Diğer konularda da olduğu gibi ‘biz olamamak’ evliliklerin maddî boyutunda sıkıntı oluşturuyor. Harcamalar noktasında eşine güvenilmeyen bir evlilikte sevgi de zamanla yıpranıyor. Maddiyatla başlayan tartışmalar büyük sorunlara dönüşebiliyor.Günümüzün en önemli sorunlarından biri boşanma oranlarındaki artıştır. Evliliğin ilk beş yılı boşanma açısından en riskli dönem. Anlaşmazlık konularının da ise maddiyat geliyor.
Maddî konularda anlaşamama sadece maddî imkânların sınırlı olmasından kaynaklanmıyor. Maddî imkânlardaki artışlar ve harcamaların ne şekilde yapılacağı konusu da büyük anlaşmazlıklara neden oluyor.
Maddî imkânların elverdiği kadar güzel yaşama ile tasarruflu olmak ve az ile yetinme arasında aşırılıklara kaçmadan dengeyi sağlamak önce aile içinde öğreniliyor.
Eşler ve aileleri arasında sosyoekonomik kültürel farklılıklar olması ve farklı beklentiler, maddî konulardaki anlaşmazlıkların başta gelen nedenleri arasındadır.
Anlaşmazlıkların en önemli nedeni eşlerin maddî imkânlarını içtenlikle paylaşamamalarıdır. ‘Biz olamamak’ ve bu konuda tek taraflı beklenti içinde olmak bütçe konusundaki anlaşmazlıkların temelini teşkil ediyor. Bunun için de eşlerin evliliği sağlıklı bir şekilde yürütmek için gerekli olgunluğa sahip olması gerekiyor. Nelerin ihtiyaç olduğu ve gelirin harcanmasında nelere öncelik verileceği konusunda fikir birliği içinde olmamak da biz olmayı zorlaştıran nedenler arasındadır. Kadın ve erkeğin cinsiyet özellikleri, kişisel özellikleri ve çevresel nedenler de harcamalar konusunda farklılıklara yol açmaktadır.
Eşler farklı şeyleri öncelikli olarak satın almak istiyorlar. Bazı erkekler daha çok arabaya bazı kadınlar da eve, ev eşyası ve kıyafete önem veriyor. Düğündeki takıların veya biriktirilen paraların nasıl değerlendirileceği konusu da en sık rastlanılan anlaşmazlık nedenlerindendir. Evin, arabanın, açılan hesabın kimin üzerine olacağı konusu da anlaşmazlığa yol açabiliyor.
Eşlerden birinin ortak tapu veya ortak hesap istemesi en tabii hukukî hak olduğu halde duygusal bir tepki olarak, güvensizlik olarak algılanabiliyor. Banka kartları, kredi kartları maaş kartları ve kart şifreleri konusunda da anlaşmazlıklar yaşanabiliyor. Güven bunalımı da eşler arasındaki anlaşmazlığa yol açan herhangi bir konuda ortaya çıkabiliyor.
Ailelerde maddî paylaşımın, birbirine bu konuda destek olmanın ne şekilde olacağı konusu da eşler arası anlaşmazlıkların önemli nedenlerinden biridir. Anne-babaların en önemli sorumluluklarından biri çocuklarının kendilerinden ayrı bütçeleri olması için onları hazırlamakken bazı anne-babalar çocuklarının evliliğinde buna kendilerini hazırlamamış oluyor. Bazı ailelerde ise çeşitli nedenlere bağlı olarak yeni evlenen çocuklarının eşleriyle birlikte bağımsız hareket etmesi çocuklarını kaybetmek olarak algılanmaktadır.
Ailelerin maddî beklenti içinde olmasının birçok nedeni vardır. Maddî imkânların sınırlı olması, ailenin geniş aile olması, kardeş sayısı çok olup gelir getirenlerin az olması, tahsil, evlilik ihtiyaçları harcamaları, aile adına ev, araba gibimenkul veya gayri menkul satın alma, iş kurma, iş ortaklığı gibi nedenlerle anne-babanın harcamalarının ya da borçlarının fazla olması veya anne-baba ve evlenen çocuklarının birbirine borçlu olması gibi birçok neden, anne-babalarla ortak bütçe yapmayı zorunlu kılıp bağımsız hareket etmeyi zorlaştırıyor. Bu da doğal olarak eşi ve ailesini etkileyip sorunlara yol açıyor.
Bütçe konusundaki anlaşmazlıklar bazen de erkeğin veya kadının küçük detaylara aşırı takılması, aşırı ısrarcı olması ve kendi isteklerinden çok ailelerinin veya arkadaşlarının sözlerine göre hareket etmelerinden kaynaklanmaktadır. Bunlar sosyal bir birey olan insanın doğal bir özelliği olsa da aşırı stres veya söz ve davranışları kontrol edememe, aşırı sinirlilik ve öfke patlamaları ile öfkenin altında yatan katı düşünceler, önyargılar, problemin ne olduğunu belirleyememe ve sağlıklı çözümler üretememe kolaylıkla uzlaşılabilecek konularda bile anlaşmazlıkların büyümesine yol açmaktadır.
Zaman