluyor.

Isı, ışık, ışınlar ve kimyasal maddeler nedeniyle meydana gelen bu travmalar yanık olarak tanımlanıyor. İnsanın vücut ısısı 37 derece. Vücut ısısı 40 dereceye çıktığında ‘ateşim var’ deyip telaşlanıyoruz. Bu ısı daha da yükselirse ‘yanık’ ortaya çıkıyor.

Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık Tedavi Merkezi Sorumlu Hekimi Opr. Dr. Hakan Acar’a göre yanık, geri dönüşümü olmayan ve acil tedavi gerektiren bir hastalık. 45 dereceyi geçen her madde ve her sıvı insana bir şekilde zarar veriyor. Çünkü vücudun enzimleri ve hormonları bu düzeyde çalışamıyor. Bu nedenle temas süresi ne kadar uzun olursa o kadar derin yaralar oluşuyor. Bu demek oluyor ki yanığın tek tehlikesi kaynar su değil.

Düşük ısıyla yavaşça, farkına bile varmadan yanma ihtimali de var. Üstelik yanık, sadece yara olarak görülüyor, aslında değil. Esas tehlike, buz dağının altında, yanığın organlara ulaşma ihtimali… Yaranın altında bulunan organları olumsuz etkileyen biyokimyasal olaylar daha önemli.

Bu sebeplerden dolayı yanığı basite almamak gerekiyor. Asıl mesele yanığa maruz kalmamak tabii. Ancak yanık oluştuktan sonra doğru müdahaleyi yapmak ondan daha az zarar görülmesini sağlıyor. Ancak yanıklara müdahale konusunda yanlışlar şampiyonuyuz. Halk, birçok yanlış müdahaleyi doğru biliyor. Yanlış müdahaleler de yanıkların kalıcı iz bırakmasına, tedavi sürecinin uzamasına sebep oluyor.

Yanıkla ilgili doğru bildiğimiz yanlışlar…

Yandıktan sonra ilk iki saat tedavi için kritik süreç. Çoğu kimse, yanığa diş macunu, salça, yoğurt sürüyor. Hatta ayakkabı boyası süren, yanan bölgeyi alüminyum folyo ya da streç filmle saran bile var. Bu durumda yanığı en az yarım saat boyunca akan suya tutmak en doğrusu. Devamlı akan ılık su, yanığı soğutup tedaviye yardımcı oluyor.

Kesinlikle buz kullanmamak gerekli. On yıl öncesinde doktorlar da buzu öneriyordu. Ancak buz, dondurarak, derinleştirerek yaraya daha fazla zarar veriyor. Akan su yoksa temiz bir havlu ya da bezi ıslatıp yaraya sarmak öneriliyor. Hastaneye giderken bile soğutmaya devam etmek tedaviyi kolaylaştırıyor. Müdahale edilmemesiyse yanık yarasını derinleştiriyor.

Aman, çaydanlıklara dikkat!

Yanmamak için evde ve işyerinde yanığa kapı aralayan her türlü tehlikeye karşı tedbir almakta fayda var. Yanık konusunda fazla risk altında olanlar; üç yaş altında emekleme çağındaki çocuklar, yaşlılar, diyabetik, nöropatik, epileptik hastalar. Dr. Hakan Acar, Yanık Tedavi Merkezi’ne bir yıl içinde gelen 1.000 hastadan 500’ünün, üç yaşın altında ve üzerine çaydanlık devrilerek yanan çocuklar olduğunu ifade ediyor.

Acar’a göre çaydanlık, büyüklerin çay keyfi olsa da çocuklar için büyük tehlike. Soğutmadan yere bırakılan kızgın ütü ve açık prizler de en az çaydanlıklar kadar tehlikeli. Küçük çocuklar bunlara bir şekilde ulaşabiliyor. Sonucunda maalesef ciddi yanıklar kaçınılmaz. Beslenme bozukluğu, bir seri ameliyat ve istemeyerek kalan izler de cabası. Yanan çocukların psikolojisi, izlerden dolayı ömür boyu düzelmiyor. Bunun için, uyanık olmak, tedbirli davranmak gerekiyor.

Yanığa tıbbi müdahale doğru yerde yapılmalı

Son beş yıl içinde Sağlık Bakanlığı yanık konusunda büyük bir atılım yaptı. Yeni yanık tedavi merkezleri kurulup eski merkezler düzenlendi. Sadece yanıkla ilgilenen on beşe yakın genel cerrahi uzmanı var. Yanık tedavisinde uzman cerrah, doktor, hemşire ve sağlık personeli tedavi ediyor. Yanık, acil müdahale gerektiren bir hastalık olduğu için doğru yere yönlendirilmek önemli. Böyle bir durumda başka bir hastaneye gitmektense, en yakınınızdaki yanık tedavi merkezine gitmekte fayda var.

Hidrojenli yanık örtüsü acıyı hafifletir

Yanık ilkyardımı adı verilen acil müdahale takımı, yandığınız an imdadınıza yetişebilir. En güzel parçası, küçük bir ıslak mendil büyüklüğünden battaniye büyüklüğüne kadar olan hidrojenli yanık örtüsü. Tıbbi malzemecilerde boyutuna göre, 5 ila 45 lira fiyat aralığında satılıyor. Kullanılması, yara bandı gibi kolay. Suya tutmadan evvel ürünü açıp sadece yanan bölgeye koymak yetiyor. Yara temiz tutuluyor, serinlik veriyor, üşütmüyor, yanığa ilk anda soğutarak müdahale edilmiş oluyor. Hidrojenli yanık örtüsüyle, doktora ulaşana kadar tene değdirerek yaranın derinleşmesini engellemek mümkün.

Zaman