Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ve Birlik Dayanışma Grubu Derneğince “Dünya Çocuk Hakları Günü”nü kapsamında Sosyal Gelişim Merkezi’nde (SGM) gerçekleştirilen “Mülteci Çocuk Olmak” konferansına katılan Altıntaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mültecilerin Türkiye’ye geldikten sonra ciddi anlamda çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Şakir Altıntaş(BDG Başkanı)
Altıntaş, pek çok mülteci kampına gittiklerini ve oradaki çocuklara çeşitli yardımlar götürdüklerini belirterek, farklı okullardan öğrencilere “Mülteci kimdir?”, “İnsanlar neden mülteci olurlar” konularında seminer verdiklerini ifade etti. – “Duyarlılığı temelden vermek lazım” Mülteci meselesine duyarlılık getirmek istediklerini anlatan Altıntaş, şöyle devam etti: “Biz, toplumumuzla bu insanları kaynaştırmanın derdindeyiz. Hiç kimse kendi yuvasından çıkıp da bir başka ülkeye gitmez. Bu insanlar ölüm korkusuyla, kendi evlatlarını korumak amacıyla buna mecbur kaldılar.
Bizim kültürümüzde ‘bir misafir eve geldiğinde bereketle gelir’ diye bir durum var. Bu insanlara vermiş olduklarımız bizden eksilen bir şey değil, aksine artan bir şey. Biz mülteci çocuklarla ilgili çok çalışıyoruz. Bu farkındalık seminerlerini okullarda vermeye devam edeceğiz. Maalesef Türkiye’de belli yaşın üzerindeki insanlarda fazla duyarlılık kalmadı.
Bu duyarlılığı temelden vermek lazım diye düşünüyoruz.” Bin 500 üyelerinin olduğunu belirten Altıntaş, “Bu üyelerimiz farklı görüşten insanlar. Siyasi ve etnik olarak yapısı farklı olan Anadolu insanı var. Yardımı alırken, götürürken, verirken de kimlik sormuyoruz. Bizim için önemli olan kişinin hakikaten ihtiyacının olması ve mazlum olması. Özellikle Suriye Savaşı’ndan itibaren bizim alanımız mülteciler oldu” sözlerine yer verdi. “Belediyeye teşekkür ediyoruz” Dernek olarak Sakarya Büyükşehir Belediyesi ile iş birliği içerisinde çocuklara mülteci konusunu anlatmak için çalıştıklarını ifade eden Altıntaş, “Bugün çocuklar günü. Bu anlamda belediyeye teşekkür ediyoruz.
İnsanlar Türkiye’ye gelip Akdeniz’e açıldı. Çocuk deyince bir resim var hafızamızda ‘Aylan’ diye. Yani o çocuğun Akdeniz’de boğulup da karaya vurması, küçük büyük hepimiz üzüldük buna. Bu anlamda toplumda duyarlılığa ihtiyaç var. Duyarlı olmak gerekiyor. Biz gereken şeyi yapmaya çalışıyoruz, yapacağız da” şeklinde konuştu.