Dicle Üniversitesi (DÜ) Rektör Yardımcısı ve aynı zamanda aile danışmanı Prof. Dr. Sabri Eyigün, “Türkiye’nin, önlem alınmazsa önümüzdeki 20 yıldaki en büyük sorunlarından biri aile olacak. Aile birliğinin korunması için kadınların rahat ulaşabileceği sağlık ocağı gibi alanlara kurulacak aile danışma merkezleriyle hem istismarlar önlenir hem de bireyler doğru bilgilendirilir” dedi.
Prof. Dr. Eyigün, AA muhabirine, toplumun en temel kurumlarından biri olan ailede ciddi anlamda yapısal ve işlevsel değişim olmasına rağmen, ailenin hem birey hem toplum için önemini koruduğunu söyledi.
Göç ve hızlı kentleşmeyle beraber yaşanan değişime bazı ailelerin ayak uyduramadığını, bunun da boşanmalarda artışa neden olduğunu ifade eden Eyigün, bu kapsamda özellikle kadınların aile birliğini korumak için farklı yöntemlere başvurduğunu belirtti.
Evliliğinde sorun yaşayanlara tuzak
Eyigün, son olarak kadın bir diş hekiminin “cinci bir hoca” ve ona bağlı bir şebeke tarafından dolandırıldığının medyaya yansıdığını dile getirerek, bu olayların buzdağının görünen kısmı olduğunu vurguladı.
Toplumda “cinci hoca” diye tabir edilen kişilerin “aracı kadınlar” ile işbirliği halinde çalıştıklarını ifade eden Eyigün, bunların ücret karşılığında çalışarak, kadınların yoğun olarak bulunduğu ortamlara girdiklerini belirtti.
Aracıların, bu tür ortamlarda eşi ile sorun yaşayan kadınlarla özel olarak ilgilenip haklarında bilgi topladığına işaret eden Eyigün, evliliklerinde sorun yaşayanlara bu şekilde tuzak kurulduğunu savundu.
Eyigün, toplanan bilgilerin yönlendirilen “cinci hocalara” kadınlar gitmeden önce iletildiğini dile getirerek, şöyle dedi:
“Cinci hocalar ellerindeki bilgi ile kendilerine gelen kadınların güvenini kazanıyor. Daha sonra, ‘sende büyü var’ telkini ile adeta hipnotize ediyorlar. Zamana yayılan bu süreçte kadında kuşku, inanç haline geliyor. Buna inandığı için de kadının eşi ile sorunları artıyor. Kuşku, şikayet ve itham arttığı için olmayan şey gerçekleşmeye başlıyor.”
“Adli makamlara gidiyorlar”
Kadında depresyonla başlayan bu sürecin kimi zaman intihara da neden olabildiğine dikkati çeken Eyigün, eğitimli kadınların da kimi zaman bu tuzağa düştüğünü aktardı. Eyigün, bu tarz yollarla binlerce kadının iyi yürümeyen evliliğinin de boşanmayla sonuçlandığını kaydetti.
Eyigün, “Kişiler ancak maddi ve manevi iflasın eşiğine geldiklerinde, artık kaybedecek bir şeyleri kalmadığında adli makamlara gidiyorlar” ifadelerini kullandı.
Boşanmaların nedenlerinden birinin “cinci hoca” sorunu olduğuna işaret eden Eyigün, “Bu kişiler, evliliklerinden kuşku duyan kadınların kuşkularını besleyerek, onları boşanmaya götürebiliyor. Boşanmaların önüne geçmek için bu sorunun çözülmesi gerekir” dedi.
Eyigün, evliliğinde sorun yaşayan bir çifte danışmanlık hizmeti verdiğinde, yine cinci hoca sorunu ile karşılaştığını belirterek, bir planla bu sahtekarlığı ortaya çıkardığını aktardı.
“Kayıt alınmayacak bir sistemin kurulması gerekiyor”
“Türkiye’nin, önlem alınmazsa önümüzdeki 20 yıldaki en büyük sorunlarından biri aile olacak. Aile birliğinin korunması için kadınların rahat ulaşabileceği sağlık ocağı gibi alanlara kurulacak aile danışma merkezleriyle hem istismarlar önlenir hem de bireyler doğru bilgilendirilir” diyen Eyigün, maddi durumu iyi ve bilinçli kadın ve erkeklerin aile danışmanlarına yöneldiğini kaydetti.
Eyigün, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın aile danışmanlığına büyük önem verdiğini vurgulayarak, “Ancak Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüklerinde bulunun danışmanların sayısı yeterli değil. Aile danışmanlarına başvuranlardan resmi kayıt alınması nedeniyle görüşmeyi gizli tutmak isteyenler yeterli ilgiyi göstermiyor. Başvuran kişilerden kayıt alınmayacak bir sistemin kurulması gerekiyor” diye konuştu.
Aile danışmanlarının gerekmesi halinde mahalle mahalle gezip bu kurumu tanıtabileceğine dikkati çeken Prof. Dr. Eyigün, bu konuda gereken önlemlerin alınmasının toplum sağlığı için son derece önemli olduğunu sözlerine ekledi.