Sağlık Bakanlığı’nın bir projesi olarak hayata geçirilmesi planlanan ‘Anne Sütü Bankası’nın dini boyutuyla ilgili hem Diyanet İşleri Başkanlığı hem de ilahiyatçılar bu konuda görüşlerini paylaşmışlardı.
Prof. Dr. Bayraktar Bayraklı da bugünkü Habertürk Gazetesi’nde yayınlanan yazısında bu konuyla ilgili bir soruyu şöyle yanıtladı.
Soru: Hocam, süt bankası kurulacakmış. Kadınlar sütlerini bu bankaya bağışlayacak, ihtiyacı olanlar da çocukları için buradan süt alabilecek. Süt kardeşliğine önlem olarak da sütü verenin çocuğu kızsa, alanın çocuğu da kız olacakmış. Bu ileride evlenmelerde sakınca yaratmaz mı?
Cevap: İşin tehlikeli tarafı da zaten burası, yani evlilik. Kaide şudur: “Emdirenin emene nesil haramdır. Emenin de emdirene nefsi (kendisi) haramdır.” Kurulacak süt bankası süt verini tespit edebilir, kaydedebilir ama neslini nasıl kaydedecek? Sütünü bankaya veren kadının sütü onlarca çocuğa verilebilir. Bu çocuklar nasıl kaydedilecek ve bu çocukların çocukları nasıl kaydedilecek? Dolayısıyla ileride süt kardeşlerinin evlenmeleri ihtimali büyüktür. Bu işler de ihtimale bırakılamayacak kadar önemlidir. Buradan Sağlık Bakanı’na sesleniyorum: “Olmayacak bir işi yapılmaya kalkışılmasın. Derhal bu uygulamadan vazgeçilsin.”
Prof. Dr. Bayraktar Bayraklı’nın yazısının tamamını okumak için tıklayınız!
Habertürk