Kütahya Hakkında Genel Bilgiler

Türkiye'nin İlleri
Ege Bölgesinin İç Batı Anadolu bölümünde, Yukarı Sakarya ve Güney Marmara bölümlerinin kavşağında yer alan Kütahya, kuzeyden ve kuzeybatıdan Bursa, kuzeydoğudan Bilecik, doğudan Eskişehir, güneydoğuda...
EMOJİLE

Ege Bölgesinin İç Batı Anadolu bölümünde, Yukarı Sakarya ve Güney Marmara bölümlerinin kavşağında yer alan Kütahya, kuzeyden ve kuzeybatıdan Bursa, kuzeydoğudan Bilecik, doğudan Eskişehir, güneydoğudan Afyonkarahisar, güneyden Uşak, güneybatıdan Manisa, batıdan ise Balıkesir illeri ile çevrilidir.

Yüzölçümü 11.977 km² olan ilin 2012 Tüik verilerine göre 543.421 dür. İlin 512 köyü, 59 beldesi vardır.
Deniz seviyesinden yüksekliği 969 m. olan il toprakları, İç Anadolu çanağı ile Ege ovaları arasında, kuzeybatı-güneydoğu doğrultulu dağ dizileriyle, ortalama 1200 m. yükseltili bir eşik durumundadır. Türkmen, Murat, Şaphane, Eğrigöz dağları Akdağ ile rencik, Simav, Tavşanlı ve Altıntaş ovaları bölgenin yüzey şekillerini oluşturur. Enne, Söğüt, Kayaboğazı ve Porsuk baraj gölleri ile Marmara’ya dökülen Adırnaz ve Ege’ye ulaşan Gediz ırmağı ilin topraklarını sular. Porsuk Irmağının kollarından Felent Çayının suladığı alüvyonlu bir ovanın güneybatı kenarıyla, Yellice Dağının yamaçları arasında yerleşen merkez ilçeden başka ilin 12 ilçesi vardır. Bu İlçeler; Altıntaş, Aslanapa, Çavdarhisar, Domaniç, Dumlupınar, Emet, Gediz, Hisarcık, Pazarlar, Simav, Şaphane ve Tavşanlı’dır.

-Türkiye’nin İlleri Hakkında Genel Bilgiler Tam Liste-

İklim

İç Anadolu’nun karasal iklimi ile Ege ve Marmara’nın ılıman iklimi arasında geçiş özellikli bir iklime sahiptir. İlin doğu kesimlerinde yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlı geçerken, batı kesimlerinde daha yumuşak deniz iklimi egemendir. Kütahya İlinde Aylara Göre Yıllık Ortalama Hava Sıcaklıkları     Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık 0.5 2.7 6.7 0.5 14.1 18.2 21.3 20.3 17.9 13.9 6.8 2.8


Bitki Örtüsü

limizde yer alan doğal bitki örtüsü Akdeniz, Karadeniz ve İç Anadolu bölgelerinin özelliklerini taşır. Kütahya’da kuru ormanlar çoğunluktadır. Bunu bozkır bitki toplulukları takip etmektedir. İlimiz ormanları, daha çok dağ eteklerindeki platolarda yer alır. Yerleşim birimlerine yakın ormanlık alanlar çeşitli amaçlarla bilinçsizce   tahrip edilmiştir. Bu oran %2-3 civarındadır. Kütahya 1.279.000.000 hektarlık yüzölçümüne sahip olup bu alanın 611.592.000 hektarlık bölümü, orman sahasıdır. Sevinerek söyleyebiliriz ki, ilimizin %52,97’sini ormanlık alanlar oluşturmaktadır.

Orman alanlarımızın 296.464.000 ‘lik hektarı, %48’lik ekonomik değeri olan verimli ormanları oluşturur. Geri kalan kısmı ise, bozuk orman özelliği taşır.   Kütahya’da Yer alan Ağaç Türleri %48 karaçam, %5 kızılçam, %1 kayın %14 meşe (Baltalık), %6 ardıç, %25 karışık orman, %1 sedir,  kızılağaç, kestane, Kavak, köknardan  ibarettir. Kütahya’da orman altı alanlarında toprak şartlarından dolayı  bozkır bitki örtüsü hakimdir. Bozkır bitkileri içerisinde gelincik, yavşan, kuzukulağı, çoban çantası, aslanağzı gibi doğal bitkiler yer almaktadır.


Aizanoi

Flora

Söz konusu arazi flora bölgeleri düşünüldüğünde Akdeniz, Avrupa-Sibirya (Öksin) ve İran-Turan fitocoğrafya bölgelerinin birbirlerine geçiş teşkil ettiği ve her üç flora bölgesine ait bitkilerin bulunduğu, Kütahya İli sınırları içersinde yer almaktadır. Kütahya yöresinin doğu ve alçak platolarında ve İç Anadolu’da step sahasının üzerinde karaçam ve meşe türlerinden ibaret kuru orman alanları yer almaktadır.

Kütahya ve çevresinin bitki örtüsünü inceleyen DÖNMEZ (1972), karaçam (Pinus nigra), meşe (Quercus cerris, Quercus infectoria, Quercus libani) türleri ile ardıçlardan oluşan ormanların özelliklerini belirtmiştir. Araştırıcı, karaçamın, Yellice ve Gümüş Dağlarının eteklerinde, özellikle doğuda yüksek plato sahalarında; meşenin ise, bu kütlenin batıya doğru devamını oluşturan sahanın alt kesimlerinde baskın duruma geçtiğini bildirmektedir. Nitekim, Yellice ve Gümüş Dağının kuzeyinde saçlı meşe (Quercus cerris) güneyinde ise genellikle ardıç türleri (Juniperus excelsa, Juniperus foetidissima) ve meşe türleri (Quercus cerris, Quercus infectoria, Quercus libani) bulunur.

Ayrıca Gümüş Dağının kuzey kesiminde Fagus orientalis toplulukları bulunur. Yellice ve Gümüş dağlarının kuzey eteklerindeki alçak platolardaki kuru ormanlar genellikle saçlı meşelerden ibarettir. Bu dağların güney eteklerindeki alçak platolardaki bitki örtüsünün önemli bir elemanı da ardıçlardır. Juniperus excelsa ve Juniperus foetidissima daha ziyade yarı kristalize kireçtaşları üzerinde yaygındır. Kütahya’nın kuzeybatı kesiminde Sakarya’nın kolları boyunca (Ozandere vadisi), karaçam (Pinus nigra), mazı meşesi (Quercus infectoria), maki elemanları ve çınar (Platanus orientalis) ve ılgın (Tamarix) görülür. Kütahya Ovası ve çevresinde dağların kuzey yamaçlarının yüksek kesimleri ve vadi içlerindeki yarı nemli karaçam ormanlarının dışındaki ormanların tahrip edildikleri alanlarda meşe ve ardıçların hakim olduğu ormanlar bulunur. Kütahya Ovasındaki step alanıda, orman tahribi ile gelişmiştir.

İç Anadolu fitocoğrafya bölgesinin flora ve vejetasyonu konusunda 1930 lardan beri çok sayıda araştırma yapılmıştır. Nitekim bölgede KRAUSNE (1926-1934), LOUİS (1939), WALTER (1956-1962), BİRAND (1947-1954-1960-1970), ÇETİK (1963-1965- 1971-1975- 1979-1985), AKMAN (1974-1976), USLU (1959-1970), AKMAN ve KETENOĞLU (1976- 1979), KILIÇ (1979), KARAMANOĞLU (1964), HESKE (1955-1963) ve diğer araştırıcılar çalışmışlardır. Bilhassa ÇETİK (1984)’in İç Anadolu’da çok sayıda ayrıntılı araştırmaları vardır. Bölgenin vejetasyonu; ot, ağaçlı step ve orman topluluğu olmak üzere üç ana formasyona ayrılabilir. İç Anadolu’nun çevresindeki yüksek alanlar üzerinde ormanların tahribi ile gelişmiş step alanları, karaçam ile karışım yapan meşe ormanları ve saf karaçam ormanları bulunur. Meşe toplulukları, genellikle antropojen step alanlarında ve step ile orman arasında geçiş sonunda bulunur. Karaçam ormanları ise dağların genel olarak 1200 m’den yüksek kesimlerinde görülür.

