İlköğretimde derslik başına Batı Karadeniz’de 24, Güneydoğu’da 44, İstanbul’da ise 49 çocuk düşüyor. Türkiye’de, 15-19 yaşları arasında 100 genç kızdan 21’inin ilkokul diploması bile yok…
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi bünyesinde 2003 yılında çalımaya başlayan Eğitim Reformu Girişimi (ERG), Eğitim İzleme Raporu’nu açıkladı. ERG Yönetim Kurulu Üyesi ve Aydın Doğan Vakfı Genel Müdürü Candan Fetvacı, basın toplantısında “Burada oluşan sinerjiyle Türkiye’de 15-16 milyon çocuğun eğitimlerini etkileyecek politikalara katkıda bulunabilme fırsatı hepimiz için özel önem taşımaktadır” dedi.
Sunuş yazısı ERG Direktörü Prof. Üstün Ergüder, önsözü Dr. Kemal Derviş ve sonsözü Doç. Dr. Hasan Ersel tarafından kalema alınan raporda bazı çarpıcı rakamlar ve oranlar şöyle:
* İlköğretimde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı OECD‘de 16.2 iken Türkiye’de bu sayı 23.6.
* Ülke genelinde ilköğretim kademesinde öğretmen başına düşen öğrenci sayısının 20’ye indirilmesi için 80 bine yakın öğretmene ihtiyaç var.
* İlköğretimde derslik başına düşen öğrencide iyileşme yakalandı: 2003-2004’te 36, 2008-2009’da 32 öğrenci. Ancak bölgeler arasında önemli eşitsizlikler mevcut: Batı Karadeniz’de derslik başına 24, Güneydoğu Anadolu’da 44, İstanbul’da 49 öğrenci düşüyor. Ülke genelinde bilgisayar başına 23 öğrenci düşüyor. Ancak bu sayı, Kilis’te dört, Düzce’de altı, Gaziantep’te 43, Batman’da 49.
* 6-13 yaşları arasındaki 220 bin çocuk halen eğitim sistemine kayıtlı değil. Bu çocukların 130 bini kız. 100 bini Ortadoğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşıyor. Eğitim sisteminde kaydı olmayan çocuklara hiç nüfus kaydı olmayan çocuklar dahil değil.
* İlköğretimde üst sınıflara çıkıldıkça, kızların eğitime katılımı azalıyor. 1. sınıfta 0.96 olan kız/erkek oranı, 8. sınıfta 0.91’e düşüyor.
* 15-19 yaş arası nüfusun yüzde 15’i ilköğretim diploması sahibi değil. Sadece 15-19 yaş arasındaki kızlara bakıldığında bu oran yüzde 21. Yani 15-19 yaş arası 100 kızdan 21’inin ilkokul diploması yok. Yine 15-19 yaş arası kızların yüzde 16′sı okur yazar olduğu halde, ilköğretim diploması alamamış. Bu, kızların ilköğretime birkaç yıl devam etse de sonra eğitim sisteminden koptuğunu gösteriyor.
İlköğrenimde öğrenci başına 1200 lira
* Türkiye, ilköğretim ve okul öncesinde öğrenci başına 1200 lira harcıyor. Genel ortaöğrenimde öğrenci başına 2 bin lira, mesleki ve teknik ortaöğrenimde 2 bin 600 lira, yükseköğrenimde ise 4 bin 400 lira harcanıyor. 2009’da öğrenci başına harcanan paranın yüzde 10 düşmesi bekleniyor.
* Hanesinde sosyal güvenlik kurumu üyeliği bulunan bir çocuğun orta öğrenime katılım olasılığı yüzde 15 artıyor. Yani gelirin düzeyi kadar sürekliliği ve istihdamın kalitesi çocukların eğitime katılma oranında önemli. Oysa kentlerin en yoksul mahallerinde yaşayan ailelerin yüzde 54’ünün sürekli bir geliri yok. Bu oran Gaziantep’te yüzde 84, Diyarbakır’da yüzde 91’e fırlıyor.