Yaşar Kemal, çocukluk yıllarında farklı dramlara yol açan ve edebiyat hayatına yön veren Çukurova’ya bu kez, Çukurova Üniversitesi‘nden (ÇÜ) fahri doktora unvanı almak için gelecek. Türk edebiyatının en önemli isimlerinden olan Yaşar Kemal’in doğduğu Osmaniye’ye bağlı yeni adı Gökçedam olan Hemite köyü, havasının ve insanının sıcaklığı, doğasının bereketiyle Çukurova’nın tüm özelliklerini içerisinde barındırıyor.
Ancak bu topraklar, ağaların ırgatlara ve tebaasına yaptıkları zulümleri, adeta feodal düzenin sürdüğü bir dönemin acılarını da taşıyor.
Büyük güzellikleri ve acıları bünyesinde barındıran Çukurova’nın hamuruyla yoğrulan pek çok sanatçı, bir çok dalda ulusal ve uluslararası alanda büyük eserler ortaya çıkarırken, bu hamur edebiyatta ise Yaşar Kemal’i ortaya çıkarttı.
Yaşar Kemal‘in komşusu olan çocukluk arkadaşı Veli Kılıç (84),Yaşar Kemal‘in çocukluğunun sıkıntılı geçtiğini, çünkü 4 yaşındayken babasını kaybettiğini kaydetti.
Yaşar Kemal‘e babası Sadık Efendi‘nin amcası tarafından Hemite köyü camisinde öldürülmesinden sonra diğer amcası tarafından bakıldığını belirten Kılıç, ”Babasının olmayışının verdiği sıkıntılar ve çevresinde ağaların yaptığı zulümleri görerek büyüdü. Zaten romanlarında da çocukluğumuzda gördüklerimizi, yaşadıklarımızı anlattı’‘ dedi.
ÇÜ doktorasını fazlasıyla hak ediyor
Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alper Akınoğlu ise 7 Ekimde yapacakları akademik yıl açılışında, Yaşar Kemal’e fahri doktora verecekleri için mutluluk duyduklarını belirtti.
Türk Dili ve Edebiyatı bölümünün sunduğu fahri doktora önerisini, ÇÜ Senatosu olarak memnuniyetle kabul ettiklerini vurgulayan Akınoğlu, ”Bu topraklardan ilham alan ve yöremizden çıkan ve dünya edebiyatının önde gelen isimlerinden birisi konumuna gelen Yaşar Kemal’e ÇÜ’den fahri doktora unvanı vermek hepimizi heyecanlandırıyor” dedi.
Yaşar Kemal‘in Türk edebiyatına çok büyük katkıları olduğunu vurgulayan Akınoğlu, şöyle devam etti:
”Ama bu katkıları yaparken, Çukurova insanının yaşam tarzını anlatması ve Çukurova’nın tanınırlığına büyük katkı sağlaması, ulusal edebiyata katkısı, eserlerinin bir çok dile çevrilmesi ve Türkiye’nin tanıtımına büyük katkısı da bizim için çok önemli.
Yaşar Kemal, tüm bunları yaparak, ÇÜ öğretim üyesi olmayı fazlasıyla hak etmiş durumda. Zaten akademik yıl açılışında vereceği ilk derste de yine Çukurova’yı romanı ve doğayı anlatacak.”
Akınoğlu, Yaşar Kemal’le yaptıkları görüşmede duyduğu memnuniyeti dile getirdiğini kaydederek, ”Kendisine bir çok üniversiteden fahri doktora önerisi geldiğini ve kabul etmediğini, ancak ÇÜ’den bu teklifin gelmesinin, bu bölgenin insanı olması nedeniyle kendisi için çok değer ifade ettiğini söyledi” dedi.