Geniş alan kaplayan karaçam ormanları, kuzeybatıda Sündiken ve Sivrihisar Dağları, batıda 71 Kütahya-Afyonkarahisar hattının doğusunda Yazılıkaya Yaylası, Sandıklı ve Murat Dağlarında yer almaktadır. Diğer kesimlerde karaçam ormanları parçalar halinde kalmıştır. Meşe ormanları ve toplulukları plato yüzeylerinde kümeler halindedir.


Fauna

Ormanlar çeşitli memeli, kuş ve böcek türleri için ekolojik bir yaşam ortamı sağlamaktadır. Binlerce yıldır insanların bilhassa Anadolu halkının, tarla açma ve kaçak kesim gibi biotik faktörlerle ormanları yok etmeleri, bu habitatlarda yaşayan bir çok hayvanın doğal yaşama ortamlarını kaybetmelerine neden olmuştur. Günümüzde bu alanlar, insan etkileri nedeniyle giderek daralmış ve yaban hayatı için elverişsiz konuma düşmüştür. Floradan farklı olarak fauna türleri, göçmen ve yerli türlerden oluşmaktadır.


Ekonomik Yapı

İlin ekonomisi tarım ve sanâyiye dayanır. Faal nüfûsun % 70’i tarım, hayvancılık, ormancılık, avcılık ve balıkçılıkla uğraşır. Gayri sâfî hâsılanın % 30’u tarımdan elde edilir. Verimli ovalarda çeşitli ürünler yetişir. Faal nüfûsun % 20’ye yakını mâdencilik, îmâlât ve inşâat sanâyii ile uğraşır. Mâdencilik, enerji üretimi ve îmâlât sanayiinde önemli gelişmeler olmuştur.

Tarım: Verimli ovalarında en çok tahıl ekilir. Sebzecilik ve meyvecilik de oldukça gelişmiştir. Başlıca tarım ürünleri, buğday, arpa, mısır, baklagiller (nohut, fasulye ve burçak), şekerpancarı, kenevir lifi, kenevir tohumu, sakız ve tohum olarak haşhaş, patates ve soğandır. Ayçiçeği de ekilir. Sebze olarak domates, patlıcan, biber, lahana gibi sebzeler yetiştirilir.

Meyvecilik de ileridir. Kiraz ve vişnesi meşhurdur. Elma, armut, şeftali, ceviz, kestane, çilek, kavun ve karpuz yetişir. Vişne ağaç sayısı Türkiye’de üçüncü sıradadır. Modern tarım araçları ve sun’î gübre kullanımı yaygındır. Ekilen toprakların 50 bin hektara yakını sulanabilmektedir. Ekim alanlarının % 90’ı tahıl ekimine ayrılır. Bağcılık yapılan saha iki bin hektardır.

Hayvancılık: Kütahya’da tarla tarımından sonra en mühim tarım kolu hayvancılıktır. Dağlık bölgelerde ise halk geçimini hayvancılıkla sağlar. En çok küçükbaş hayvan beslenir. Fakat, çayır ve mer’alar azaldığı için hayvan sayısı azalmaktadır. Halkın büyük kısmının çiftçi olması sebebiyle hayvancılık gelişmiştir. Hayvancılık zirâatin önemli dayanağı, çiftçinin desteği, bâzı bölgelerde ise yegâne geçim kaynağıdır. Koyun sayısı çoğunluktadır. Koyunların çoğu Karaman cinsidir. Koyunu, tiftik keçisi, kıl keçisi ve sığır takip eder. 20 bine yakın arı kovanı vardır. Fennî tavukçuluk ve tavşan yetiştirilmesi gelişmektedir.

Ormancılık: Kütahya orman bakımından zengindir. Ormanlar 500 bin hektarlık bir alanı kaplar. Ayrıca 40 bin hektarlık fundalık vardır. 25 bin hektarlık bir alan ağaçlandırılmıştır. 135 köy orman içinde ve 262 köy orman kenarındadır.

Mâdenleri: Kütahya mâden potansiyeli bakımından çok zengindir. Faal nüfûsun % 5’i mâdencilikte çalışmaktadır. Başlıca maden yatakları linyit, krom, gümüş, baryum, borasit, manyezit, antimuan, kobalt, cıva, asbest, bor tozu, demir, kurşun, mangenez ve mermerdir.

Seyitömer, Tavşanlı, Tunçbilek havzasında bulunan kömürler Garp Linyitleri Müessesesinde, manyezit ise Kütahya Manyezit İşletmeleri A.Ş. tarafından çıkarılır. Demir, Emet ve Simav’da; manyezit Kütahya merkez ilçe, Domaniç ve Tavşanlı’da işletilir. Kobalt Karamancık’ta, cıva Tavşanlı’da, asbet ise Sivaslı’da çıkarılmaktadır. Kütahya çeşit ve rezerv bakımından çok zengin maden yataklarına sâhip nâdir illerimizden biridir.

Enerji: Tunçbilek ve Seyitömer Termik Santralları ile Kayaköy Hidroelektrik Santrali enerji üreten önemli tesislerdir. Bu tesisler Kütahya sanâyiini de enerji bakımından besler. Köylerinin % 90’ında elektrik vardır.

Sanâyi: Kütahya zirâî husûsiyetini kaybetmekle beraber, sanâyileşme yolunda hızla gelişmektedir. 10 kişiden fazla işçi çalıştıran işyeri sayısı 100’e yakındır: 10 kişiden az işçi çalıştıran iş yeri ise 1200 civârındadır. Kütahya’nın ilk büyük sanayi kuruluşu 700 dekarlık bir saha üzerinde kurulan ve 5 Eylül 1954’te hizmete giren şeker fabrikasıdır. Türkiye’nin en büyük kimyâ sanâyii tesislerinden olan Azot İşletmeleri Fabrikaları, 1961 senesinde faaliyete geçmiştir. 500 bin ton azotlu amonyum sülfat istihsal etmektedir. Ayrıca savunma sanayii için patlayıcı madde ile soğutma tesislerinde kullanılan mâyi amonyak istihsal etmektedir.

Sümerbank Tuğla ve Kiremit Fabrikası, Kütahya Porselen Fabrikası, Emet Kolemanit İşletmesi Fabrikası, Gediz İplik ve Mensucat Fabrikası A.Ş. (GIMAŞ), Simav Sunta ve Kontraplak Fabrikası(SUNTAŞ), Tavşanlı’da yonga levha ve kaplama üreten fabrikalar, 11 tuğla ve kiremit fabrikası (biri devlete, on’u özel sektöre ait), çini fabrikası ve atölyeleri, çini çamuru üreten büyük bir fabrika, un fabrikaları, konserve fabrikaları, gıdâ ve dokuma fabrikaları, Simav Halı ve Halı İpliği Fabrikası önemli sanâyi kuruluşlarıdır. Kütahya çiniciliği ve Simav halı dokumacılığı, bölgenin sanâyi özelliğidir. Kütahya’dan yurt dışına önemli miktarda ateşe dayanıklı tuğla ihraç edilmektedir.

İngilizler ilk toplu sözleşmenin 1851’de İngiltere’de yapıldığını ifâde ederek övünürler. Halbuki bu tarihten 51 sene önce 1764’te Osmanlı Devletinin Kütahya şehrinde dünyânın ilk toplu sözleşmesi imzâlanmıştır. O târihte Kütahya’da 24 adet çini atölyesi vardı. Bütün çini atölye işverenleri ile bütün işçiler adına imzalanan toplu sözleşmenin bazı maddeleri şunlardır:

–Kalfalar 40 akçeye 100 adet has çini fincan îmâl edeceklerdir.

–Ustabaşı olanlar 150 fincan işleyince, 160 akçe alacaklardır.

–Ustalar 100 has fincan işleyince 60 akçe alacaklardı.

–100 fincan veya eşidi çini eşya, 4 akçeye perdah (düzeltme) edilecektir.

–Usta, kalfa ve diğer işçiler bir hastalığa düçar olunca (hastalanınca), masraflar çini işverenleri tarafından tazmin olunacak (karşılanacak).

–Bu sözleşmenin aksine hareket edenler ve nizamları bozanlara para ve hapis cezası verilecektir.

