5 yıl boyunca İstanbul’da bir dershanede Fizik öğretmenliği yapan Zeynep Tahincioğlu, yaşadıklarını Star’a anlattı. Üniversiteden mezun olduktan sonra dershanelerde öğretmenlik yapmaya başladığını anlatan Tahincioğlu, “İlk olarak Maltepe’de bir F.D.Dershanesi’nde iş buldum. Stajyer olarak çalıştım ve neredeyse para almadım. İlk yıl, tüm öğretmenler dershanede bedava emek veriyorlar. Sonrası da zaten pek hak almadan geçiyor. Sigorta eksik yatıyor. Dersanede MEB kadar ücret almak, tatil almak, hak almak mümkün değil. Sesini çıkartanı da zaten kovuyorlar” dedi.
Az vergi için iki sınıflı kayıt
Dersanelerde sistemin devamı içim MEB okullarının kötülendiğini öne süren Tahincioğlu, “Bizden MEB okullarını kötülememiz, öğrencinin dersi ancak dershanede dinleyebileceğini söylememiz istendi, yaptık. Maliyeden ya da MEB’den müfettiş gelince, dersane az vergi ödesin diye sınıf mevcudu az olan listeyi sunuyorduk. MEB, daha sık denetimde bulunsa ne dersane öğretmenlerini dershaneler bu şekilde kullanabilirler ne de kendi okulları kötületilebilir” diye konuştu.
Bir daha asla orada çalışmam
“Bir daha dersanede çalışmam çünkü orada sömürü düzeni var” diyen genç öğretmen şöyle devam etti: “Kayıt yaparken öğrenciye soruyorsun, ‘Dersaneye neden geldin’, ‘Okulda öğretmenim dedi ki dersaneye gitmezsen sınavı kazanmayı unut.’ ‘Sana burayı kim önerdi’ diyorsun’ ‘Öğretmenim önerdi’ diyor. Maalesef sistem böyle idi.”
Star