Kanun ve Piyano İkilisi Birarada

Konserler
Egemen Berköz’ün haberi İstanbul’un iki kıtalılığına çok uygun düşen bir konser vardı 16 Mart Çarşamba akşamı koca kentin Anadolu yakasında, Caddebostan Kültür Merkezi’nde. İstanbul ...
EMOJİLE

Egemen Berköz’ün haberi

İstanbul’un iki kıtalılığına çok uygun düşen bir konser vardı 16 Mart Çarşamba akşamı koca kentin Anadolu yakasında, Caddebostan Kültür Merkezi’nde. İstanbul nasıl Doğu ile Batı’yı birleştiriyorsa, bu konser de Doğu müziğinin kanunu ile Batı müziğinin piyanosunu bir araya getiriyordu. Bu iki çalgının birlikte seslendirmesi için yazılmış yapıtları seslendirense Esra Berkman ile Ayca Daştan’ın oluşturduğu Kanun–Piyano İkilisi’ydi.

Esra Berkman, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde, ülkemizin tek kanun konçertosunu (Hasan Ferit Alnar, 1946 – 1951) kaydeden iki kanuniden biri olan Prof. Ruhi Ayangil’in öğrencisi olmuş. Şu sırada “20. yüzyıl Ermeni kanun yapıtları ve Haçatur Avetisyan” konulu sanatta yeterlilik çalışmasını yapmakta. Ayca Daştan da aynı üniversitede okumuş ve şimdi piyano ana sanat dalında öğretim görevlisi. İki genç sanatçı 2008’den beri birlikte konser veriyorlar.

Konserin en önemli yanı iki dünya ilkçalınışının gerçekleşmesiydi. Çağdaş genç bestecilerimizden Tolga Zafer Özdemir “Ex Oriente Lux”, Enis Gümüş de “Başına Bağlamış Astar’dan” adlı yapıtlarını ikilinin isteği üzerine, onlar için bestelemişler. Bir başka genç bestecimiz Uğraş Durmuş’un yine ikilinin isteği üzerine bestelediği “At The Golden Horn No.2” adlı yapıtınsa 23 Mayıs’ta 3. Genç Klasikçiler Festivali’nde seslendirileceği açıklandı.

Sanatçılar, konserin ilk bölümünde, Ermeni besteci Haçatur Avetisyan’ın yaptığı, Ermeni halk müziği ile 20. yüzyıl bestecileri Haçaturyan, Hahinyan ve Komitas’ın yapıtlarının kanun – piyano uyarlamalarını seslendirdiler. İkinci bölümde ise, Özdemir ve Gümüş’ün yapıtlarının ardından Chopin, Kreisler ve Grieg gibi Batılı bestecilerin yapıtlarıyla Romanya ve Ukrayna halk müziklerinden yapılmış birer uyarlamayı dinlettiler ve yoğun alkışa da “Ex Oriente Lux”un “Cem” başlıklı üçüncü bölümünü bir daha çalarak teşekkür ettiler.

Konserin benim için en ilginç yanı, klasik Türk müziğinde edilgen, eşlikçi bir çalgı olan ve sesi bana hep incesazı, ikindi hüzünlerini çağrıştıran kanunu (Alnar’ın konçertosundan sonra) ilk kez dinamik bir solist çalgı olarak dinlemekti. Piyanoyla iyi bir ikili oluşturan, bir anlamda duygudaşlık kuran bu çalgıyı çoksesli çağdaş müziğimizde kullanan yapıtların artacağını düşünüyorum. [Cumhuriyet]