OECD ülkesinde öğretmenlerin çalışma koşullarına odaklanan ve okullardaki öğrenme ortamını araştıran uluslararası bir çalışma olan TALIS, ülkelerin etkili okulları yaratmak için politikalarını ve mevcut durumlarını gözden geçirmelerini sağlamayı amaçlıyor.
Araştırma süresince Türkiye’den 200 okul müdürüne ve her okuldan 20 öğretmene anketler uygulandı. Öğretmenlerin çalışma şartları, mesleki performansları ve okul yönetimiyle ilişkileriyle ilgili kapsamlı bilgiler sunan raporda, öğretmen, müdür ve okulların özelliklerine, mesleki gelişim, öğretim uygulamaları gibi konulara da yer verildi.
”GENÇ ÖĞRETMEN NÜFUSUNA SAHİBİZ”
Raporda, Türkiye’nin genç bir öğretmen nüfusuna sahip olduğu, öğretmenlerin dörtte üçünün 40 yaşın altında olduğu, yüzde 17’sinin sözleşmeli ve geçici görevle çalıştığı, öğretmenlerin yüzde 83’ünün, yöneticilerin de yüzde 74.1’inin devlet sektöründe görev yaptığı tespiti yapıldı.
Türkiye’de her 24 öğrenciye bir öğretmen, her 25 öğretmene bir pedagojik destek personeli ve her 10 öğretmene bir yönetici düştüğü ifade edildi.
Okul müdürlerinin sadece yüzde 8.9’unun kadın olduğu belirtilerek, bu oranın TALIS ülkelerinde yüzde 44.6 olduğu kaydedildi.
Yöneticilerin yüzde 66.1’inin, öğretmenlerin ise yüzde 84.2’sinin lisans mezunu olduğu ifade edilerek, ”Okul müdürlerinin eğitim düzeyleri öğretmenlerin eğitim düzeylerinin altında olduğu görülmektedir. Yöneticilik görevi özel eğitim gerektiren uzmanlık alanıdır. Dolayısıyla, okul yöneticilerinin daha nitelikli olması ve nitelikli hizmet sunması için ölçütler belirlenerek yetiştirilmesi ve atanması gerekmektedir” denildi.
TALIS‘e katılan öğretmenlerin üçte birinden daha azının yüksek lisans derecesine sahip olduğu vurgulanarak, yüksek düzeyde eğitimli öğretmen oranının Avusturya’da yüzde 59, Belçika’da yüzde 84, Polonya’da yüzde 94, Slovakya’da yüzde 96 olduğu kaydedilerek, Türkiye’deki öğretmenlerin ise yaklaşık yüzde 7’sinin yüksek lisans mezunu olduğu belirtildi.
”ÖĞRETMENLER DÜZEN SAĞLAMAK İÇİN VAKİT KAYBETMİYOR”
Rapora göre, öğretmenler haftada yaklaşık 20 saat derse, 9 saat derse hazırlık-planlamaya ve 3 saat de idari görevlere zaman ayırıyor. Öğretmenlerin yüzde 68‘i öğrencilerle iyi geçindiklerini ve öğrencilerin düşünceleriyle ilgilendiklerini ve öğrencilerin mutlu ve ortalama yetenek düzeyinde olduklarını ifade etti.
Öğretmenlerin çoğunun öğrencilerin sınıfta hoş bir ortam oluşturmaya özen gösterdiğini ve düzen sağlamak için fazla vakit kaybetmediklerini belirtti.
Araştırmanın genelinde sınıfın disiplin ortamının iyi olan ülkelerde öğretime ayrılan zamanın yüksek çıktığı ifade edilerek, öğretim ve öğrenmeye ayrılan zaman azaldıkça sınıf disiplini için ayrılan zamanın azaldığı, Türkiye‘nin de o ülkelerden biri olduğu kaydedildi.
Raporda, bayan öğretmenlerin, anlamlı düzeyde daha fazla yapılandırmacı anlayışa sahip oldukları, özyeterlik inançlarının daha yüksek olduğunun görüldüğü belirtildi.