–Bu maddeler işçi, usta, kalfa ve işverenlerin yüzlerine karşı okundu. Kabul edildi ve imza altına alındı.

Bu sözleşme Kütahya Arkeolojik Müzesi’ndeki eski eserler tasnif edilirken tesadüfen bulunmuştur. Başta İstanbul olmak üzere Osmanlı ve Selçuklu arşivleri tasnif ve tetkik edildiğinde, dünya tarihini sarsacak kıymetli belgeler ortaya çıkacağı muhakkaktır.

Ulaşım: Kütahya kara ve demiryollarının kavşak noktalarından biridir. Karayolu: Eskişehir üzerinden İç Anadolu’ya uzanan karayolu ve Kütahya-Afyon-Konya: Kütahya-Afyon-İzmir: Kütahya-Balıkesir-Çanakkale karayolları ile yurdun dört bir yanına bağlanır. Bu yollar nitelikli asfalt yollardır.

Kütahya, demiryolu ile üç ayrı istikamete bağlanır: Haydarpaşa-Eskişehir-Ankara demiryoluEskişehir’den ayrılan bir kolla Kütahya’ya varır. Kütahya’dan Afyonkarahisar ve Konya’ya ulaşılır. Kütahya’dan çıkan bir hatla Tavşanlı-Balıkesir-Manisa-İzmir’e gidilir ve Bandırma’ya bağlanarak Marmara’ya ulaşılır.


Frigya Vadisi

Kütahya İlçeleri

SİMAV : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı Kütahya ilinin batısında yer alan Simav ilçesinin yüzölçümü 1557 km2 rakımı 800 m.dir. Simav, Ege ve Marmara Bölgeleri arasında bir sınır konumundadır Tarihçe : Simav yöresinde Kalkolitik Çağ ve İlk Tunç çağından kalma buluntular ele geçmiştir. Şimdiki Boğazköy yakınında Ankyra (Kiliseköy) ve Simav’ın adını aldığı Synaus antik kenti bu ilçemizdedir. Kendi adına sikke basan bir şehir devleti idi. Simav hem bir dağ eteğinde yamaçta kurulmuş hem de göl kenarındadır.. Boğazköy’ün bulunduğu göl arazisi sonradan kurutulmuş olup şimdilerde tarım arazisi olarak kullanılmaktadır Roma ve Bizans yerleşimlerinin olduğu höyükler yüzey araştırmalarında tespit edilmiştir. Süleyman Şah zamanında Germiyanoğlu topraklarına katılmış ve sonra dan II.Yakup’un vasiyetiyle 1429 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Simav kurtuluş savaşı döneminde işgalcilerle milli güçler arasında iki kez el değiştirmiştir. 4 Eylül 1922 de İlçe işgalcilerden kurtarılmıştır. İdari Yapı ve Nüfus 2012 yılı TÜİK verilerine göre İlçe Merkezi 23.506 Belde Köyler 43.410 Toplam 66.916’dır. Kültür,Turizm ve Spor : Simav ilçesinde kaplıca turizmi gelişmiştir. Toplam 1100 yatak kapasiteli oteller ve apart şeklinde konaklama tesisleri mevcuttur. Ayrıca ilçe merkezinde 2200 konut jeotermal kaynaklı ısıtma sistemi ile ısıtılmaktadır. Eynal Kaplıcaları sağlık turizmi açısından ülkemizin sayılı tesislerinden biri olarak kabul edilmektedir. Simav Eynal, Çitgöl, Naşa, Termal Turizm Merkezi, 19.04.1989 tarih 89/13900 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Termal Turizm Merkezi ilan edilmiş, 16.12.2006’da da genişletilmiştir. suyunun muhtelif hastalıklara iyi geldiği ifade edilmektedir Altyapı ve Ulaşım : İlçenin eşya ve yolcu taşımacılığı karayolu ile yapılmaktadır.

ALTINTAŞ : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı : Altıntaş ilçesi Kütahya il merkezinin güney doğusunda ve 49 Km. uzaklığındadır. Yüzölçümü itibariyle 905 Km 2 lik bir alanı kapsar. Batı yönü Murat Dağları, Doğu-Kuzey-Güney yönlerini geniş bir düzlük olarak Altıntaş ovası teşkil eder. Akarsu olarak Porsuk çayını besleyen Beşkarış ve Yeşilyurt çayları vardır. İklimi yazları sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlıdır. İlçe Kuzeyden Kütahya-Merkez, Güneyden Dumlu-pınar İlçesi, Doğudan Afyon ve bağlı İhsaniye İlçesi, Batıdan, Aslanapa ve Gediz İlçeleri ile çevrilidir. Oysu-Saraycık Köyleri civarında önemli bir orman varlığı da mevcuttur. Tarihçe: Altıntaş yöresinde Kalkolitik buluntuların yanı sıra İlk Tunç Çağ’ına tarihlenen yerleşim yerlerine rastlanmıştır. Antik dönemde adı SOA olarak sikke ve yazılı kaynaklarda geçmektedir.

Bu bölge arkeolojik açıdan en zengin bölgemizdir.Antik yerleşim tespit edilen yerler; Akçaköy, Çayırbaşı, Gecek, Yayla, Gökçeler, Üçhöyük, Altıntaş, Alibeyköy, Yalnızsaray, Oysu, Pınarcık, Aykırıkçı, Osmaniye, Beşkarış, Çakırsaz, Erenköy, Sevdiğin, Genişler,Yenikaraağaç köylerindedir. Bu antik yerleşim yerlerinin İlk Tunç çağından bu yana iskan gördüğü anlaşılmaktadır. Ayrıca bölgede zengin mermer yatakları rezervlerinin bulunması nedeniyle, antik dönemde de bu mermer ocaklarının işletildiği, yakınındaki AIZANOI antik kentinin tüm mermerlerinin buradan getirildiği bilinmektedir.Arkeoloji dünyasında bilinen kapı tipi mezar taşları ile ünlüdür. Pınarcık (antik adı Abya) bir Roma şehir devleti olup kendi adına sikke basmıştır. Osmaniye köyünde Müze Müdürlüğü tarafından yapılan arkeolojik kurtarma kazısında Roma dönemine (M.S.II-III.y.y) ait bir anıtsal mezar ortaya çıkarılmıştır. Sultan II.Bayezid zamanında çıkan Şah kulu ayaklanması sırasında, Osmanlı güçleri isyancılarla burada karşılaşmış ve ayaklanma bastırılmıştır. Germiyanoğlu II.Yakup’un yaptırdığı İmaretin (1411712) (halen Çini Müzesi) girişindeki taş vakfiyede Altıntaş’tan da bahsedilmekte, burada satın aldığı yerleri belirtmektedir. Kurtuluş Savaşı sırasında ”Başkumandan Meydan Muharebesi” savaş idare merkezi olarak kullanılan ve en şiddetli çarpışmaların geçtiği yer Çalköy’dedir. Milli Park sınırları içinde, Tarihi sit alanı olarak ilan edilmiştir.

İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 5.313 Belde ve köylerde 12.464 Toplam 17.780 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezi, 5 mahalleden ibaret olup, ayrıca 33 köy, 2 belde ve 1 köy bağlısı bulunmaktadır. Kültür,Turizm ve Spor : İllçede tarihi ve kültürel özelliği bulunan anıtlar ve yapılar şunlardır : Başkomutan Meydan Savaşının yapılıp kazanıldığı gerçek mekan olan Zafertepeçalköyde Zafer Anıtı, Şehit Sancaktar (Meçhul Asker) Anıtı, Yüzbaşı Şekip Efendi Anıtı Selçuklu Eserleri : Çakırsaz Hanı, Altıntaş Köyü Kemerli Köprü, Germiyan Beyliği eserleri : Alıncık ve Işıklar Türbesi, Tarihi Bilinmeyenler Akçaköy Aziz Dede Türbesi İlçe merkezinde Seyit Hamza Türbesi İlçenin doğusunda yer alan Çal Tepesi’nde Romalılardan kalma antik bir tiyatro ile harabe haline gelmiş yerleşim merkezi bulunmaktadır.İlçede sayısız höyük ve çok eski devirlerde kullanılmış antik mermer ocakları bulunmaktadır. Altyapı ve Ulaşım : İlçe merkezi Kütahya’ya 49 km. mesafede olup Eskişehir-İzmir, Denizli-İstanbul yol güzergahın-dadır. İlçenin tüm köyleri elektrik, su, yol ve telefon gibi hizmetlerden yararlanmaktadır.

