Meslek Liseleri İçin Kritik Gün

Eğitim Güncel
Yüz binlerce meslek lisesi öğrencileri, yeni katsayı kararını merakla bekliyor. Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan başkanlığında toplanacak kurulda, meslek liseleri ile genel lise öğrencilerinin üniversite sı...
EMOJİLE

Yüz binlerce meslek lisesi öğrencileri, yeni katsayı kararını merakla bekliyor. Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan başkanlığında toplanacak kurulda, meslek liseleri ile genel lise öğrencilerinin üniversite sınavında puanlarının nasıl hesaplanacağı belirlenecek.

YÖK‘ün eşit katsayıyı mümkün olduğunca bozmadan yeni bir karar alması beklenirken, alternatifler arasında ‘0,15 olan eşit katsayının meslek liseleri için 0,14 gibi küçük bir farkla uygulanması, ortaöğretim başarı puanının sınava etkisinin azaltılması ile lise başarısının öğrenciye etkisinin azaltılması’ bulunuyor. ‘Üniversiteye girişte öğrenciler arasına katsayı farkı konulması’ yasalara aykırı olduğu için ‘katsayının tamamen kaldırılması’ seçeneği üzerinde de duruluyor.

Bir katsayı konulacaksa lisedeki alan türlerine göre belirlenen fakültelerin genişletilmesi düşünülüyor. ‘Merkezi sınavla ölçülen kişisel başarıyı esas alacak’ bir sistemin getirileceği söyleniyor.

Danıştay, önceki yıllarda farklı katsayı uygulaması aleyhine açılan davaları YÖK‘ü yetkili bularak reddederken, 25 Kasım’daki kararıyla bu yetkiyi hiçe sayarak bir çelişkiye imza attı. YÖK‘ün bu durumun da toplantıda değerlendirilmesi bekleniyor.

DANIŞTAY: ÖLÇÜLÜLÜK İLKESİ DİKKATE ALINMALI

Bu arada Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, YÖK‘ün yaptığı itirazın reddine ilişkin kararının gerekçesini açıkladı. Gerekçede, idarenin katsayı konusunda yapacağı düzenlemede ölçülülük ilkesini dikkate alması gerektiği belirtildi. Mesleki-teknik liseden mezun olan kişilerin üniversiteye girebilmelerinin, yasanın bir gereği olduğu vurgulanarak, şöyle denildi: "Değinilen lise mezunlarına genel lise mezunlarıyla girdikleri sınavda farklı katsayı uygulanması, yapılan açıklamalar karşısında hukuka uygun ise de bu farklılığın ölçülü olması gerektiğinde de kuşku bulunmamaktadır.

Ölçülülük ilkesi dikkate alınarak belirlenecek olan katsayı, temel ilkeleri açıklanan eğitim sisteminin örgütleniş biçimindeki bütünlüğü bozmamalı, alan/bölüm, mesleki eğitim, genel lise eğitimi gibi ayrımları ve yargı kararlarını geçersiz kılacak nitelikte olmamalıdır." Gerekçede İstanbul Barosu’nun dava açma ehliyetinin bulunduğu da savunuldu. YÖK, 21 Temmuz’da farklı katsayıyı kaldırmıştı. Danıştay 8. Dairesi, İstanbul Barosu’nun açtığı iptal davası üzerine düzenlemenin yürürlüğünü durdurmuştu. YÖK, 2 Aralık’ta karara itiraz etmişti. İdari Dava Daireleri Kurulu, itirazı 28’e 1 oyla reddetmişti.

‘Eğitim ve iş dünyası acilen buluşmalı’

Uzmanlar, Türkiye’nin geleceği için meslekî eğitim sorununun çözümü için seferberlik başlatılmasını istiyor. Bahçeşehir Üniversitesi Meslekî Teknik Eğitimi Geliştirme Merkezi (METGEM) Başkanı Azize Gökmen, çözüm konusunda yetiştiren ve istihdam eden tarafın birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çekiyor: "İş dünyasıyla eğitim dünyasını birleştiren acil bir eylem planı hazırlanmalı."

Bir dönem meslekî eğitimden sorumlu Milli Eğitim müdür yardımcılığı görevini de yürüten Gökmen, Zaman’a yaptığı açıklamada, meslekî eğitime, ‘nitelikli elemanlara ihtiyacım var’ diye yakınan iş dünyasının sahip çıkması gerektiğini belirtiyor. Meselenin çift yönlü olduğuna işaret ederken, sanayinin öngördüğü nitelikli iş gücünü yine sanayiyle birlikte yetiştirmek için çalışmalar sürdürdüklerini anlatıyor. Öncelikle gençlere meslekî eğitim verip istihdam etmek gerektiğini söylüyor. Sonra istihdam edilenlerin yetkinliklerini geliştirmeleri, sürekli gelişen teknoloji ışığında gelişmelere uyum sağlamaları için bir dizi eğitim almaları gerektiğini dile getiriyor.

METGEM Başkanı, katsayı meselesinin yol açtığı psikolojik travmaya şu sözlerle dikkat çekiyor: "13 yaşındaki bir çocuktan hayat boyu yapacağı mesleği seçmesini istiyoruz. Zaten bu çocuk meslekî ve teknik eğitimde akademik eğitim gören arkadaşlarına göre genel bilgi derslerini daha az alıyor. Ayrıca, katsayının getirdiği eksiklik kendiliğinden sisteme yansıyor. Bir de seni 0,5 ile çarparım, seni 0,8 ile çarparım anlayışına girmek doğru değil. Bu, motivasyonu düşürüyor."

Meslekî eğitimin siyasi yaklaşımlardan arındırılması gerektiğini ifade eden Gökmen, konuyu imam hatip liselerine odaklamanın yanlış olduğunu vurguluyor. Sınavı kazanan herkesin hangi liseden geldiğine bakılmaksızın istediği bölümde okuması gerektiğinin altını çiziyor: "4 yıl bilgisayar okuyan çocuğa bilgisayar mühendisliğine gitme hakkı verilmeli. Geleceğimiz olan bu gençleri mutsuz etmeye hakkımız yok."