Dershanede olup, okulda olmayan şey nedir?

Eğitim Güncel
Erol Erdoğan’ın yazısı  Dershaneleri kapatıyor muyuz? Dershanelerin kapatılmasına dair tartışmalar bir süredir gündeme yansımıyordu. Hükümet ile dershane gruplarının anlaştığına dair rivayetler b...
EMOJİLE

Erol Erdoğan’ın yazısı 

Dershaneleri kapatıyor muyuz?

Dershanelerin kapatılmasına dair tartışmalar bir süredir gündeme yansımıyordu. Hükümet ile dershane gruplarının anlaştığına dair rivayetler bile dolaşmaya başlamıştı. Çünkü yeni sınıf geçme sistemi dershanelere (ders takviyesi) ihtiyacı arttıracak şekilde değiştirilmiş, çok sayıda yeni sınav ihdas edilmişti. Ancak, Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’nın geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalar sessizliği bozdu.

BAKAN NABİ AVCI NE DEDİ?

Nabi Avcı Beyin basına yansıyan konuşmalarından çıkarabileceğimiz sonuçlar şunlar;

1- Dershanelerin ruhsatları Ocak 2014′ten itibaren yenilenmeyecek, yeni ruhsat verilmeyecek.

2- MEB sistemi içerisinde yasal olarak tanımlanmış dershane diye bir kurum olmayacak, bunun için önleyici düzenleme yapılacak.

3- Mevcut dershanelerin özel okula dönüşmesi teşvik edilecek. Özel okul olmak isteyen dershanelere okul olma standartları esnek olarak uygulanacak.

4- Dershanelerin ‘etüt merkezi’ gibi adlarla faaliyet yürütmesine izin verilmeyecek.

KARARIN UYGULANMASI KOLAY OLACAK MI?

Başbakan Erdoğan “Dershaneler kapanacak” dediği zaman sektörün tepkisi sert olmuştu. Dershane grupları çok sayıda toplantı, açıklama, kampanya ile kapatma açıklamasına karşı tepkilerini dile getirmişlerdi. Bunların içinde Cemaatin yanı sıra AK Partililiği açıkça bilinen girişimciler de vardı. Nabi Avcı’nın açıklamalarına dershanelerin, benzer sertlikte cevap vermeyişlerinin iki nedeni var. Birincisi, hükümetin kararlı olduğunun görülmesi. İkincisi, bazı dershanelerin yeni duruma çoktandır hazırlanıyor olmaları.

Mesela, Ana Fen Dershaneleri özel okul tabelalarını asmaya başlamıştı. Uğur Eğitim Grubu da, Uğur Hazırlık Liseleri şeklinde yeni bir modelle özel okullaşma sürecine girmişlerdi. Bunun yanı sıra ‘Eğitim Danışmanlığı’ gibi formüller üzerinde çalışanlar da var. İlk girişimlerden anlaşılacağı üzere, ortaya çıkacak krizden, marka ve cemaat-grup dershaneleri en az zararla çıkacak belki de güçlenecek, diğerleri krizden ciddi şekilde etkilenecek.

Bakanın üzerinde durduğu “ruhsat” konusu hayli tartışmalı gözüküyor. Dershanelerden, eski ruhsatların geçerliliğini koruyacağına dair açıklamalar geldi. Ruhsat iptali, kanun düzenlemesiyle yapılırsa sektörün mahkemeye gideceği kesin. Öyle de olsa, yeni ruhsat verilmeyecek. Bunun yanı sıra, denetimlerde kusuru-eksiği olan dershanelere ceza kesilerek ‘bunaltma’ yoluna gidilebilir.

“Dershanelerin ‘etüt merkezi’ gibi adlarla faaliyet yürütmesine izin verilmeyecek” kararının nasıl uygulanacağını zaman içerisinde göreceğiz. ‘Etüt merkezi’ olmasa bile ‘Eğitim Danışmanlığı’, ‘Sınavlara Hazırlık Merkezi’, ‘Kişisel Gelişim Ofisi’, ‘Kitap Okuma Salonu” gibi ticari ve sosyal organizasyonlar şeklinde yeni bir dershanecilik türünün gelişme göstereceğini düşünmemiz gerekir. Bunları engellemek için yeni kurallar ihdas etmek gerekir ki, bu da sivil hayata ve teşebbüs hürriyetine müdahale olarak yorumlanabilir.