DUMLUPINAR : oğrafi Durum ve Doğal Yapı : Dumlupınar ilçesi, Ege Bölgesi’nin doğusunda, Kütahya ilinin güney doğu bölümünde yer alır. Kütahya-Uşak-İzmir karayolu ile Afyon-Uşak-İzmir demiryolu üzerinde bir platoda kurulmuştur. Denizden yüksekliği 1222 m.’dir. Yüzölçümü 305 km. karedir. İç Batı Anadolu eşiğinde yer alan Dumlupınar’ın, iklimi geçiş iklimi karakteri gösterir. Yazları serin ve kurak, kışları soğuk ve yağışlıdır. (özellikle kar) Gece ile gündüz arasındaki ısı farkı oldukça fazladır. Tarihçe : Yerleşim tarihi çok eskiye giden Dumlupınar’da tespit edilen en eski yerleşim yerleri arasında; Kızılcaköy, Merkez,Ulualan, Yörük, Allıören, Ağaçköy, Arpalı gibi yerler bulunmaktadır. Allıören Höyüğün İlk Tunç çağında (M.Ö.3.000-2500) yerleşim olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Yine bu bölgede Roma döneminden kalma Nekropol alanları bulunmaktadır. Selçuklu devletinin akıncı beylerinden Cafer Gazinin Bizans üzerine akınlar yaptığı sırada şehit düştüğü, şu andaki Dumlupınar’daki Şehitliğin bulunduğu tepede yakın zamana kadar mezarının olduğu bilinmektedir. Kaçak kazılar sırasında bu mezar tahrip edilmiştir.

Kurtuluş savaşında önemli bir merkez olmuş ve tarih sayfalarına Afyon-Dumlupınar Muharebeleri olarak geçmiştir. Halen Mili Park sınırları içinde yer alan bu bölge aynı zamanda Tarihi sit alanı olarak tescillidir. İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 1.296 Belde ve köylerde 1.747 Toplam 3.043 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezinde, 4 mahalle olup, ayrıca 10 köy ve 1 köy bağlısı bulunmaktadır. Kültür,Turizm ve Spor : Dumlupınar’ın , Kurtuluş Savaşı-mızda çok büyük bir yeri vardır. Bu nedenle, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun gelecek kuşaklara aktarılmasında çok büyük bir öneme sahiptir. İlçenin tamamına yakını “Tarihi Sit Alanı” olarak tescil edilmiştir. Büyük Taarruzun 70. yıldönümü olan 26 Ağustos 1992 yılında ” Dumlupınar Şehitliği” büyük bir törenle hizmete açılmıştır. Ayrıca İlçe merkezinde ” Atatürk Evi “, ” Dumlupınar Anıtı” ve ” Başkomutan Tarihi Milli Park Müzesi ” vardır. Altyapı ve Ulaşım : İlçenin elektrik şebekesi 1970 yılında yapılmıştır. İlçe merkezinin içme suyu Murat Dağı’ndan getirilmiş, köylerinin tamamı da içme suyu şebekesine kavuşturulmuştur. İlçe merkezini il merkezine bağlayan yol asfalt olup, 83 km.dir. Yolun çok dar ve virajlı olması nedeniyle özellikle kışın ulaşımda güçlük çekilmektedir. Toplam 142 km. köy yolu ağı olup,bunun büyük bir bölümü asfalttır. Ayrıca ilçenin demiryolu ulaşımı da mevcuttur.

GEDİZ : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı İlçenin yüzölçümü 1733 Km2, Denizden yüksekliği 736 metredir. Kütahya – Uşak – İzmir karayolu güzergahında bir transit merkezidir. Kütahya İline 98, Uşak İline 57 Km. mesafededir. İlçenin en yüksek yeri Murat Dağıdır. Gediz Nehri ve Porsuk Çayı bu dağın eteklerinden doğarlar. İlçenin iklimi İç Anadolu – Ege iklimi karakterini taşır Tarihçe : Gediz en eski yerleşim yerlerindendir. İlk Tunç Çağ ve Hitit (M.Ö.1800-1200) dönemlerinde iskan gördüğü höyüklerde yapılan yüzey araştırmasından anlaşılmaktadır. Çavdarhisar’daki AIZANOI antik kentinde yaşayan halk ile ticari ve ekonomik bağı bulunmaktaydı.

Kendi adına sikke basan ve sikkeler üzerinde KADOHNON olarak (KADI) adı geçen Gediz, Roma döneminde (M.S.II.-III.y.y) Aızanoı gibi bir şehir devletiydi. Atina Olimpiyatlarının küçük bir benzeri burada yapılıyordu. Sikkeler üzerinde SEBASTA OMOBOMIA olarak bu oyunlar yazılmıştır. Murat dağları eteğinde olması nedeniyle antik kaynaklarda bu dağın adı DİNDAMOS olarak geçmektedir. Afrodit’in buraya geldiğinden bahsedilmektedir.Gediz’de tespit edilen eski yerleşim yerleri ve mezarlık alanları olarak ; Eski Gediz, Fırdan,Gökler, Yenikent, Ece, Altıntaş,Gümüşlü, Yağmurlar, Çeltikçi, bulunmaktadır. Bizans döneminde piskoposluk merkezi olmuş,Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde sancak olarak yönetilmiştir. 1429 tarihinde Osmanlı’ya geçmiştir.1911 yılında önemli bir yangın geçirmiştir.5 Ağustos 1920 de Yunan işgaline uğramıştır. Abide olarak biline Kocahan’da çarpışmalar olmuş Yunan kuvvetleri bozguna uğratılmıştır. Bu savaşta şehit olanlar için bir abide dikilmiş ve Kocahan adı ”ABİDE” olarak değiştirilmiştir.

1Eylül 1922 de düşman işgalinden kurtarılmıştır. İdari Yapı ve Nüfus 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 21.184 Belde ve köylerde 30.606 Toplam 51.790 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezinde 9 mahalle olup, ayrıca 51 köy, 14 belde ve 36 mahalle ve köy bağlısı bulunmaktadır Kültür,Turizm ve Spor : Kültür Varlıkları olarak İlçenin Eskigediz Beldesinde tarihi hamam, su kemeri ve köprü bulunmaktadır. Yine Abide Köyünde Abide Şehitliği adı altında şehitlik bulunmaktadır. Termal Turizm Merkezleri 1-Gediz Ilıcasu T.T.Merkezi, 19.04.1987 tarih, 87/11608 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Turizm Merkezi ilan edilmiştir. 2- Gediz Muratdağı T.T.Merkezi , 19.04.1987 tarih, 87/11608 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Termal Turizm Merkezi ilan edilmiştir. Altyapı ve Ulaşım : İlçe Merkezi Kütahya-Uşak-İzmir karayolu güzergahında bir transit merkezidir. Kütahya İl merkezine 98 Km.dir. Bu yolun tamamı asfaltla kaplıdır. İlçenin altyapı sorunu bulunmamaktadır.

DOMANİÇ : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı Kütahya’nın kuzeyinde yer alan ilçenin yüzölçümü 1.240 km 2 rakımı 870 metredir. Yeryüzü şekilleri bakımından dağlar ve ormanlarla kaplıdır. Bitki örtüsü çam ve kayın ormanlarından oluşmaktadır. İklim bakımından karasal iklim kuşağındadır. Tarihçe : Domaniç yöresinde yapılan yüzey araştırmalarında tespit edilen höyüklerin, İlk Tunç Çağından olduğu (M.Ö.3000-2500) üzerindeki keramik buluntularından anlaşılmaktadır.Roma ve Bizans dönemine ait yapı ve kalıntıları ilçede çeşitli yerlerde tespit edilmiştir. Domaniç merkezde toprak altında anıtsal bir Roma mezarı (M.S.II.Y.Y) yer almaktadır. Bizans hakimiyetinden sonra 13.y.y da Germiyanoğullarının ve daha sonra Osmanlıların hakimiyeti altına girmiştir. Osmanlı bu bölgeyi yaylak olarak kullanmış, yöre Ertuğrul Gaziye verilmiştir. Babası Gündüz Alp’in ölümünden sonra Ertuğrul annesi Hayme ana önderliğinde Karakeçili aşireti ile birlikte Karacadağ yöresine yerleşmiştir.

