Alihan Hasanoğlu’nun haberi
PKK’nın kendisinden başka bir oluşumun söz sahibi olmasını istemediğinin altını çizen Kaya, bu yüzden bugüne kadar kurulan Kürt partilerinin inisiyatif alamadığını kaydediyor. Kaya, bu durumu BDP örneğinden hareketle şöyle anlatıyor: “Legal (BDP) parti Meclis’te boy gösterdiği zaman illegal (PKK) kanat buna müdahale etmiştir. Bu nedenle bunların başarılı olduğu söylenemez. Kürt partileri her dönemde iki arada, bir derede kalmıştır. İllegal (PKK) kanat kendisinden başka kimsenin sahada boy göstermesini istemiyor. Faydalı olmasını, çözüme katkı sunmasını istemiyor. Ne olacaksa benim denetimimde ve inisiyatifimde olsun. Bu yanlış bir politikadır.”
Yaşar Kaya, Kürtlerin, Türk solu ile ittifak yapmasını da yanlış buluyor. Bunun sebebini şöyle izah ediyor: “Zaten iflas etmiş bunlar, bir şeyler yapsalardı kendileri için bir şey yaparlardı. Diyarbakır’da Kürt adaylar seçime konulmadı. Trakyalı, Selanikli göçmenlerin getirilip Diyarbakır’da milletvekili yapılması Kürt halkı tarafından hoş karşılanmıyor. Türk solu bu işe köstek oldu. Kürtlerin sırtında bir yüktür ve Kürtler bunları taşıyor.” Dokunulmazlıkların kaldırılması tartışmasını da değerlendiren Kaya, süreci BDP’lilerin hızlandırdığını ifade ediyor. Kaya’ya göre ‘hükümet bu kadarını hazmedecek seviyede değil. PKK ile kucaklaşma olmasaydı, belki bu duruma gelinmezdi. Ama BDP’liler eylem ve söylemlerle bu süreci hızlandırdı. Çünkü, devlet yapılanları hazmedecek kadar demokraside ileri değil.’
Yaşar Kaya, fezlekelerin uygulanmasını da bir tedbir olarak görüyor. Ayrıca 1994’teki durumun yaşanmayacağına inanıyor: “Fezleke önce Meclis’e gidecek. Sonra komisyonlardan geçecek. Belki birkaç kişinin dokunulmazlığı kaldırılabilir. Bununla birlikte rüşvet, yolsuzluk gibi fezleke dosyaları da raftan indirilip masaya yatırılacaktır.”
Kaya, Van’da emniyet güçleriyle yaptığı bir tartışmada Halka “silahlanın” dediği iddia edilen BDP Van Milletvekili Özdal Üçer’i ise sert bir dille eleştiriyor. Kaya, ‘delilik’ olarak nitelediği bu sözlerin fezlekelerin hazırlanmasını tetiklediğini düşünüyor: “Böyle bir lafı söylemek deliliktir, provokasyondur, dünyadan bir şey anlamamaktır. Sen kimi ne için silahlanmaya davet ediyorsun. Zaten silahlı bir kolu var. PKK bunu yapıyor. Bu söyleme karşı uyanık olmak lazım. BDP, hükümeti zor durumda bırakmak için gereken her şeyi yapıyor.”
BDP dışındaki Kürtleri kapsayacak bir partiye ihtiyaç var
Kürt siyasetçi ve yazar İbrahim Güçlü, Kürtlerin asıl sorununun terör örgütü PKK dışında ciddi bir örgütlenmenin, yapının ortaya çıkmaması olduğunu söyledi. Güçlü, BDP dışındaki Kürtleri kapsayacak bir partiye ihtiyaç bulunduğunu vurguladı. Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) konuşan İbrahim Güçlü, “Şu an Kürtlerin CHP’si, İttihat ve Terakkileri var. Eğer bölgemize benzetirsek Kürtlerin Baas Partisi var. PKK, bir Baas Partisi’dir. O bakımdan bizim, Kürtlerin CHP ve Baas Partisi dışında bir partiye ihtiyacı var. Bu da PKK’nın temsil ettiği dar elitin dışında tıpkı Demokrat Parti’nin kapsadığı güçler kapsamındaki Kürtleri kapsayan, ANAP’ın kapsamındaki Kürtleri kapsayabilecek olan, AK Parti’nin kapsadığı kapsamdaki Kürtleri kapsayabilecek olan bir partiye ihtiyaç var. Kürtlerin yönetici sınıflarının bu işin bilincine vararak, bunun için bir parti çalışması içine girmeleri, oluşum içine girmeleri gerekiyor.” dedi.
Zaman