Örgüt, Mısırlı yetkililerin şimdiye kadar katliamın sorumlusu olan herhangi bir emniyet mensubunu ya da hükümet yetkilisini tutuklamadığına dikkati çekerek, BM İnsan Hakları Konseyi’nin, Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda ve Mısır’da 2013 yılı Haziran ve Ağustos aylarında işlenen diğer katliamları soruşturacak uluslararası bir komisyon oluşturması gerektiğini bildirdi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Afrika İnsan Hakları Komisyonu’nun da benzer bir soruşturma yürütmesinin gerekliliğini de vurguladı.
Örgütün Ortadoğu yöneticilerinden Joe Stork, “Washington ve Avrupa, modern tarihte göstericilerin bir günde en berbat şekilde öldürülmesi olabilecek olayı soruşturmaktan ziyade kutlayan bir hükümetle yeniden iş yapmaya başladı. Henüz Mısır’da insan haklarının tehlikeli ve kötüleşen durumuna değinmeyen BM İnsan Hakları Konseyi, bu zalimce katliamın hesabının verilmesi için arta kalan birkaç yoldan biridir” ifadesini kullandı.
Joe Stork, Rabiatul Adeviyye Meydanı kurbanları için adalet sağlanmamasının ve diğer katliamların, Mısır tarihinin “açık yarası” olduğunu vurgulayarak, “Mısır’ın ilerleyebilmesi için bu suçun irdelenmesi gerektiğini” söyledi.
Mısır’da Rabiatul Adeviyye Meydanı’ndaki başta olmak üzere, işlenen katliamların yaygın ve sistematik niteliği, ayrıca İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün topladığı kanıtlar, büyük bölümü silahsız olan göstericilere karşı ölümcül güç kullanma politikasının parçası olan katliamların, muhtemelen insanlığa karşı suç kategorisine dahil olduğunu gösteriyor.
Mısır’daki 3 Temmuz darbesinin ardından yapılan gösterilerin merkezi haline gelen Kahire’deki Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarına 14 Ağustos 2013’te güvenlik güçlerinin müdahalesinde, binden fazla gösterici hayatını kaybetmiş, binlerce kişi yaralanmıştı.