Moğol saldırıları sırasında gösterdiği kahramanlık nedeniyle Ertuğrul’a bey unvanı verilmiştir. Osmanlı kış aylarını Söğüt’te geçirir yazın Domaniç’e gelirdi. İlçe merkezi önceleri Hisarköy iken sonraları Domaniç adını almıştır.15 Temmuzda Yunan işgaline uğrayan Domaniç, 5 Eylül 1922 de işgalden kurtarılmıştır. İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 4.620 Belde ve köylerde 11.484 Toplam 16.104 kişi yaşamaktadır. . İlçe merkezinde 4 mahalle olup, ayrıca 32 köy, 1 belde ve 8 köy bağlı bulunmaktadır. Kültür,Turizm ve Spor İlçede İlçe Halk Kütüphanesi mevcut olup; okuyuculara hizmet sunmaktadır. Ormanlarımız piknik ve kamp alanı olarak Turistik kullanmaya uygundur. İlçe merkezinde 1 adet spor kulübü ve 1 adet de turizm ve folklor araştırma derneği faaliyette bulunmaktadır. Altyapı ve Ulaşım : İl merkezine 90 km. uzaklıkta bulunan İlçemizi ile bağlayan yolun Domaniç-Tavşanlı arası dar ve bozuk olup yolun yapılması gerekmektedir. İlçeyi Bursa İnegöl’e bağlayan yolun Domaniç-Kocayayla arası bakımsız ve bozuk olup bu yolda da ıslah ve karla mücadele çalışmaları yapılması gerekmektedir. Devletin temel altyapı hizmetlerinden; yol, su, elektrik ve telefondan tüm ilçe halkı faydalanmaktadır.

PAZARLAR : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı : Coğrafi ve doğal yönden güzel bir görünüm ve yerleşim alanına sahip Pazarlar ilçenin, deniz seviyesinden yüksekliği 900 m, yüzölçümü ise 182 km2 dir. Arazi bakımından engebeli bir görünüm arz etse de arazinin % 85’i ekilip dikilmeye elverişlidir. Bölgede Ege, İç Marmara ve Batı Anadolu iklimlerinin ettikleri görülmektedir. En düşük ısı Ocak ayı içerisinde -8, en yüksek ısı ise 34 derece ile Temmuz ayı sonlarındadır. Yıllık yağış ortalaması 380 mm’dir. Pazarlar ilçesi, Kütahya il merkezine 135 km. mesafe olup, Kütahya’nın Güneybatısında yer almaktadır. Doğusunda Şaphane İlçesi, Güneyinde Manisa İli Selendi İlçesi, Kuzeybatısında ise Simav İlçesi ile komşudur. Tarihçe : Simav ilçesine çok yakın olması nedeniyle Simav tarihi ile yakın ilgisi vardır. Önceleri Simav İlçesine bağlı idi. Antik dönemlerde Synaus ile yakın ticari ve ekonomik ilişkisi olduğu tahmin edilmektedir.

Roma ve Bizans dönemine ait kalıntılar bulunmaktadır. Pazarlar çevresindeki Ekitçe, Derinceöz, Pazarcık ve Çelce yerleşim yerlerinde yaşayan halkın bugünkü yerleşim yeri Pazarlar’a gelmesi oluşmuştur. 1429 dan önce Germiyanoğullarına ve daha sonra Osmanlı İmparatorluğuna bağlanmıştır. İdari Yapı ve Nüfus : 2012 yılı Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 3.365 belde ve köylerde 2.299 toplam 5.664 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezinde 6 mahalle olup, ayrıca 6 köy, 2 belde ve 3 mahalle ve köy bağlısı bulunmaktadır. Kültür,Turizm ve Spor Altyapı ve Ulaşım : Simav-Kütahya karayoluna 5 Km yol ile bağlanmaktadır. Pazarlar halkı, Telefon, Yol, Su ve Elektrik gibi temel alt yapı hizmetlerinden faydalanmaktadırlar.

ASLANAPA : İLÇENİN TARİHİ Aslanapa en eski yerleşim yerlerindendir. Merkez, Örenköy, Ortaca, Aslıhanlar, Kureyşler, Göynükören, Karadiğin köylerinde tespit edilen yerleşim yerleri ve Tümülüsler (anıtsal mezar yapıları) bulunmaktadır. Bu yerleşim yerlerinden en eskisinin İlk Tunç Çağına (MÖ.300-2500 yılları) kadar gittiği tespit edilmiştir. İlçeye bağlı Karadiğin ve Ortaca köylerinde tespit edilen ve Müze Müdürlüğünce yapılan kurtarma kazılarında altı adet tümülüsün, MÖ. 6.Yüzyıla ait olduğu buluntulardan anlaşılmıştır. Göynükören’deki taş ocaklarının Roma döneminde işletildiği ve buradan taş kesildiği izlerden anlaşılmaktadır. Aslanapa, Bizans döneminden sonra Türklerin eline geçmiş, Germiyan ve daha sonra da Osmanlı’nın egemenliğine girmiştir.

1982 yılında Aslanapa’nın Bayat köyünde bulunan ve MTA Ensitüsü’nün Jeoloji Şubesi Paleontoloji Servisinin 29.06.1982 tarih ve 1982/1 no’lu Paleontolojik Tetkik ve Tayin Raporunda incelemesi yapılan fosillerin 20 milyon yıl öncesine yani Geç Miyosen (Karasal) döneme ait olabileceği tahmin edilmiştir. Fosiller; Hipparion (Atların Atası) Cmhilotherium (Gergedanların Bir Türü), Giraffidae (Zürafagiller) gibi miyosen dönemde yaşamış hayvanlara aittir. Aslanapa bu yönüyle Anadolu’da eski çağlardan günümüze kalıntı taşıyan ender yörelerden biri olma özelliği göstermektedir. COGRAFİ YAPI Aslanapa İlçesi Kütahya’ya 40 km uzaklıkta olup Kütahya’nın 12 ilçesinden biridir. Kütahya’nın güney batısında yer alan, İl merkezine 40 km uzaklıktaki İlçenin yüzölçümü 659 km2’dir. Rakımı 980 metredir. Yeryüzü şekilleri bakımından dağlar, ovalar ve yaylalarla kaplıdır. Bitki örtüsü makilik ve ormanlıktır.

Ormanlarda çam ve meşe ağaçları hakimdir. İklimi karasal iklim karakteri taşır. Ayrıca Ege Bölgesi ile İç Anadolu Bölgesi arasında geçiş bölgesi olduğundan geçiş iklimi özelliği de gösterir. 2012 yılı TÜİK verilerine göre İlçe merkezinde 1.550 Köylerde 9.194 toplam 10.744 kişi yaşamaktadır. İlçe Merkezi, Cumhuriyet, Hürriyet ve Yalnızsaray ve 2011 yılında İlçeye katılan Pınarbaşı ile 4 mahalleden ibaret olup, ayrıca 31 köy ve 1 köy bağlısı bulunmaktadır. 1967 yılında Belediye ve 1987 yılında ilçe olan Aslanapa, Osmanlı Döneminde “Gireği” adında bir nahiye olarak tarihî kaynaklarda yer almaktadır. 1987 yılında çıkarılan 19.06.1987 Tarih ve 3392 sayılı kanunla Aslanapa 103 yerleşim yeri ile beraber ilçe olmuş ve ilgili kanun 04.07.1987 tarih ve 19507 Sayılı Resmî Gazete’de yayınlanmıştır. Altyapı ve Ulaşım : İl merkezine 40 km uzaklıkta bulunan Aslanapa İlçesi Kütahya – Gediz Devlet Karayoluna 5 Km mesafededir. Yol, su, elektrik, kanalizasyon ve telefon hizmetlerinden yararlanmayan beldemiz kalmamıştır.

