“Öğrenime verilen bu ara bir haftayla sınırlı kalırsa, okullar yarıyıl tatiline bir hafta geç başlayabilir”
Pi Eğitim Dershanesi Eğitim Yöneticisi, Ölçme Değerlendirme ve Rehberlik Uzmanı Güner Cömert, H1N1 virüsünün yaygınlaşma eğiliminden dolayı Ankara’da okul, dershane ve kurslarda öğrenime bir haftalık ara verilmesinin müfredat açığına neden olduğunu belirterek, “Öğrenime verilen bu ara bir haftayla sınırlı kalırsa, okullar yarıyıl tatiline bir hafta geç başlayabilir” önerisinde bulundu.
Cömert, yaptığı yazılı açıklamada, domuz gribinin yayılmasını önlemek amacıyla uygulanan 7 günlük tatil kararının uzmanlar tarafından alındığını belirterek, “Ülkemizde yaşayan insanların sağlığını yakından ilgilendirdiği için de desteklenmesi ve bu kararlara uyulması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
“OKULLAR YARIYIL TATİLİNE BİR HAFTA GEÇ GİRSİN”
Cömert, öğrenime verilen bir haftalık arada meydana gelen eksikliğin eğitim kurumları yönünden kapatılmasının zor olmayacağını dile getirerek, “Öğrenime verilen bu ara bir haftayla sınırlı kalırsa, okullar yarıyıl tatiline bir hafta geç başlayabilir. Dershaneler aynı yöntemi izleyebilir ve ek derslerle bu müfredat eksikliğini giderebilir” diye konuştu.
“ÖĞRETMENLER ÖĞRENCİLERİ TAKİP ETMELİ”
Cömert, özellikle verilen bu bir haftalık arada öğrencilerin büyük kısmının öğrenim gördükleri konularla ilgili çalışma yapmadıklarına dikkat çekerek, şunları dile getirdi:
“Ders çalışma alışkanlığı olmayan öğrenciler okula dönüşlerinde, derslere adapte olma ve eski bilgilerini hatırlamakta zorluk çekeceklerdir. Bu durum öğretmenlere de sorumluluklar yüklemektedir. Öncelikle öğrencilere bu arayı verimli kullanmalarıyla ilgili öneriler ve programlar sunmak, yapabiliyorlarsa verdikleri ödev ve tekrarları takip etmek, hastalığın bulaşması ve alacakları önlemler hakkında bilgiler vermek, durumun vahametini azaltacaktır. Öğrencilerin de bu araları en azından geçmişe yönelik tekrar programları ve bu bilgilerin pekiştirilmesi için soru çözümleri ile değerlendirmesi öğrenci açısından en az kayıpla değerlendirmesini sağlayacaktır.”
“EBEVEYNLER ÇOCUKLARINI KONTROL ALTINDA TUTMALI”
Cömert, öğrenime verilen bu aralarda öğrencilerin evde de durmadığına dikkat çekerek, öğrencilerin günlerini sinemalar, internet kafeler, alışveriş merkezleri gibi virüsün bulaşma riskinin yüksek olduğu ortamlarda geçirdiklerini söyledi. Cömert, bu konuda ebeveynlere de görevler düştüğünü dile getirerek, “Çocuklarını ellerinden geldiğince ikna ederek kontrol altında tutmalıdırlar” diye konuştu .
“YGS’YE HAZIRLANAN ÖĞRENCİLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Cömert, hastalığı kontrol altında tutabilmek için verilen bu araların çoğalmasının en çok üniversite giriş sınavlarına hazırlanan öğrencileri olumsuz olarak etkileyeceklerini belirtti.
Cömert, 11 Nisan 2010 tarihinde yapılacak olan YGS’de (Yükseköğretime Geçiş Sınavı) öğrencilerin çözmeleri gereken soruların ortak müfredata ait 9. sınıf müfredatını kapsayacağını söyleyerek, şöyle konuştu:
“Bu sınava katılacak öğrenciler ise şu anda 12. sınıfta okuyan öğrenciler ve geçmiş yıllarda ortaöğretim okullarından mezun olan öğrencilerdir. Sınava katılan bu öğrenciler ortak müfredat sorularının sorulduğu bu sınava genelde dershane ve özel dersler yoluyla hazırlanmaktadır. Öğrenciler YGS müfredatının çok büyük bir kısmını 9. sınıfta gördüklerinden dolayı okullarda 9.sınıf konularını tekrar etme ve hatırlama gibi bir şansları bu sene için olmayacaktır. Bu nedenle eğitime verilen araların çoğalması, maddi olanakları yeterli olup özel ders alabilen öğrencilerin dışında kalanların mağdur olmalarına yol açabilecektir.”
Cömert ayrıca, virüsün yayılma hızının alınan önlemlerle öğretime ara verilmesini gerektirmeyecek düzeylere çekilmesinin, öğrenimini sürdüren ve sınavlara hazırlanan öğrencilerin mağdur olmaması açısından önemli olduğunu da vurguladı.