Milat Yayın Hayatına Başladı

Medya
Türk basın tarihinde yeni bir milat başladı. Bir dönem Gerçek Hayat Dergisi’ni birlikte çıkaran Türker Saltabaş ve Ali Adakoğlu günlük bağımsız gazete Milat’ın startını verdi. Milat gazete...
EMOJİLE

Türk basın tarihinde yeni bir milat başladı. Bir dönem Gerçek Hayat Dergisi’ni birlikte çıkaran Türker Saltabaş ve Ali Adakoğlu günlük bağımsız gazete Milat’ın startını verdi.

Milat gazetesi okurla buluştu. Yurt genelinde tüm bayilerdeki gazete raflarında yerini alan Milat gazetesi ilk sayısında manşetten PKK’nın Hakkari Çukurca’daki hain saldırısını işledi.

Milat gazetesi ilk sayısında Hakkari’deki hain saldırı için "Allah’tan korkun" dedi.

YAZAR KADROSU

İşte Milat’ın künyesi:

Genel Yayın Yönetmenliğini Ali Adakoğlu’nun üstlendiği Milat gazetesinin yazar kadrosunda şu isimler var:

Ahmet Murat, Müfit Yüksel, Abdurrahim Semavi, Ümit Aktaş, Nevzat Çiçek, Fatma Bostan Ünsal, Ali Adakoğlu, Nurettin Yıldız, Yıldız Ramazanoğlu, Nihat Nasır, Demet Tezcan, Kemal Belgin, İsmail Yaşa, Adem Özköse, Asım Gültekin, Mustafa Aydoğan, Yusuf Özkır, Ali Öztürk, Uğur Dündar, Cem Somel, Mevlüt Tatlıyer, Bayram Karacan, İsa Tatlıcan, Ebubekir Kurban, Emel Topçu, Yavuz Selim Kurt, Bülent Şahin Erdeğer, Mehmet Lütfi Arslan, Muttalip Tütüncü, Samet Doğan, Abdurrahim Boynukalın, İbrahim Şamil, Selman Maltaş, Mahmut Bıyıklı, Şebnem Güler Karacan, Abdullah Kibritçi, Hakan Aslanbenzer, Ayça Kansu.

HİLAL’İN ALTINDA

Gazetenin imtiyaz sahibi Türker Saltabaş’ın yazısı:

"Uluslararası terör siyasetinin taşeronu PKK’nın ocağımıza düşürdüğü onulmaz acıyla bir gazetenin ilk sayısını çıkarmayı gerçekten hiç istemezdik. Kukla ve kuklacıları lanetlerken şehitlerimize Allah’tan sonsuz rahmet diliyoruz.
Yirminci yüzyılın başlarında batılı aydınlar yaşadıkları asra "endişe çağı" dediklerinde henüz bir ve ikinci dünya savaşları çıkmamıştı. Ancak dünyayı paylaşmak adına, yaklaşan bir kaosun ayak sesleri olanca ağırlığıyla duyuluyordu.
Yeni yüzyılın başlarında "tarihin sonu" olduğu iddia edilen çağdaş uygarlık, tüm ilke ve kurumlarıyla kendi topraklarında bile sorgulanıyor. İnsan, fıtratı gereği zulme karşı çıkıyor, insanca yaşama iradesi kutsal bir isyana dönüşüyor.
İnsanı, değeri olan bir varlıkken, fiyat biçilen bir nesneye indirgeyen, doyumsuz hırsları ve kendi özgürlükleri (!) adına milyarları köleleştiren, daha da kötüsü bunu gücünden dolayı hakkı olarak gören çarpık anlayışa karşı onurlu bir mücadeleye tanık oluyor yeryüzü. Vahşi kapitalizme karşı insanlığın büsbütün yok olmaması için yürütülen bu direniş yayılır ve hedefini bulursa; savaş, açlık ve sömürünün iç içe geçtiği bu cehennemi hayatın kapıları kapanmanın eşiğine gelecektir.
Her zorluktan sonra mutlaka kolaylık gelecek ve sözün güzelini söyleyen, söylediğini eyleme dönüştüren; aile , komşuluk, karşılıksız yardımlaşma, sevgi, kadirşinaslık, vefa ve diğergamlık gibi paranın satın alamayacağı insani hasletleri bünyesinde barından toplumlar insanlığın örneği / önderi olacaktır.
İşaret parmakları Türkiye’yi gösteriyor.
Bu ülke insanları etnik prangalardan kurtulup sadece "adalet" çizgisinde bir araya gelirse, kendi özünü tekrar hatırlayacak, benliğini bulacak ve yeniden tarihte bir özne olarak yerini alacaktır.
Bu ideale katkı sağlamak niyetiyle yola çıktık.
Kusur aramak yerine hünerleri sergilemeyi önceleyeceğiz.
"Söz uçar, yazı kalır" deyimi yazmanın sorumluluğunu hatırlatmak içindir. Elbette eleştiriden beri kalmayacak gazetemiz. Ancak ehil kalemler ve düzeyli bir bakış açısıyla yerine getirilecek bu sorumluluk.
Kişilerin değil hataların karşısında olacağız
Siyasi, ekonomik ve çevresel konularda millet menfaatinin yanında yer alacağız.
Küresel emperyalizmin karşısında; ekmek, adalet, özgürlük ve hakikatin peşinde koşacağız.
Ve tüm bu mücadelemizi "Hilal"in altında yapacağız…"