HİSARCIK : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı : Hisarcık ilçesi İç batı Anadolu bölgesinde (İç Ege) yer almakta olup yüzölçümü yaklaşık 329 KM2 dir. Doğu ve Kuzeyinde Emet İlçesi, Güneyinde Gediz ve Simav İlçeleri, Batısında Simav İlçesi bulunmaktadır. Arazi yapısı dağlık ve engebeli bir karakterde olup, denizden ortalama yüksekliği 825 M. dir. İlçede toplam 31.819 Ha. Orman alanı bulunmaktadır. Şaphane Dağından doğan Emet çayı İlçe sınırları içinden geçmektedir. Ege ve İç Anadolu iklimlerinin (geçiş iklimi) özelliklerini taşıyan Hisarcık’ta yazlar sıcak ve kurak kışlar soğuk ve yağışlıdır. Tarihçe : Hisarcık adını buradaki Kale’den almaktadır. Bölgede yapılan yüzey araştırmalarında Hasanlar Beldesinde Roma dönemi yerleşimi tespit edilmiştir.Yenipınar köyünde bir sur duvarı ile çevrili yerleşim alanı bulunmaktadır.Yüzey buluntularına göre Frig( M.Ö.850) dönemindendir. Hisarcık İlçesi, Kocaçay yakınlarında Osmanlı dönemi mezarları tespit edilmiştir. Hisarcık yakınlarında Tiberiopolis antik kentinin olduğu kaynaklarda ve sikkelerde yer almaktadır. İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 5.353 Belde ve köylerde 8.633 Toplam 13.986 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezinde 5 mahalle olup, ayrıca 21 köy, 4 belde ve 5 mahalle ve köy bağlısı bulunmaktadır Kültür,Turizm ve Spor : İlçeye bağlı Hamam köy de bulunan Termal Sular bir çok hastalığa iyi gelmektedir. Yine ilçede Hisarcık Belediye Spor kulübü bulunmakta olup Birinci amatör kümede mücadele etmektedir Altyapı ve Ulaşım : Hisarcık ilçesi Kütahya’ya 110 Km. mesafede olup, ilçenin komşu ilçelere bağlantı yolları asfalttır. İlçede Telefonsuz, elektriksiz köy bulunmamaktadır.

EMET : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı Ülkemizin İçbatı Anadolu bölgesinde yer alan Emet İlçesinin yüzölçümü 1046 km2′ dir. Doğusunda Çavdarhisar, batısında Simav, güneyinde Hisarcık ve kuzeyinde Tavşanlı İlçeleri yer almaktadır. Rakımı 888 metredir. İlçenin belli başlı yükseltileri Emet-Simav doğal sınırını meydana getiren 2072 metre yüksekliğinde Eğrigöz dağı, 1850 metre yüksekliğindeki Gölcük dağı ve 1800 metre yüksekliğindeki Düşecek dağıdır. İlçe sınırları içerisindeki Örencik Ovası, İlimizin de önemli ovalarındandır. Şaphane dağından çıkan Emet Çayı ilçenin en büyük akarsuyudur. İlçenin iklim yapısı çeşitlilik gösterir. Ege, Marmara ve İç Anadolu Bölgesi iklim tipleri arasında bir geçiş iklimine sahiptir

Tarihçe : Emet’in ilk yerleşim tarihi Kalkolitik (M.Ö 5000) dönem sonrası Tunç çağından bu yana sürmektedir.Bu yörede Bithinya dışında tüm Anadolu’da rastlanan tipik Troya pişmiş toprak kap örnekleri tespit edilmiştir.Eğrigöz’de bulunan Roma dönemi kalesi Bizans döneminde de kullanılmış olup sarp bir yerdedir. Emet’in antik dönemlerde isminin TİBERİOPOLİS (Tiberius’un şehri) olduğu yazılı kaynaklarda ve sikkelerde belirtilmektedir. Selçuklu ve Osmanlı döneminde önemini korumuş bir ilçemizdir. Osmanlı döneminde voyvodalık olan Emet, bir ara Simav’a bağlanmıştır. Emet 1921 yılında Yunan işgaline uğramış a cı ve zulüm dolu günlerden sonra 27 Nisan 1922’de Emet’te saldırıya uğrayan Yunanlılar intikam için geri gelmişler ve Cevizdere’de tekrar bozguna uğramışlardır.Bu olaydan bir hafta sonra Yunan birlikleri yeniden gelmişler ve Emet’i yakıp yıkmışlardır. Emet 3 Eylül 1922 de özgürlüğüne kavuşmuştur İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 11.339 Belde ve köylerde 11.114 Toplam 22.453 kişi yaşamaktadır. . İlçe merkezinde 7 mahalle olup, ayrıca 33 köy, 1 bucak, 6 belde, 21 belde ve köy bağlısı bulunmaktadır.

Kültür,Turizm ve Spor : İlçenin en önemli kültür faaliyeti, “3 EYLÜL” kurtuluş ve bağımsızlık günüdür. Bu organizasyon 1940 yılından beri devamlı olarak yapılmaktadır. İlçede yer alan kültürel ve tarihi eserler arasında Kazıklı Voyvodanın bir süre zindanda tutulduğu rivayet edilen Eğrigöz kalesi, miladi 1905 yılında Osmanlılarca yapılan Merkez Ulu Cami sayılabilir. İlçede 1 Halk Kütüphanesi, 1 Gülten – Cevdet Dayıoğlu Çocuk Kütüphanesi, 500 kişilik modern bir kapalı spor salonu, futbol sahası ve halı saha Emet halkına hizmet vermektedir. Altyapı ve Ulaşım : Emet ilçesi, İl Merkezine 93 km. mesafededir. Köy yollarının 178 km’ si asfalt, 98 km’ si stabilize kaplamadır. 33 köyde kapalı şebeke içme suyu, 19 köyde kanalizasyon köyde kanalizasyon şebekesi mevcuttur. İlçe Merkezinin alt yapı sorunu bulunmamaktadır.

ŞAPHANE : COĞRAFİ DURUM VE DOĞAL YAPI Kütahya’nın Güney batısında yer alan İlçenin yüz ölçümü 251 km2 dir. 2120 m. Yüksekliğindeki adını aldığı Şaphane dağının batı eteklerine kurulmuştur. Engebeli bir araziye sahiptir. Akdeniz iklimiyle, karasal iklim arasında geçiş özelliği gösteren bir iklime sahiptir. TARİHÇE Simav yakınlarında olması nedeniyle antik dönemde Synaus şehir devleti egemenliği altında bulunduğu tahmin edilmektedir. Dolayısıyla Roma ve Bizans dönemlerinde yerleşim yeri olduğu, kalıntılardan bilinmektedir.13.-14.yy da Germiyanoğulları beyliği egemenliği altındaydı.1429 yılında Osmanlıya geçmiştir. Şaphane bugünkü şap sitesi yerinde Kayran mevkiinde Boncuktaş adı ile kurulmuştur.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde Şap deve kervanları ile Balkan devletlerine ve Fransa’ya gönderilerek yerine şeker ve ipekli kumaş getiriliyordu.Bu dönemde İstanbul’a bağlı Şaphane-i Amire Müdürlüğünce işletiliyordu. İDARİ YAPI VE NÜFUS 2012 Yılı TÜİK verilerine göre ilçe nüfusu 7.573 dir. Nüfusun 3.684 sı ilçe merkezinde, 3.889 ise belde ve köylerde yaşamaktadır. EKONOMİK VE SOSYAL YAPI İlçe ekonomisi büyük ölçüde tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. İlçe merkezinde bulunan Dostel A.Ş adındaki şap fabrikasının da ilçe ekonomisine büyük katkısı bulunmaktadır. İlçeye bağlı belde ve köylerde besicilik ve özellikle süt hayvancılığı önemli ölçüde yapılmaktadır. İlçe merkezi belde ve köylerde özellikle vişne kiraz ve elma büyük miktarda üretilmektedir. KÜLTÜR TURİZM SPOR İlçe merkezinde Kültür Bakanlığına bağlı 1 Halk Kütüphanesi ile Meslek Yüksek Okulu ve Çok Programlı Cumhuriyet Lisesi bünyesinde 1’er adet kütüphane bulunmaktadır. İlçe merkezinde yapım tarihi tam olarak bilinmeyen 700 yıllık tarihi Kocaseyfullah Camisi bulunmaktadır.

