Danıştay‘ın YÖK‘ün meslek liseleriyle ilgili katsayı kararını ikinci kez iptal etmesi ve bununla beraber tekrar başlayan belirsizlik, öğrencilerin en büyük kâbusu oldu. YÖK, katsayı meselesinde alternatif çözüm yolları bulmaya çalışsa da aileler ve öğrenciler büyük endişe içinde.
Üstelik katsayı problemi sadece meslek lisesi öğrencilerinin de sorunu değil. Çünkü düz liseli öğrenciler de farklı alanda tercih yaptıkları takdirde mağdur oluyor. Yetkililer, "Öğrenciler katsayı meselesi için kaygılanmayı bırakıp sınava hazırlanmaya odaklansın" tavsiyesinde bulunsalar da farklı alanda eğitim almak isteyen öğrenciler, "Sınava biz hazırlanıyoruz, bu ülkenin geleceği biziz. Ama çok da dikkate alınmıyoruz." diye sitem ediyor.
YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Ömer Demir, 21 Aralık 2009‘da Zaman’da yer alan açıklamasında bu konuya ilk dikkat çeken isimler arasındaydı. Demir, "Fen alanından mezun olan birine kesinlikle eşit ağırlığa geçemezsiniz diyoruz veya eşit ağırlıklı bir öğrenciye sözel tercih yaptırmıyoruz. Bunun, yönlendirmeyle açıklanması mümkün değil. İnsanın tercihlerinde değişiklik yapma hakkını elinden almaya kim meşru bir açıklama getirebilir?" demişti. Katsayı meselesinin YÖK ve Danıştay arasında yazboz tahtasına dönüşeceğinden bihaber olarak bu yıl sınava hazırlanan gençler, YÖK‘ün 23 Temmuz‘da aldığı karar neticesinde istedikleri bölümü kazanabileceklerini düşünüyordu. Bu sebeple okulda seçtikleri alandan memnun olmayan öğrenciler, dershanede farklı bölüme yazıldılar.
FARUK ARDIÇ (FEM Dershaneleri Rehberlik Bölümü Başkanı): Öğrenciler okudukları bölümden memnun değil
Öğrencilerin mesleklerine yönelik bir yükseköğretim programı seçmesi, eğitim alacağı yeri belirlemesinin yanında bir yaşam tarzını seçmesi anlamına geliyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki; üniversite öğrencilerinin yüzde 61‘i okuduğu bölümden memnun değil. Bu memnuniyetsizliği önlemek amacıyla öğrencilerin, kendi yeteneklerinin farkına vardığı daha büyük yaşlarda alanının dışında bölüm seçmesi faydalı olacaktır. YÖK, yapacağı yeni katsayı düzenlemeleriyle yanlış alan seçiminden dolayı mutsuz yaşayan, okulu terk eden, yanlış istihdam ve işgücü kaybına neden olabilecek uygulamaları da göz önünde bulunduracaktır.