Bunun yanı sıra, dershanelerin çoğalmasıyla trendi düşen ‘özel ders’  veya ‘evde ders’in de yeniden ilgi görebileceğini tahmin edenler az değil. Ayrıca, “MEB sisteminde yasal olarak tanımlanmış dershane diye bir kurum olmayacak” kararının, yasal belge-sertifika vermeyen pek çok kursu etkileme ihtimali de var.

DERSHANEDE OLUP, OKULDA OLMAYAN ŞEY NEDİR?

Dershanelerle ilgili kararın uygulanmasına paralel olarak ‘öğrencinin okul dışında ek ders ve rehberlik almasına gerek kalmayacak şekilde’ eğitim sisteminin revize edilmesi gerekir. Çünkü dershaneler, öğrencinin okulu yetersiz görmesi sonucu gözünü dışarıya çevirmesiyle başlayan bir süreçte doğdu. Sonrasında kendi dinamikleriyle gelişti ve kocaman bir sektöre dönüştü.

Milli Eğitim Bakanlığı şu soruyu sorarak yol haritasını belirlemelidir: Öğrencinin dershanede bulup, okulda bulamadığı şeyler nelerdir?

Bu soruyu; öğretmen yeterliliği, öğrenci-öğretmen ilişkisi, ders-araç gereçlerinin niteliği, eğitim ve tercih rehberliği, sınıf ortamı ve ders işleme biçimi, ödev ve etüt, fiziki ortam, takip-teşvik gibi her açıdan sormalı ve doğru cevapları bulmalıyız.

Bu soruların cevaplanmasıyla ortaya çıkacak eksikleri telafi edersek, dershanelere ihtiyaç azalacak, eksikleri telafi etmezsek dershanecilik yeni ad, şekil ve yöntemlerle devam edecek. Üstelik MEB sistemi dışında kaldığı için, denetimden kurtulmuş ve mali yükleri azalmış olarak.

ÖNERİ NİYETİNE BİRKAÇ SORU

Soru 1: MEB’e bağlı liselerde üniversite sınavına girecek bir öğrenciye doğru tercih yapmasını sağlayacak rehberlik hizmeti veriliyor mu?  Dershanelerin okullara göre daha cazip olmasını sağlayan hususlardan biri öğrenciye verilen danışmanlık hizmetidir. MEB okullarına “Kariyer ve Üniversite Danışmanı” kadrosu tahsis edilebilir mi?

Soru 2: MEB’e bağlı liselerde üniversite sınavına hazırlık için sınav sistemleri ve teknikleri gibi konularda ders veya rehberlik veriliyor mu? Bu amaçla hazırlanmış müfredat, ders-araç gereçleri ve sınav denemeleri mevcut mu? Dershanelerin bu alandaki tecrübesi okullara transfer edilebilir mi?

Soru 3: Lise son sınıf ders içerikleri ve haftalık program, üniversite sınavına girecek öğrenciye göre mi düzenlenmiş yoksa böyle bir ihtimal yok sayılarak mı hazırlanmış?  Lise son sınıf müfredatının üniversiteye hazırlık olarak yeniden düzenlenmesi mümkün mü?

Soru 4: Üniversite sınavlarında soru payı yüksek olan (Matematik, Fizik, Tarih, Kimya, Coğrafya, Biyoloji, Türk Dili ve Edebiyatı vb)  branşlarında öğretmen açığı var mıdır? Bu branşlardaki öğretmen açığının giderilmesi dershaneye yöneliminin azalmasına katkı sağlar mı?

Soru 5: Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde “Üniversiteye Hazırlık Genel Müdürlüğü” veya “Üniversite Hazırlık Başkanlığı” adıyla birim oluşturularak liselerin dershaneler karşısındaki eksiğini telafi etmeye dönük düzenlemeler yapma görevi bu birime verilebilir mi? Böyle bir birim, dershane tecrübesini eğitim sistemine angaje edebilir mi?

Milli Eğitim Bakanlığı, dershanelerin çoğalmasına ve pek çok başka sorunun da doğmasına sebep olan eğitim sistemindeki temel eksikleri gidermezse, bu meseleyi daha uzun yıllar konuşmak hatta sonraki dönemlerde dershaneleri yeniden resmileştirmenin formüllerini aramak durumunda kalabiliriz.