ÇAVDARHİSAR : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı : Kütahya’nın güney batısında yer alan İlçenin yüzölçümü 298 Km 2 , rakımı ise 1004 metredir. Arazi genellikle ovalık ve bazı kesimleri de ormanlardan oluşmaktadır. İlçede Ege ile İç Anadolu’ nun karasal iklimi hakimdir. Tarihçe :Penkalas ırmağının yukarı kesiminde tanrıça Meter Steunene’nin kutsal mağarası civarında yaşayan Frigya’lıların öncülü olarak antik kaynaklarda adı geçen Azan adlı mitoloji kahramanının, su perisi Erato ile efsanevi kral Arkas’ın birleşmesinden ortaya çıktığı sanılmaktadır. İşte bu mitoloji kahramanından adından, Aızanoı kentinin adı kaynaklanmış olabilir.Aızanoı antik Frigya’ya bağlı olarak yaşayan Aizinitis’lerin ana yerleşmeleriydi. Kentin yüksek platosu üzerinde Zeus tapınağı çevresinde yapılan arkeolojik kazılarda M.Ö.3.Bin yıllarından yerleşme tabakaları ortaya çıkmıştır.

Yakın zamanda ovanın birçok yerinde saptanan yerleşme tepeciklerinden biride, Anadolu’nun en erken dönemlerinde bu ana kutsal alanın yerindeydi. Helenistik dönemde bu bölge değişimli olarak Bergama’ya ve Bithinya’ya bağlı iken M.Ö.133 tarihinde Roma hakimiyeti altına girmiştir. M.Ö.2/1.y.y.dan ilk sikkeler bilinmekte AIZANEITON olarak adı geçmekte dir. Roma İmparatorluk döneminde , tahıl ekimi, şarap ve yün üretimi sayesinde zenginleşmiş ve ünü bölge sınırlarını aşmış olan Aızanoı’de kesin kentleşme bulgularına ancak 1.y.y. sonlarına doğru rastlanmaktadır. Erken Bizans döneminde piskoposluk merkezi iken 7.y.y dan itibaren önemini yitirmiştir. Tapınak düzlüğü Ortaçağ’da hisara dönüştürülmüştür.Selçuk Beyliği döneminde Çavdar Tatarları boyu tarafından üs olarak kullanılmıştır.(13.y.y) Bu yüzden buraya Çavdarhisar adı verilmiştir.1970 yılından bu yana sistematik Arkeolojik kazı çalışmaları sürdürülmektedir İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 2.338 Belde ve köylerde 5.448 Toplam 7.786 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezi, 4 mahalleden ibaret olup, ayrıca 22 köy ve 1 belde bulunmaktadır.

Kültür,Turizm ve Spor : Kütahya’ya 58 km uzaklıkta bulunan Çavdarhisar, Uşak-İzmir Devlet Karayolu üzerinde kurulmuş bulunmaktadır. İlçeye bağlı 1 Belde ve 20 Köy mevcut olup, bu köylerden Efeler, Gökler, Çat ve Çakmak Köyleri hariç diğer köylerin yollarının tamamı asfalt kaplamadır. İlçeye bağlı köylerin ulaşım, içme suyu, elektrik ve haberleşme hizmetleri açısından önemli bir problemi bulunmamaktadır. Çamköy, Doğancılar ve Yeşildere köylerinde kanalizasyon şebekesi mevcut olup, diğer köylerde çalışmalar devam etmektedir Altyapı ve Ulaşım : Tahmini olarak İlçeye yılda 3000 civarında yerli ve yabancı turist gelmektedir. İlçeye gelen turistlerin konaklama ihtiyaçlarının giderilmesi için Anemon Çavdarhisar Otel 4 Ekim 2010’da hizmete açılmıştır.

TAVŞANLI : Coğrafi Durum ve Doğal Yapı Kütahya’nın Kuzey Batısında yer alan Tavşanlı İçesi Marmara ve Ege Bölgelerinin birleşim yerindedir. İlçenin yüzölçümü 1804 km2 rakımı 86 mt.dir. İlçe alanının %56.9 una tekabül eden 102 hektarlık kısmı ormanlık, ve bitki örtüsü olarak da oldukça zengindir. Bölgede karasal ve kısmen Ege ikliminin etkisi görülmektedir. Tarihçe : Adranos çayı yakınlarında kurulan Tavşanlı İlçe merkezinde bölgenin en büyük höyüklerinden birisi olan Tavşanlı Höyük yer almaktadır. Ayrıca bölgede eski yerleşim yerlerinden Başköy,Tepecik, Kuruçay, Gazelyakup, Köprücek, Moymul, Karacakaş, Kayı, Örenköy, Beyköy, Göbel’de antik köy yerleşimleri ve buralarda yaşayanların anıt mezarlarına ait buluntuları vardır. Tunçbilek beldesinde kömür ocaklarında Kalkolitik döneme (M.Ö 5000) ait kalıntılara rastlanmıştır.

Bizans egemenliğinden sonra Germiyanoğullarına geçen Tavşanlı, daha sonra Osmanlı hakimiyeti altına girmiştir. Tavşanlı merkezde sivil mimarlık örneği evlerin özgün ve güzel örneklerini görmek mümkündür. İdari Yapı ve Nüfus : 2012 Tüik verilerine göre İlçe merkezinde 66.821 Belde ve köylerde 34.707 Toplam 101.528 kişi yaşamaktadır. İlçe merkezinde 14 mahalle olup, ayrıca 96 köy, 7 belde ve 23 belde ve köy bağlısı bulunmaktadır Kültür,Turizm ve Spor : Tavşanlı, çok eskiye dayanan zengin bir kültürel yapıya sahiptir, İlçenin çeşitli yörelerinde yapılan araştırmalarda yerleşimlerin tarihin ilk çağlarda başladığı, neolitik ve eski tunç dönemlerine ait buluntulara rastlanılmıştır. İlçe Merkezine 5 km mesafede frig kaya mezarı, henüz kazı yapılmamış Tavşanlı höyüğü ve yakın çevredeki üç höyük mevcut bulunmaktadır. İlçe merkezi yerleşim alanı içerisinde mevcut tarihi binalar, Tavşanlı evleri kültür ve tabiat varlıkları olarak tespit ve tescilleri yapılarak korumaya alınmış kültürel değerlerdir.

Ülkemizin kültür ve tabiat varlıkları arasında önemli bir yere sahip olan Orman kaynakları içerisinde, Vakıf köyü ve civarında EHRAMİ KARAÇAM (Pinus Nigra Pyramidata – Pinus Nigra Şeneryana) ağaçları ile kaplı 685 Hektar miktarındaki Ormanlık alan 28.05.1993 tarih ve 2873 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Milli Parklar Kanunun 3.maddesinin 2. paragrafına göre Tabiat Koruma Alanı olarak korumaya alınmış zaman zaman yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçiler tarafından gezilmektedir. İlçe merkezine 6 km mesafede çıkan ve Tavşanlı Belediyesince işletilen Göbel Kaplıcası muhtelif hastalıklara şifa vermektedir. İlçemizde Şehir Stadyumu, Semt sahası, kapalı spor salonu ve dört adet halı saha bulunmaktadır, 1. ve 2. Amatör Kümeye ait 29 spor kulübü faaliyet göstermektedir. Altyapı ve Ulaşım : İlçe İl merkezine 48 km. uzaklıkta bulunmaktadır, Toplam 96 köyden 42 sinin yolu asfalt, 54 ünün yolu stabilize kaplamadır.Köylerde altyapı hizmetleri iyi Köylerde altyapı hizmetleri iyi düzeydedir. 22 köyde tek hatlı telefon acenteliği olup diğer köylerin tamamında telefon görüşmeleri otomatik santral ile yapılmaktadır. İlçe’den İzmir’i Kütahya üzerinden Ankara’ya bağlayan demiryolu geçmektedir.

Kütahya Ulaşımı

Karayolu : Kütahya’nın Türkiye genelindeki tüm illerle karayolu bağlantısı vardır. Yolcu taşımacılığı ildeki otobüs şirketleri ve çevre illere ait Kütahya’dan geçen otobüslerle yapılmaktadır. Tüm ilçelerin il merkezine karayoluyla yolcu taşıyan otobüsleri vardır. Kütahya, Ankara’ya 311 km, İstanbul’ a 360 km, İzmir’ e 334 km, Antalya’ya 364 km. uzaklıktadır.

