Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, ‘Kanun Hükmünde Kararname ile toplam ihraç edilen personel sayımız 33 bin 65. İhraç etmekten de memnun değiliz. Kendinize yapılmasını istemiyorsanız, başkasına da yapmayın. Ama bunu yapmaktan başka da çare yok.’ dedi.
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Milli Eğitim Bakanlığından (MEB) ihraç edilen ve iade edilen personel sayısı, öğretmen rotasyonu ve öğretmen ihtiyacına ilişkin açıklamalarda bulundu.
MEB’den KHK kapsamında toplam 33 bin 65 personelin ihraç edildiğini bildiren Yılmaz, ‘İhraç etmekten de memnun değiliz. Ama bunu yapmaktan başka da çare yok. Eğer siz bunları kamunun dışında tutmazsanız, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi’nin suikastı gibi olaylarla hatta daha büyük olaylarla karşı karşıya kalırsınız. Böyle olaylarla karşı karşıya kalmamak, devletin yeniden 15 Temmuz darbesi gibi bir süreci yaşamaması ve yeniden şehitler vermemek, gaziler oluşturmamak için mutlaka zararlı unsurlara karşı tedbir almak, vatandaşa karşı sorumluluğumuzu yerine getirmek için 33 bin 65 kişiyi ihraç ettik.’ diye konuştu.
Bakan Yılmaz, 7 bin 210 personelin de açığa alındığını ve incelemelerinin devam ettiğini belirterek, savcılıktan ve istihbarat kuruluşlarından bilgiler geldiğini ve 7 bin 210 kişiye ilişkin bilgilerin kesinleşmediğini ifade etti.
‘Yaptığımız işlerin hukuki dayanağı var’
İhraçlarla ilgili yaptıkları işlerin hukuki dayanağının bulunduğunu anlatan Yılmaz, şunları söyledi:
’43 kişi KHK ile daha önce ilişiği kesilmiş kimseleri gözden geçirerek, geri iade ettiklerimiz de var. Aynı ismi olandan isim ve soyad bir mesela, A’yı değil de B’yi göndermişiz. Dolayısıyla ‘o değil de bu olacaktır’ diye. 43 kişi geri gönderdiğimiz kişi var. Belki şunu da ilave bilgi olarak vermek daha iyidir. İhraç ettiğimiz insanların 3 bin 855 kişisi şu anda tutuklu. Yani bu da gösteriyor ki yaptığımız işlerin hukuki dayanağı var. İhraç etmiş olduğumuz 3 bin 912 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış. İhraç ettiğimiz kimselerden 539’u da firar. Bu kişiler kendisiyle henüz temas kurulamamış, kaçak ve firar durumdalar. İhraç ettiğimiz kimselerin 8 bin 511’inin de yargı sistemiyle bir şekilde teması var.’
Terör örgütüyle bağlantılı olanların tespit edilerek, sürecin sona erdirilmesini istediklerini vurgulayan Yılmaz, zor bir süreç, anormal bir gizlilik olduğunu, kimin nerede, ne yaptığının belirlenemediğini kaydetti.
Personel ihracında tek bir kişinin beyanına itibar etmediklerini bildiren Bakan Yılmaz, ‘Tek kişinin beyanına itibar edilse, herhalde Milli Eğitim Bakanlığında hiç kimse kalmaz diye düşünüyorum.’ değerlendirmesinde bulundu.
‘Bir öğretmen 7 bölgede de çalışsın istiyoruz’
Bakan Yılmaz, öğretmen rotasyonu uygulamasının gerekli olduğunu ama rotasyonu bakanlık olarak şu an itibarıyla düşünmediklerini bildirdi.
Öğretmenlerin Türkiye’nin her bölgesinde çalışması ve bir okula sabit kalmamaları gerektiğine işaret eden Bakan Yılmaz, ‘Milli Eğitim Temel Kanunu’nda ‘öğretmenlerin Türkiye’nin her bölgesinde çalışması esastır’ diyor. Her bölgesinde çalışırsa zaten 7 bölge varsa, çalışma hayatı boyunca 7 bölgenin her birinde 6 yıl çalışacak. Peki şimdi öyle mi? Yok. 24 yıl aynı proje okulunda öğretmenlik yapmış bir kimseyi aldık yine İstanbul’da bir başka okula verdik. Kamuoyundaki yansıması ‘öğretmenler sürgün ediliyor’ oldu.’ dedi.
Rotasyonun bir ihtiyaç ve öğretmenlerin verimliliğinin artması bakımından önemli bir husus olduğunu vurgulayan Yılmaz, ‘Rotasyonun yapılması gerekli, ancak şu anda yapmayı düşünmüyoruz. Öğretmenlerimizi rahatsız etmemek için mevcut kurmuş olduğumuz sistemi bozmadan bir orta yol bulacağız diye düşünüyorum.’ ifadelerini kullandı.
‘832 bin öğretmenimiz var. Net ihtiyacımız 98 bin’
Öğretmen alımı konusuna da değinen Yılmaz, öğretmen ihtiyacının olduğunu, 43 bin ücretli öğretmenin görev yaptığını ve bu öğretmenlerin sistemden alındığında 50 bin öğretmen açığı oluştuğunu belirtti.
Yılmaz, ikili eğitimin ortadan kaldırılması ve okul öncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınmasıyla ilave öğretmen ihtiyacı doğacağını vurgulayarak, bakanlığın öğretmen ihtiyacının 100 binin altında bulunduğunu aktardı.
‘832 bin öğretmenimiz var. Net ihtiyacımız 98 bin.’ diyen Yılmaz, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
‘Yaklaşık 50 bine yakın norm fazlası öğretmenimiz var. Öğretmenlerimizi etkin olarak kullanamadığımızdan dolayı bu sayı. Bir şekilde aile bütünlüğünü sağlamak için öğretmenlerin yer değiştirmesini sağlıyoruz. Ankara’da yaklaşık 5 bine yakın fazla öğretmen var. Tunceli’de öğretmen fazlası var. Bazı yerlerde öğretmen fazlası, bazı illerde de öğretmen açığı var. Dolayısıyla optimum noktayı bulmak için çalışıyoruz.’
Kendi dönemlerinde öğretmenlerin sözleşmeli alınacağını ve şu anda öğretmenlerin bulunduğu ilde 4 yıl görev yaptıklarını belirten Bakan Yılmaz, ‘İstiyoruz ki bir öğretmen gittiği yerde 4 yıl kalsın. Birinci sınıftan alsın 4’e kadar ya da 4’ten alsın 8’e kadar. Ondan sonra biz her yıl performansına bakalım. Başarılı görürsek, kadroya geçirelim.’ diye konuştu.