‘Süper Anne’ Sendromu

Evlilik
“Süper anne” sendromu zamane kadınlarına has bir sorun. İyi anne, iyi eş, iyi gelin, iyi evlat, iyi eleman-çalışan, iyi arkadaş olmak için oradan oraya durmadan koşan ama bir türlü istediğ...
EMOJİLE

Süper anne” sendromu zamane kadınlarına has bir sorun. İyi anne, iyi eş, iyi gelin, iyi evlat, iyi eleman-çalışan, iyi arkadaş olmak için oradan oraya durmadan koşan ama bir türlü istediği kadar başarılı olamayan kadınların işi zor! Çalıştıkları için çocuklarına yeterince ve iyi zaman ayıramadıkları düşüncesiyle harap oluyorlar. İngiltere’de yapılan bir araştırmada her üç anneden ikisi, çocuk sahibi olduktan sonra kendilerine güvenlerini kaybettiklerini, yetersizlik hissi içinde olduklarını belirtmişler. Ebeveyn koçu Figen Küçükkoner Kırca, “Aslında süper anne yok” diyor ve doğru anneliğin 10 altın kuralını sıralıyor.

1. Rol modeli olun: Rol model olmak, hayatta neyi nasıl yaptığınız demek. Davranışlarınız kelimelerinizden daha güçlü. Çocukta görmek istemediğiniz davranışları sizin de yapmadığınızdan emin olun. Kendinizi iyi tanıyın; hangi konularda çocuğunuza olumlu veya olumsuz örnek oluyorsunuz dürüstçe bir değerlendirme yapın. Mesela siz sağlıklı besleniyor musunuz?

2. Disiplin öğretmek demek: Disiplini nasıl algıladığınızı ve uyguladığınızı düşünün. Disiplin öğretmek demek. Cezalandırmak ve baskı kurmak değil. Çocuğunuz için pozitif bir disiplin ortamı yarattığınıza emin olun. Çocuğunuza neyi yapmasını istediğinizi söyleyin. Yapmasını istemediklerinizi değil. Benimsemesini sağlayın. Siz de sınırları aşmamak, onun ısrarları karşısında yelkenleri indirmemek için azami gayret gösterin.

3. Öfke kontrolü: Öfkelendiğiniz zor durumları daha farklı nasıl yönetebileceğinizi düşünün. Olabildiğince bu durumları önceden tespit edip, hazırlık yapın. Gelen sinyalleri iyi dinleyin. Direksiyona geçin ve kontrolü ele alın. Sizi sakinleştirecek olan yine sizsiniz!

4. Dinleyin: Dinlemek çocukla iletişimin temeli. Güçlü bir ilişki için şart. Küçüklükten itibaren onları dinlerseniz, büyüdükçe onlar da sizi dinler. Tamamen onlara odaklanıp konuşmanın doğrultusunda, onların istekleri ve ihtiyaçları çerçevesinde sorular sorun. Doğru sorular sormayı öğrenin. Her gün en az 10 dakika tamamen odaklanıp çocuğunuzu dinleyin.

5. Eğlenceli bir anne olun: Çocuğunuzla eğlenceli birkaç dakika geçirmekten daha önemli ne var hayatınızda? Onun eğleneceği aktivitelerin listesini yapın. Ne zaman yapacağınıza birlikte karar verip mutlaka takvime işaretleyin. Bundan 20 sene sonra çocukluğu ve sizle ilgili neleri hatırlayacak sizce? Geçirdiğiniz bu eğlenceli zamanları mı? Temiz evinizi, düzenli odasını, her gün taze pişmiş yemek ve ütülü giysilerini ve annesinin bunları yapmakla ne kadar meşgul olduğunu mu?

6. Stresinizi iyi yönetin: Stres yaratan unsurları çoğu zaman ortadan kaldıramaz veya kontrol edemezsiniz. Ancak bunlara verdiğiniz tepkiler sizin kontrolünüz altında. Bakış açınızı değiştirin. Stres derecenizi ölçün. Stres yaratan konuları yönetmeyi öğrenin. Çözüm odaklı olun.

7. Kendinize güvenin: Kendinize daha çok güvenin. Durmadan kendinizi eleştirmeyi ve olumsuz konuşmayı bırakın. Gün içinde yaptığınız/organize ettiğiniz birçok şey varken hala yetişemiyorum, çok iş var stresine girmeyin. Kendinizi, eşinizi ve çocuğunuzu olduğunuz gibi; artı ve eksileriyle kabul edin.

8. Enerjik olun: Araştırmalar gösteriyor ki ortalama olarak bir anne günde 30-50 kere “hayır” diyor. Bir yerden sonra alışkanlık haline geliyor ve o güçlü etkisini de yitiriyor. Motive eden bir anne “evet”i “hayır”dan daha çok kullanır. Çocuğunuzu neyle nasıl motive edeceğinizi bilin. Tehdit mi, teşvik mi, rüşvet mi ayırt edin! Enerjik ve pozitif olun!

9. Kendinizi iyi hissedin: Kötü hissedecek çok neden var. Ve en kolayı bu. Önemli olan iyi hissedebilmek. Özellikle suçluluk, pişmanlık gibi sizi yiyip bitiren kötü duygulardan uzak durabilmek. Negatif duyguların sizi etkilemesine izin vermeyin. Şikayet etmek kolay, şükretmeyi bilin.

10. Ne istediğinizi bilin: Siz bir lidersiniz, çocuğunuz sizi izleyecek. Siz hayatınızın sorumluluğunu almışsanız, o da almayı öğrenecek. Hayattan keyif alıyorsanız, o da almayı bilecek. Anne olarak gelişime her zaman açık olun; stratejilerinizi oluşturun, adımlarınızı atın. Anneliğin keyfine doyasıya varın.