Demiryolu : Kütahya, Eskişehir üzerinden kuzeye ve doğuya, Balıkesir üzerinden batıya, Afyonkarahisar üzerinden güneye ve iç Anadolu’ ya uzanan demiryolu ağlarına bağlanmaktadır. Kütahya, güneyinden geçen Ankara- İzmir demiryoluna ise Dumlupınar ilçesinden bağlanmaktadır. Tren garı şehir merkezindedir. Gara belediye otobüsleriyle ulaşmak mümkündür. Eskişehir Ankara hattında Yüksek Hızlı Tren ile günde 10 Sefer yapılmakta, Ankara’dan 2,5 saatte İlimize ulaşılabilmektedir. Ankara Eskişehir 1,5 saat Eskişehir Kütahya 1 saat Toplam 2,5 saatte Kütahya’ya ulaşmak mümkündür. Eskişehir İstanbul arası Yüksek Hızlı Trenin bu yıl içinde hizmete girmesi ile İstanbul Eskişehir 1,5 saat Eskişehir Kütahya 1 saat Toplam 2,5 saatte Kütahya’ya ulaşmak mümkün olacaktır. Diğer tren seferleri; Kütahya Eskişehir hattında günde 8 tren Kütahya İzmir hattında günde 2 tren Kütahya Konya hattında günde 2 tren Kütahya Adana hattında günde 2 tren Kütahya İzmir hattında günde 2 tren Eskişehir Ankara hattında günde 2 tren Eskişehir Ankara hattında günde 10 yüksek hızlı tren hizmet vermektedir. İstasyon (TCDD) (274) 223 61 21

Havayolu : Uluslararası Zafer Bölgesel Havalimanı Kütahya İl merkezine 41 km. mesafedeki Altıntaş İlçe sınırları içinde yer almaktadır. İstanbul’dan Zafer Havalimanına 8 gidiş 8 geliş olmak üzere toplam 16 Uçak seferi yapılmaktadır. İlimize Havayolu ile 40 dk. ulaşmak mümkündür. Türk Hava Yolları Atatürk Havalimanından Zafer Havalimanından Pazartesi 14,00 15,45 Çarşamba 14,00 15,45 Cuma 14,00 15,45 Pazar 14,00 15,45 Pegasus Hava Yolları ile Sabiha Gökçen Havalimanından Zafer Havalimanından Pazar 20,20 Pazartesi 08,00 Pazartesi 20,20 Salı 08,00 Çarşamba 20,20 Perşembe 08,00 Cuma 20,20 Cumartesi 08,00 IC İçtaş Zafer Uluslararası Havalimanı Adres: Kuyucak Köyü Mevkii Altıntaş / Kütahya / TÜRKİYE Tel: 444 3 937 Fax: +90 274 327 30 31 E-Mail: info@zafer.aero

Kütahya Yeryüzü Şekilleri ve Bilgileri

Akdağ : [Dağ] ,

Porsuk Çayı : [Çay] ,

Emet Çayı : [Çay] ,

Yellice Dağı : [Dağ] ,

Hamzabey Çayı (Kocaçay) : [Çay] ,

Enne Baraj Gölü : [Baraj Gölü] ,

Eğrigöz Dağı : [Dağ] ,

Simav Dağları : [Dağ] ,

Yeşildağ : [Dağ] ,

Murat Dağı : [Dağ] ,

Tavşanlı Çayı : [Çay] ,

Gümüşdağ : [Dağ] ,

Gediz Çayı : [Çay] ,

Kayaboğazı Baraj Gölü : [Baraj Gölü] ,

Simav Gölü : [Göl] ,

Porsuk Baraj Gölü : [Baraj Gölü] ,

Murat Çayı (Oysu) : [Çay] ,

Kütahya Ovası : [Ova] ,

Türkmen Dağı : [Dağ] ,

Felent Çayı : [Çay] ,

Simav Çayı : [Çay] ,

Kütahya tarihçesi

DÜNDEN BUGÜNE KÜTAHYA TARİHİ

Kentin topraklarında Geç Miyosen dönemden itibaren Neolitik, Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Frig, Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu, Germiyan, Osmanlı ve ilelebet yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyetine kadar zengin bir kültür mirası vardır.

İlin yedi bin yıl öncesine uzanan tarihi bir geçmişi bulunmaktadır. Antik kaynaklar ünlü masalcı Ezop’un doğduğu yer olarak Kütahya’yı gösterir. O çağlarda Kütahya’nın adının KOTIAEION olduğu sikkelerden bilinmektedir. Kütahya topraklarına yerleşen en eski halk ise Friglerdir.

M..12.yüzyılın sonlarında Anadolu’ya göç eden Frigler, Hititleri ortadan kaldırarak bölgeye hakim oldular. M..676′ da Kimmerler, Frigya kralı III..Midas’ı bozguna uğratarak Kütahya ve çevresine egemen oldular.

Alyattes’in Lidya kralı olduğu dönemde Kimmer egemenliğini yıkan Lidya’lılar yönetimi ele aldılar. M.. 546′ da Anadolu’yu istila eden Persler Lidya ordusunu yenilgiye uğrattılar. M..334′ de Biga Çayı civarında Makedonyalı Büyük .İskender, Persleri yenerek bölgede üstünlük kurdu. Büyük İskender’in M..324′ de ölümüyle Kütahya ve çevresi komutanlarından Antigonas’a geçti. M..133′ de ise Roma egemenliği altına girdi. Bizans döneminde piskoposluk merkezi olarak önemini koruyan Kütahya daha sonra Anadolu Selçuklularının hâkimiyetine girdi.

1078 yılında Anadolu Selçuklu Devletini kuran Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Kütahya’yı da ele geçirdi. 1097 yılında Haçlıların saldırısına uğrayan Kütahya, kısa süren bir işgal döneminden sonra 1233 yılında yeniden Türk hâkimiyetine girdi. Selçuklu dönemi eserleri arasında, Kütahya merkezinde Hıdırlık Mescidi, Yoncalı Hamamı ve Camii, Balıklı Camii ve tekkesi olarak bilinen Medresesi sayılabilir.

1277 yılında Anadolu Selçuklu Devletinin dağılmasıyla birlikte bu topraklar Germiyanoğlu beylerinin payına düştü. Germiyanoğulları eserleri arasında en meşhurları II.Yakup Bey İmaret Külliyesi, Umur bin Savcı Medresesi ile İshak Fakih Camii ve Medresesidir.

Son Germiyan Beyi II. Yakup’un kız kardeşi Devlet Hatun’un Osmanlı Padişahı Yıldırım Beyazıt ile evlenmesi neticesinde akrabalık bağı kurulmuş, II.Yakup’un 1429 yılında ölümünden önce vasiyetiyle Osmanlı topraklarına katılmış olan Kütahya, 140 yıl Germiyan Beyliğinin başkenti 400 yıl Anadolu Beylerbeyliğinin merkezi olmuştur.

1850 -1851 yılları arasında Macar bağımsızlık hareketinin milli kahramanlarından Lajos Kossuth ilimizde konuk edilmiştir. 1867 yılından itibaren Hüdavendigar vilayetine bağlı bir sancak merkezi olan Kütahya, II. Meşrutiyet’ten sonra bağımsız bir sancak olmuştur.
I. Dünya savaşından sonra,17 Temmuz 1921 tarihinde Yunan işgaline uğrayan Kütahya, Türk Ordularının 26 Ağustos 1922 tarihinde başlattığı Büyük Taarruzla makus talihini yenmiş ve 30 Ağustos 1922 tarihinde Başkomutan Meydan Muharebesinin kazanılmasıyla sonsuza dek yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin atıldığı bir il olmuştur. Büyük nder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘’Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz Cumhuriyeti biz tesis ettik. Onu ila ve idame edecek sizsiniz” veciz sözünü Zafertepeçalköy’de , ‘‘Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz’dir.İleri!..” komutunu Dumlupınar’da vermiştir. Başkomutan Meydan Muharebesinin sevk ve idare edildiği yer, bugün Altıntaş İlçesine bağlı, Zafertepeçalköy merkezindedir.